Turkish sentences from Tatoeba 15

 0    1 000 Fiche    aleksandra.eska
скачать mp3 басу ойын өзіңді тексер
 
сұрақ жауап
What's your favorite pun?
оқуды бастаңыз
En sevdiğin kelime oyunu nedir?
What's your home address?
оқуды бастаңыз
Ev adresin nedir?
When are you coming back?
оқуды бастаңыз
Ne zaman geri dönüyorsun?
When are you coming home?
оқуды бастаңыз
Eve ne zaman geliyorsun.
When did he get to Kyoto?
оқуды бастаңыз
O, Kyoto'ya ne zaman gitti.
When did he go to Europe?
оқуды бастаңыз
O, Avrupaya ne zaman gitti?
When did she get married?
оқуды бастаңыз
O, ne zaman evlendi?
When did you get married?
оқуды бастаңыз
Ne zaman evlendin?
When did you get married?
оқуды бастаңыз
Ne zaman evlendiniz?
When does the show start?
оқуды бастаңыз
Gösteri ne zaman başlar?
When is he expected back?
оқуды бастаңыз
Ne zaman geri dönmesi bekleniliyor?
When is the intermission?
оқуды бастаңыз
Perde arası ne zaman?
When should I come again?
оқуды бастаңыз
Tekrar ne zaman gelmeliyim?
When should we check out?
оқуды бастаңыз
Ne zaman çıkış yapmalıyız.
When was this car washed?
оқуды бастаңыз
Bu araba ne zaman yıkandı?
When was your first love?
оқуды бастаңыз
İlk aşkın ne zamandı?
When will I get to Tokyo?
оқуды бастаңыз
Tokyo'ya ne zaman varacağım?
When will the show begin?
оқуды бастаңыз
Gösteri ne zaman başlayacak?
When will you leave here?
оқуды бастаңыз
Ne zaman buradan ayrılacaksın?
When will you next visit?
оқуды бастаңыз
Gelecek sefer ne zaman ziyaret edeceksiniz?
Where are all the others?
оқуды бастаңыз
Bütün diğerleri nerede?
Where are you headed for?
оқуды бастаңыз
Nereye yöneliyorsunuz?
Where can I buy a ticket?
оқуды бастаңыз
Nereden bir bilet alabilirim?
Where do I claim my bags?
оқуды бастаңыз
Bağajımı nerede alabilirim?
Where do you play tennis?
оқуды бастаңыз
Nerede tenis oynarsın?
Where does it leave from?
оқуды бастаңыз
O nereden kalkıyor.
Where is the coffee shop?
оқуды бастаңыз
Kahve dükkanı nerede?
Where is the post office?
оқуды бастаңыз
Postane nerededir?
Where is Tom's classroom?
оқуды бастаңыз
Tom'un sınıfı nerede?
Where would I find books?
оқуды бастаңыз
Kitapları nerede bulacaktım?
Where's the ticket booth?
оқуды бастаңыз
Bilet standı nerede?
Which cup will he choose?
оқуды бастаңыз
O hangi kupayı seçecek?
Which way did you choose?
оқуды бастаңыз
Hangi yolu seçtin?
Which way is the nearest?
оқуды бастаңыз
Hangi yol en yakın?
Who are you referring to?
оқуды бастаңыз
Sen kimden bahsediyorsun?
Who were you talking to?
оқуды бастаңыз
Kimle konuşuyordun?
Who were you talking to?
оқуды бастаңыз
Kiminle konuşuyordun?
Who attended the meeting?
оқуды бастаңыз
Toplantıya kimler katıldı?
Who designed that museum?
оқуды бастаңыз
O müzeyi kim tasarladı?
Who do you think you are?
оқуды бастаңыз
Kim olduğunu sanıyorsun?
Who first split the atom?
оқуды бастаңыз
Atomu ilk olarak kim parçaladı?
Who looks after this dog?
оқуды бастаңыз
Bu köpeğe kim bakıyor?
Who painted this picture?
оқуды бастаңыз
Bu resmi kim yaptı?
Who's your favorite poet?
оқуды бастаңыз
En sevdiğiniz şair kimdir?
Whose dictionary is this?
оқуды бастаңыз
Bu kimin sözlüğü?
Why are your ears so big?
оқуды бастаңыз
Niçin kulaklarınız o kadar büyük?
Why are your eyes so big?
оқуды бастаңыз
Neden gözleriniz bu kadar büyük?
Why did he come with her?
оқуды бастаңыз
O niçin onunla geldi?
Why did Tom quit his job?
оқуды бастаңыз
Tom işini niçin bıraktı?
Why did you buy a flower?
оқуды бастаңыз
Niçin bir çiçek aldınız?
Why did you get so angry?
оқуды бастаңыз
Niçin öyle sinirlendin?
Why did you open the box?
оқуды бастаңыз
Kutuyu niçin açtın?
Why do I have to do that?
оқуды бастаңыз
Niçin onu yapmak zorundayım.
Why do you study so hard?
оқуды бастаңыз
Niçin bu kadar sıkı çalışıyorsun?
Why don't we order pizza?
оқуды бастаңыз
Neden pizza sipariş etmiyoruz.
Why don't we take a taxi?
оқуды бастаңыз
Niçin bir taksiye binmiyoruz?
Why don't you just leave?
оқуды бастаңыз
Neden sadece gitmiyorsun?
Why don't you rest a bit?
оқуды бастаңыз
Niçin biraz dinlenmiyorsun?
Why is your mouth so big?
оқуды бастаңыз
Niçin ağzınız o kadar büyük?
Will it be fine tomorrow?
оқуды бастаңыз
Yarın hava güzel olacak mı?
Will ten thousand yen do?
оқуды бастаңыз
On bin yen yeterli mi?
Will you go out tomorrow?
оқуды бастаңыз
Yarın dışarı çıkacak mısın?
Will you please go there?
оқуды бастаңыз
Lütfen oraya gider misin?
Will you send it by mail?
оқуды бастаңыз
Onu postayla gönderir misin?
Will you tell us a story?
оқуды бастаңыз
Bize bir hikaye anlatır mısın?
Wine is made from grapes.
оқуды бастаңыз
Şarap üzümden yapılır.
Winter changed to spring.
оқуды бастаңыз
Kış bahara döndü.
Won't you have some cake?
оқуды бастаңыз
Biraz kek almaz mısınız?
Would you like it washed?
оқуды бастаңыз
Onun yıkanmasını ister misin?
Would you like some more?
оқуды бастаңыз
Biraz daha ister misiniz?
Yoko bought some of them.
оқуды бастаңыз
Yoko onlardan bazılarını satın aldı.
You are absolutely right.
оқуды бастаңыз
Kesinlikle haklısın.
You are everything to me.
оқуды бастаңыз
Sen bana göre her şeysin.
You are no longer a baby.
оқуды бастаңыз
Artık bir bebek değilsin.
You are not at all wrong.
оқуды бастаңыз
Asla hatalı değilsin.
You must do it at once.
оқуды бастаңыз
Onu derhal yapmalısın.
You aren't busy, are you?
оқуды бастаңыз
Meşgul değilsin, değil mi?
You came out of the room.
оқуды бастаңыз
Sen odadan çıktın.
You can ask him for help.
оқуды бастаңыз
Ondan yardım isteyebilirsin.
You can ask Tom for help.
оқуды бастаңыз
Tom'dan yardım isteyebilirsin.
You can come at any time.
оқуды бастаңыз
Herhangi bir zamanda gelebilirsin.
You can dance, can't you?
оқуды бастаңыз
Dans edebilirsin, değil mi?
You can do it if you try.
оқуды бастаңыз
Eğer denerseniz, yapabilirsiniz.
You can do it, can't you?
оқуды бастаңыз
Onu yapabilirsin, değil mi?
You can ski on that hill.
оқуды бастаңыз
O tepede kayak yapabilirsin.
You can take either road.
оқуды бастаңыз
Her iki yola da gidebilirsin.
You can watch television.
оқуды бастаңыз
Televizyon izleyebilirsiniz.
You can't lift the piano.
оқуды бастаңыз
Piyanoyu kaldıramazsın.
You can't study too hard.
оқуды бастаңыз
Çok fazla eğitim yapamazsın.
You didn't need to hurry.
оқуды бастаңыз
Acele etmene gerek yoktu.
You don't have any money.
оқуды бастаңыз
Hiç paran yok.
You don't have to eat it.
оқуды бастаңыз
Onu yemek zorunda değilsiniz.
You get what you pay for.
оқуды бастаңыз
Parayı veren düdüğü çalar.
You had to study English.
оқуды бастаңыз
İngilizce eğitimi yapmak zorundaydın.
You have a gum infection.
оқуды бастаңыз
Diş eti enfeksiyonun var.
You have a regular pulse.
оқуды бастаңыз
Düzenli bir nabzın var.
You have nothing to fear.
оқуды бастаңыз
Korkacak bir şeyin yok.
You have to come with me.
оқуды бастаңыз
Benimle gelmek zorundasın.
You have to get up early.
оқуды бастаңыз
Erken kalkmak zorundasın.
You look different today.
оқуды бастаңыз
Bugün farklı görünüyorsun.
You made a good decision.
оқуды бастаңыз
Sen iyi bir karar verdin.
You made a wise decision.
оқуды бастаңыз
Akıllıca bir karar verdin.
You managed it after all.
оқуды бастаңыз
Her şeye rağmen onu becerdin.
You may come if you like.
оқуды бастаңыз
İsterseniz gelebilirsiniz.
You may go if you choose.
оқуды бастаңыз
Eğer istiyorsan, gidebilirsin.
You must act more wisely.
оқуды бастаңыз
Daha akıllıca hareket etmelisin.
You must be here by five.
оқуды бастаңыз
Beşe kadar burada olmalısın.
You must clean your room.
оқуды бастаңыз
Odanı temizlemelisin.
You must clear the table.
оқуды бастаңыз
Tabloyu temizlemelisin.
You must endure the pain.
оқуды бастаңыз
Ağrıya katlanmalısın.
You must not stay in bed.
оқуды бастаңыз
Yatakta kalamazsın.
You need a change of air.
оқуды бастаңыз
Hava değişikliğine ihtiyacınız var.
You need to see a doctor.
оқуды бастаңыз
Bir doktorla görüşmelisin.
You need to stop smoking.
оқуды бастаңыз
Sigarayı bırakmalısın.
You never change, do you?
оқуды бастаңыз
Asla değişmezsin, değil mi
You should go to see him.
оқуды бастаңыз
Onu görmeye gitmelisin.
You should not trust him.
оқуды бастаңыз
Ona güvenmemelisin.
You should try to see it.
оқуды бастаңыз
Onu görmeye çalışmalısın.
You shouldn't go to work.
оқуды бастаңыз
İşe gitmemelisin.
You speak fluent English.
оқуды бастаңыз
Sen akıcı İngilizce konuşuyorsun.
You swim well, don't you?
оқуды бастаңыз
Sen iyi yüzersin, değil mi?
You were right after all.
оқуды бастаңыз
Beklenenin tersine sen haklıydın.
You were taken in by her.
оқуды бастаңыз
Onun tarafından aldatıldın.
You were very kind to us.
оқуды бастаңыз
Bize karşı çok naziktin.
You were wrong after all.
оқуды бастаңыз
Beklenenin tersine sen hatalıydın.
You look very good.
оқуды бастаңыз
Çok iyi görünüyorsun.
You're lying, aren't you?
оқуды бастаңыз
Yalan söylüyorsun, değil mi?
You're wasting your time.
оқуды бастаңыз
Zamanını boşa harcıyorsun.
You've arrived too early.
оқуды бастаңыз
Sen çok erken geldin.
You've been a great help.
оқуды бастаңыз
Muhteşem bir yardımcısın.
You've made me what I am.
оқуды бастаңыз
Beni bulunduğum duruma getiren sensin.
You've set a bad example.
оқуды бастаңыз
Sen kötü bir örnek oldun.
You've spilt your coffee.
оқуды бастаңыз
Kahvenizi döktünüz.
Your book is on the desk.
оқуды бастаңыз
Kitabın masanın üstünde.
Your shirt is inside out.
оқуды бастаңыз
Gömleğin ters yüz olmuş.
Your son has come of age.
оқуды бастаңыз
Oğlun reşit oldu.
Your tie has come undone.
оқуды бастаңыз
Kravatın çözülmedi.
Yours is not bad, either.
оқуды бастаңыз
Seninki de fena değil.
Yumi is happy, isn't she?
оқуды бастаңыз
Yumi mutlu, değil mi?
A bone stuck in my throat.
оқуды бастаңыз
Boğazımda bir kemik sıkıştı.
A burnt child dreads fire.
оқуды бастаңыз
Yanmış bir çocuk ateşten korkar.
A button came off my coat.
оқуды бастаңыз
Ceketimden bir düğme düştü.
A cold bath refreshed him.
оқуды бастаңыз
Soğuk bir banyo onu canlandırdı.
A crowd waited to see him.
оқуды бастаңыз
Bir kalabalık onu görmek için bekledi.
A decision had to be made.
оқуды бастаңыз
Bir karar verilmeli.
A dog can see in the dark.
оқуды бастаңыз
Bir köpek karanlıkta görebilir.
A few days later, he came.
оқуды бастаңыз
Birkaç gün sonra, o geldi.
A fork fell off the table.
оқуды бастаңыз
Masadan bir çatal düştü.
A gentle wind was blowing.
оқуды бастаңыз
Nazik bir rüzgar esiyordu.
A girl appeared before me.
оқуды бастаңыз
Benim önümde bir kız göründü.
A girl stood there crying.
оқуды бастаңыз
Bir kız orada ağlayarak duruyordu.
A gun might come in handy.
оқуды бастаңыз
Bir silah işe yarayabilir.
A is 5 times as long as B.
оқуды бастаңыз
A, B'nin 5 katı kadar uzundur.
A nail punctured the tire.
оқуды бастаңыз
Bir çivi lastiği patlatmış
A nice boy talked to Kate.
оқуды бастаңыз
Güzel bir çocuk Kate'le konuştu.
A penny for your thoughts.
оқуды бастаңыз
Düşünceleriniz için bir peni.
A policeman came up to me.
оқуды бастаңыз
Bir polis bana geldi.
A rat ran across the road.
оқуды бастаңыз
Bir sıçan yolu koşarak geçti.
A tear ran down her cheek.
оқуды бастаңыз
Bir göz yaşı onun yanağından aşağıya süzüldü.
A watched pot never boils.
оқуды бастаңыз
İzlenen demlik asla kaynamaz.
A wood floor is beautiful.
оқуды бастаңыз
Ahşap bir zemin güzeldir.
Add more salt to the soup.
оқуды бастаңыз
Çorbaya biraz daha tuz ekleyin.
Aim the gun at the target.
оқуды бастаңыз
Silahı hedefe doğrult.
Air is a mixture of gases.
оқуды бастаңыз
Hava gazların karışımıdır.
All men are created equal.
оқуды бастаңыз
Bütün insanlar eşit yaratılırlar.
All men have equal rights.
оқуды бастаңыз
Bütün insanların eşit hakları vardır.
All you can do is to wait.
оқуды бастаңыз
Yapabileceğiniz bütün şey beklemektir.
All's well that ends well.
оқуды бастаңыз
İyi biten herşey iyidir.
Almost all girls are kind.
оқуды бастаңыз
Neredeyse tüm kızlar nazik.
An accident just happened.
оқуды бастаңыз
Az önce bir kaza oldu.
Ann doesn't have a sister.
оқуды бастаңыз
Ann'in bir kız kardeşi yok.
Ann likes music very much.
оқуды бастаңыз
Ann müziği çok seviyor.
Ann likes music very much.
оқуды бастаңыз
Ann müzikten çok hoşlanır.
Ann swam across the river.
оқуды бастаңыз
Ann nehrin karşı tarafına yüzdü.
Any child can answer that.
оқуды бастаңыз
Herhangi bir çocuk ona cevap verebilir.
Any one of us could do it.
оқуды бастаңыз
Bizden herhangi biri onu yapabilirdi.
Anyway, you'll never know.
оқуды бастаңыз
Her neyse, asla bilmeyeceksin.
Aoi is a very good dancer.
оқуды бастаңыз
Aoi çok iyi bir dansçıdır.
Apples were on sale today.
оқуды бастаңыз
Elmalar bugün indirimli.
Are all these books yours?
оқуды бастаңыз
Bütün bu kitaplar senin mi?
Are they speaking English?
оқуды бастаңыз
Onlar İngilizce konuşuyorlar mı?
Are you a college student?
оқуды бастаңыз
Sen bir üniversite öğrencisi misin?
Are you free after school?
оқуды бастаңыз
Okuldan sonra boş musun?
Are you free this evening?
оқуды бастаңыз
Bu akşam boş musun?
Are you free this weekend?
оқуды бастаңыз
Bu hafta sonu boş musun?
Are you looking for a job?
оқуды бастаңыз
Bir iş arıyor musunuz?
Are you trying to kill me?
оқуды бастаңыз
Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz?
As for me, I am satisfied.
оқуды бастаңыз
Bana gelince, ben tatmin oldum.
Ask her what she has done.
оқуды бастаңыз
Ona ne yaptığını sor.
Ask the policeman the way.
оқуды бастаңыз
Polise yolu sor.
At first, it is difficult.
оқуды бастаңыз
Önce, zordur.
Be kind to little animals.
оқуды бастаңыз
Küçük hayvanlara karşı kibar ol.
Be polite to your parents.
оқуды бастаңыз
Ebeveynlerinize karşı nazik olun.
Be quiet and listen to me.
оқуды бастаңыз
Sakin ol ve beni dinle.
Be sure to drop me a line.
оқуды бастаңыз
Bana iki satır yazmayı ihmal etmeyin.
Beggars can't be choosers.
оқуды бастаңыз
Dilenciler seçici olamaz.
Bill called me last night.
оқуды бастаңыз
Bill dün gece beni aradı.
Bill is a baseball player.
оқуды бастаңыз
Bill bir beyzbol oyuncusu.
Bill made me a nice dress.
оқуды бастаңыз
Bill bana güzel bir elbise yaptı.
Birds fly south in winter.
оқуды бастаңыз
Kuşlar kışın güneye doğru uçarlar.
Black cloth absorbs light.
оқуды бастаңыз
Siyah kumaş ışık emer.
Bob stared me in the face.
оқуды бастаңыз
Bob yüzüme baktı.
Bob wasn't in on the plan.
оқуды бастаңыз
Bob plana katılmadı.
Boil my eggs hard, please.
оқуды бастаңыз
Yumurtamı katı kaynat lütfen.
Border fights were common.
оқуды бастаңыз
Sınır kavgaları yaygındı.
Both girls have blue eyes.
оқуды бастаңыз
Heriki kızın mavi gözleri var.
Both his parents are dead.
оқуды бастаңыз
Onun anne ve babası öldü.
Both of us are from Tampa.
оқуды бастаңыз
Her ikimiz de Tampa'lıyız.
Bourbon is made from corn.
оқуды бастаңыз
Burbon mısırdan yapılır.
Bravery is a great virtue.
оқуды бастаңыз
Kahramanlık büyük bir erdemdir.
Bread is baked in an oven.
оқуды бастаңыз
Ekmek bir fırında pişirilir.
Brian lives over the hill.
оқуды бастаңыз
Brian tepenin üzerinde yaşıyor.
Bring me a glass of water.
оқуды бастаңыз
Bana bir bardak su getir.
Bring me a piece of chalk.
оқуды бастаңыз
Bana bir parça tebeşir getir.
Bring me something to eat.
оқуды бастаңыз
Bana yiyecek bir şey getir.
Bring your children along.
оқуды бастаңыз
Çocuklarınızı yanınızda getirin.
Can I buy only the lenses?
оқуды бастаңыз
Ben sadece lensleri satın alabilir miyim?
Can I do anything for you?
оқуды бастаңыз
Sizin için bir şey yapabilir miyim?
Can I fix you a hot drink?
оқуды бастаңыз
Sana sıcak bir içecek hazırlayabilir miyim?
Can I get you another one?
оқуды бастаңыз
Size bir tane daha alabilir miyim?
Can I have some more milk?
оқуды бастаңыз
Ben biraz daha süt alabilir miyim?
Can I put this up for you?
оқуды бастаңыз
Sizin için bunu götürebilir miyim?
Can I take your order now?
оқуды бастаңыз
Siparişinizi şimdi alabilir miyim?
Can I use this dictionary?
оқуды бастаңыз
Bu sözlüğü kullanabilir miyim?
Can I use your dictionary?
оқуды бастаңыз
Ben senin sözlüğünü kullanabilir miyim?
Can I use your typewriter?
оқуды бастаңыз
Daktilonu kullanabilir miyim?
Can you add these numbers?
оқуды бастаңыз
Bu sayıları toplayabilir misin?
Can you cash these for me?
оқуды бастаңыз
Bunları benim için nakite çevirir misin?
Can you come to the party?
оқуды бастаңыз
Partiye gelebilir misin?
Can you finish it by noon?
оқуды бастаңыз
Öğleye kadar onu bitirebilir misin?
Can you guess what I have?
оқуды бастаңыз
Neye sahip olduğumu tahmin edebilir misin?
Can you help me lift this?
оқуды бастаңыз
Bunu kaldırmama yardım eder misin?
Can you mail these for me?
оқуды бастаңыз
Bunları benim için postalar mısın?
Can you make the deadline?
оқуды бастаңыз
Tarih koyar mısın?
Can you pay me in advance?
оқуды бастаңыз
Bana peşin ödeyebilir misiniz?
Can you put me up tonight?
оқуды бастаңыз
Bu akşam beni misafir eder misin?
Can you reach the ceiling?
оқуды бастаңыз
Tavana ulaşabilir misiniz?
Carol is studying Spanish.
оқуды бастаңыз
Carol İspanyolca çalışıyor.
Cats hate vacuum cleaners.
оқуды бастаңыз
Kediler vakum temizleyicilerden nefret ediyorlar.
Change trains at Shinjuku.
оқуды бастаңыз
Shinjuku'da trenleri değiştirin.
Charge this to my account.
оқуды бастаңыз
Bunu benim hesabıma yaz.
Charge this to my company.
оқуды бастаңыз
Bunu benim şirketin hesabına yaz.
Children play with blocks.
оқуды бастаңыз
Çocuklar bloklarla oynarlar.
Choose any dress you like.
оқуды бастаңыз
İstediğin herhangi bir elbiseyi seç.
Choose whichever you like.
оқуды бастаңыз
İstediğini seç.
Choose whichever you want.
оқуды бастаңыз
İstediğiniz hangi birisini seçin.
Chris can't work tomorrow.
оқуды бастаңыз
Chris yarın çalışamaz.
Come and have tea with me.
оқуды бастаңыз
Gel ve benimle birlikte çay iç.
Come and see me right now.
оқуды бастаңыз
Derhal gel ve beni gör.
Come at any time you like.
оқуды бастаңыз
İstediğin zaman gel.
Come at ten o'clock sharp.
оқуды бастаңыз
Saat tam onda gel.
Come on! Give me a chance.
оқуды бастаңыз
Haydi! Bana bir şans ver.
Come to my house at eight.
оқуды бастаңыз
Saat sekizde evime gel.
Coming here was a mistake.
оқуды бастаңыз
Buraya gelmek bir hataydı.
Communications broke down.
оқуды бастаңыз
İletişimler bozuldu.
Cookie is under the table.
оқуды бастаңыз
Bisküvi masanın altındadır.
Cookie was raised by Kate.
оқуды бастаңыз
Bebek Kate tarafından yetiştirildi.
Could you get me some tea?
оқуды бастаңыз
Bana biraz çay getirir misin?
Could you spell it please?
оқуды бастаңыз
Onu heceler misin, lütfen?
Could you tell me the way?
оқуды бастаңыз
Bana yolu söyleyebilir misiniz?
Cows are sacred to Hindus.
оқуды бастаңыз
İnekler Hindular için kutsaldır.
Cut the cake with a knife.
оқуды бастаңыз
Pastayı bir bıçakla kes.
Dan bought a new computer.
оқуды бастаңыз
Dan yeni bir bilgisayar satın aldı.
Dan came for Julie at six.
оқуды бастаңыз
Dan altıda Julie için geldi.
Dewey was suddenly a hero.
оқуды бастаңыз
Dewey birdenbire bir kahraman oldu.
Did he look like a doctor?
оқуды бастаңыз
O bir doktora benziyor muydu?
Did he tell you the truth?
оқуды бастаңыз
O, size gerçeği söyledi mi?
Did you do it by yourself?
оқуды бастаңыз
Onu kendin mi yaptın?
Did you go out last night?
оқуды бастаңыз
Dün gece dışarı çıktın mı?
Did you sleep well?
оқуды бастаңыз
İyi uyudun mu?
Did you learn it from him?
оқуды бастаңыз
Onu ondan öğrendin mi?
Did you notice any change?
оқуды бастаңыз
Herhangi bir değişiklik fark ettiniz mi?
Did you get my letter?
оқуды бастаңыз
Mektubumu aldın mı?
Did you rent an apartment?
оқуды бастаңыз
Bir daire kiraladın mı?
Did you see anybody there?
оқуды бастаңыз
Orada birini gördün mü?
Did you study by yourself?
оқуды бастаңыз
Eğitimi yalnız mı yaptınız?
Didn't you visit the park?
оқуды бастаңыз
Parkı ziyaret etmedin mi?
Dinner will be ready soon.
оқуды бастаңыз
Akşam yemeği yakında hazır olacak.
Dinosaurs are now extinct.
оқуды бастаңыз
Şimdi dinazorların nesli tükendi.
Do a better job next time.
оқуды бастаңыз
Gelecek sefer daha iyi bir iş çıkar.
Do I have to go right now?
оқуды бастаңыз
Hemen gitmek zorunda mıyım?
Do I have to write in ink?
оқуды бастаңыз
Mürekkeple yazmak zorunda mıyım?
Do it as soon as possible.
оқуды бастаңыз
Onu mümkün olduğunca kısa sürede yap.
Do what you think is best.
оқуды бастаңыз
En iyi olduğunu düşündüğünüz şeyi yapın.
Do you believe in fairies?
оқуды бастаңыз
Perilere inanıyor musunuz?
Do you deliver on Sundays?
оқуды бастаңыз
Pazar günleri teslimat yapıyor musunuz?
Do you have a better idea?
оқуды бастаңыз
Daha iyi bir fikrin var mı?
Do you have a larger size?
оқуды бастаңыз
Daha büyük bir bedeni var mı?
Do you have a lot of pens?
оқуды бастаңыз
Bir sürü kalemin var mı?
Do you have a lot of time?
оқуды бастаңыз
Çok zamanın var mı?
Do you have a reservation?
оқуды бастаңыз
Bir rezervasyonunuz var mı?
Do you have any allergies?
оқуды бастаңыз
Herhangi bir alerjiniz var mı?
Do you have any day tours?
оқуды бастаңыз
Hiç günlük turunuz var mı?
Do you have any questions?
оқуды бастаңыз
Sorunuz var mı?
Do you have any vacancies?
оқуды бастаңыз
Boş yeriniz var mı - Boş yeriniz var mı
Do you have enough energy?
оқуды бастаңыз
Yeterli enerjin var mı?
Do you have one-day tours?
оқуды бастаңыз
Bir günlük turlarınız var mı?
Do you have Time magazine?
оқуды бастаңыз
Time dergin var mı?
Do you have your passport?
оқуды бастаңыз
Pasaportunuz var mı?
Do you know what happened?
оқуды бастаңыз
Ne olduğunu biliyor musun?
Do you know what she said?
оқуды бастаңыз
Onun ne söylediğini biliyor musun?
Do you know where he went?
оқуды бастаңыз
Onun nereye gittiğini biliyor musun?
Do you know where we live?
оқуды бастаңыз
Nerede yaşadığımızı biliyor musun?
Do you like Japanese food?
оқуды бастаңыз
Japon yemeklerini sever misin?
Do you like San Francisco?
оқуды бастаңыз
San Francisco'yu sever misiniz?
Do you like tea or coffee?
оқуды бастаңыз
Çay mı yoksa kahve mi seversin.
Do you think I need to go?
оқуды бастаңыз
Gitmem gerektiğini düşünüyor musunuz?
Do you think I need to go?
оқуды бастаңыз
Sizce gitmeli miyim?
Do you think I'm handsome?
оқуды бастаңыз
Benim yakışıklı olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm handsome?
оқуды бастаңыз
Sizce ben yakışıklımıyım.
Do you think I'm to blame?
оқуды бастаңыз
Suçlanacağımı düşünüyor musun?
Do you think I'm too tall?
оқуды бастаңыз
Benim çok fazla uzun boylu olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think it will work?
оқуды бастаңыз
Onun işe yarayacağını düşünüyor musun?
Do you want to come along?
оқуды бастаңыз
Birlikte gelmek ister misin?
Does he go to work by bus?
оқуды бастаңыз
O işe otobüsle gider mi?
Does he have any brothers?
оқуды бастаңыз
Onun hiç erkek kardeşi var mı?
Does he have any children?
оқуды бастаңыз
Onun hiç çocuğu var mı?
Does he know what you did?
оқуды бастаңыз
O ne yaptığını biliyor mu?
Does it look cloudy today?
оқуды бастаңыз
Bugün hava bulutlu mu?
Does that float your boat?
оқуды бастаңыз
O, senin sandalı yüzdürür mü?
Does the room have a bath?
оқуды бастаңыз
Odanın bir banyosu var mı?
Dogs are loyal animals.
оқуды бастаңыз
Köpekler sadık hayvanlardır.
Don't be so noisy, please.
оқуды бастаңыз
Çok gürültücü olma, lütfen.
Don't fail to write to me.
оқуды бастаңыз
Bana yazmayı ihmal etme.
Don't get in people's way.
оқуды бастаңыз
İnsanların yoluna girme.
Don't get so carried away.
оқуды бастаңыз
Kendini çok kaptırma.
Don't hang up yet, please.
оқуды бастаңыз
Telefonu henüz kapatmayın, lütfen.
Don't hold it upside down.
оқуды бастаңыз
Onu ters tutma.
Don't ignore her feelings.
оқуды бастаңыз
Onun duygularını görmezden gelmeyin.
Don't jump to conclusions.
оқуды бастаңыз
Sonuçlara atlamayın.
Don't let anybody see you.
оқуды бастаңыз
Kimse seni görmesin.
Don't let him do it alone.
оқуды бастаңыз
Onu ona tek başına yaptırma.
Don't look at me that way.
оқуды бастаңыз
Bana o şekilde bakma.
Don't look down on others.
оқуды бастаңыз
Diğerlerini hor görme.
Don't tell him the answer.
оқуды бастаңыз
Ona cevabı söylemeyin.
Don't treat me like a dog.
оқуды бастаңыз
Bana bir köpek gibi davranmayın.
Draw a line on your paper.
оқуды бастаңыз
Kağıdına bir çizgi çiz.
Each student has a locker.
оқуды бастаңыз
Her öğrencinin kilitli bir dolabı var.
Eat more fresh vegetables.
оқуды бастаңыз
Daha çok taze sebze yiyin.
Even I can't believe that.
оқуды бастаңыз
Ben bile ona inanamıyorum.
Everybody agrees with you.
оқуды бастаңыз
Herkes sizinle aynı fikirde.
Everybody had a good time.
оқуды бастаңыз
Herkes eğlendi.
Everybody had a good year.
оқуды бастаңыз
Herkes iyi bir yıl geçirdi.
Everybody had a hard time.
оқуды бастаңыз
Herkes zor zaman geçirdi.
Everybody laughed at Jack.
оқуды бастаңыз
Herkes Jack'e güldü.
Everybody looks up to him.
оқуды бастаңыз
Herkes onu ziyaret eder.
Everyone, please be quiet.
оқуды бастаңыз
Herkes, lütfen sakin olsun.
Everything is fine so far.
оқуды бастаңыз
Şu ana kadar her şey iyi.
Everything is on schedule.
оқуды бастаңыз
Herşey proğrama uygun.
Express your idea clearly.
оқуды бастаңыз
Fikrini açıkça ifade et.
Farmers were doing better.
оқуды бастаңыз
Çiftçiler daha iyi yapıyorlardı.
Few farms had electricity.
оқуды бастаңыз
Birkaç çiftliğin elektriği vardı.
For me, time is not money.
оқуды бастаңыз
Benim için, vakit nakit değildir.
Forgive me for being late.
оқуды бастаңыз
Geç kaldığım için beni affedin.
Forty people were present.
оқуды бастаңыз
Kırk kişi mevcuttu.
Frankly, I don't like him.
оқуды бастаңыз
Açıkçası, ben onu sevmiyorum.
Fruits have seeds in them.
оқуды бастаңыз
Meyvelerin içlerinde tohumları vardır.
Gasoline is used for fuel.
оқуды бастаңыз
Benzin yakıt için kullanılır.
George failed in business.
оқуды бастаңыз
George işinde başarısız oldu.
George is quite talkative.
оқуды бастаңыз
George oldukça gevezedir.
George was broken-hearted.
оқуды бастаңыз
George kırık kalpli idi.
Germany borders on France.
оқуды бастаңыз
Almanya Fransa'nın sınır komşusudur.
Get off at Himeji Station.
оқуды бастаңыз
Himeji İstasyonun'da inin.
Give me a break, will you?
оқуды бастаңыз
Bana bir mola ver, ne dersin?
Give me a definite answer.
оқуды бастаңыз
Bana kesin bir cevap verin.
Give me a definite answer.
оқуды бастаңыз
Bana kesin bir cevap ver.
Give that book back to me.
оқуды бастаңыз
O kitabı bana geri ver.
Go and beat up that bully.
оқуды бастаңыз
Git ve o kabadayıyı döv.
Go and sit by your father.
оқуды бастаңыз
Git ve babanın yanında otur.
Go upstairs and go to bed.
оқуды бастаңыз
Üst kata çık ve yatmaya git.
Gold is heavier than iron.
оқуды бастаңыз
Altın demirden daha ağırdır.
Gold was discovered there.
оқуды бастаңыз
Altın orada keşfedildi.
Grapes are made into wine.
оқуды бастаңыз
Üzümler şarap haline getirilir.
Green doesn't go with red.
оқуды бастаңыз
Yeşil kırmızı ile gitmez.
Green looks good on Alice.
оқуды бастаңыз
Yeşil Alice'in üstünde iyi görünüyor.
Guess what happened to me.
оқуды бастаңыз
Bil bakalım, bana ne oldu?
Guess what happened to me.
оқуды бастаңыз
Bana ne olduğunu tahmin etsene!
Hand me that book, please.
оқуды бастаңыз
Bana o kitabı uzat, lütfen.
Hang up your coat, please.
оқуды бастаңыз
Lütfen paltonuzu asın.
Hang your hat on the hook.
оқуды бастаңыз
Şapkanı askıya as.
Happiness can't be bought.
оқуды бастаңыз
Mutluluk satın alınamaz.
Has he stayed here before?
оқуды бастаңыз
O daha önce burada kaldı mı?
Has the movie started yet?
оқуды бастаңыз
Film henüz başladı mı?
Has Tom ever been married?
оқуды бастаңыз
Tom hiç evlendi mi?
Has Tony been watching TV?
оқуды бастаңыз
Tony TV izliyor muydu?
Have you been here before?
оқуды бастаңыз
Daha önce burada bulundun mu?
Have you been to Hokkaido?
оқуды бастаңыз
Hokkaido'da bulundun mu?
Have you eaten dinner yet?
оқуды бастаңыз
Henüz akşam yemeğini yedin mi?
Have you eaten supper yet?
оқуды бастаңыз
Akşam yemeğini henüz yedin mi?
Have you ever been abroad?
оқуды бастаңыз
Hiç yurtdışında oldun mu?
Have you ever been mugged?
оқуды бастаңыз
Bugüne kadar hiç soyuldun mu?
Have you ever loved a man?
оқуды бастаңыз
Hiç bir erkek sevdin mi?
Have you ever played golf?
оқуды бастаңыз
Hiç golf oynadın mı?
Have you ever seen a lion?
оқуды бастаңыз
Şu ana kadar bir aslan gördün mü?
Have you finished already?
оқуды бастаңыз
Zaten bitirdiniz mi?
Have you finished talking?
оқуды бастаңыз
Konuşmayı bitirdin mi?
Have you tried that store?
оқуды бастаңыз
O mağazayı denedin mi?
Haven't I seen you before?
оқуды бастаңыз
Sizi daha önce görmemiş miydim?
He acknowledged his fault.
оқуды бастаңыз
O, hatasını kabul etti.
He acted fairly toward me.
оқуды бастаңыз
O, bana karşı açıkça davrandı.
He advised an early start.
оқуды бастаңыз
Erken bir başlangıcı tavsiye etti.
He advised me to go there.
оқуды бастаңыз
O, oraya gitmemi tavsiye etti.
He agrees with my opinion.
оқуды бастаңыз
O, benim fikrimi kabul ediyor.
He asked for their advice.
оқуды бастаңыз
O, onların tavsiyelerini istedi.
He asked me if I was busy.
оқуды бастаңыз
O, bana meşgul olup olmadığımı sordu.
He became a famous singer.
оқуды бастаңыз
O ünlü bir şarkıcı oldu.
He became a national hero.
оқуды бастаңыз
O ulusal bir kahraman oldu.
He began to learn English.
оқуды бастаңыз
O, İngilizce öğrenmeye başladı.
He blew on his fingertips.
оқуды бастаңыз
O, parmak uçlarına üfledi.
He bought a dress for her.
оқуды бастаңыз
O, onun için bir elbise aldı.
He bought a pair of shoes.
оқуды бастаңыз
O bir çift ayakkabı satın aldı.
He broke the world record.
оқуды бастаңыз
O dünya rekoru kırdı.
He called me a stupid boy.
оқуды бастаңыз
Bana aptal bir çocuk dediler.
He came back before eight.
оқуды бастаңыз
Sekizden önce geri döndü.
He came back from America.
оқуды бастаңыз
O, Amerika'dan geri geldi.
He came down to breakfast.
оқуды бастаңыз
O aşağıya kahvaltıya indi.
He came down with the flu.
оқуды бастаңыз
O, grip yüzünden çöktü.
He came straight up to me.
оқуды бастаңыз
O, dosdoğru bana doğru geldi.
He came to listen to jazz.
оқуды бастаңыз
O, caz dinlemek için geldi.
He can also speak Russian.
оқуды бастаңыз
O Rusça da konuşabilir.
He can run faster than me.
оқуды бастаңыз
O, benden daha hızlı koşabilir.
He can speak 10 languages.
оқуды бастаңыз
O, on dil konuşabilir.
He can speak Russian, too.
оқуды бастаңыз
O, Rusça da konuşabilir.
He can't afford a new car.
оқуды бастаңыз
Yeni bir araba için parası yok.
He can't be an honest man.
оқуды бастаңыз
O, dürüst bir adam olamaz.
He caught a terrible cold.
оқуды бастаңыз
O berbat bir soğuk aldı.
He caught hold of my hand.
оқуды бастаңыз
O, elimi tuttu.
He climbed over the fence.
оқуды бастаңыз
O, çitin üzerine tırmandı.
He committed five murders.
оқуды бастаңыз
O, beş cinayet işledi.
He couldn't run very fast.
оқуды бастаңыз
O, çok hızlı koşamadı.
He cut down a cherry tree.
оқуды бастаңыз
O, bir kiraz ağacını kesti.
He decided to be a lawyer.
оқуды бастаңыз
O bir avukat olmaya karar verdi.
He did it out of kindness.
оқуды бастаңыз
O onu nezaketsiz olarak yaptı.
He did not like to travel.
оқуды бастаңыз
O, seyahat etmekten hoşlanmadı.
He didn't go for the idea.
оқуды бастаңыз
O, fikri beğenmedi.
He didn't help his father.
оқуды бастаңыз
O, babasına yardım etmedi.
He didn't like being poor.
оқуды бастаңыз
O, fakir olmaktan hoşlanmıyordu.
He died of a heart attack.
оқуды бастаңыз
O bir kalp krizinden öldü.
He does not play baseball.
оқуды бастаңыз
O, beyzbol oynamaz.
He doesn't believe in God.
оқуды бастаңыз
O Tanrıya inanmıyor.
He doesn't understand you.
оқуды бастаңыз
O sizi anlamıyor.
He drank a bottle of wine.
оқуды бастаңыз
O bir şişe şarap içti.
He dreamed about his home.
оқуды бастаңыз
O, evi hakkında hayal kurdu.
He called at my house.
оқуды бастаңыз
O, evime uğradı.
He dropped in on a friend.
оқуды бастаңыз
O, bir arkadaşını ziyaret etti.
He elbowed me in the ribs.
оқуды бастаңыз
O, kaburgalarıma dirsek vurdu.
He explained it in detail.
оқуды бастаңыз
O, onu ayrıntılı olarak açıkladı.
He extended his right arm.
оқуды бастаңыз
O, sağ kolunu uzattı.
He failed to come on time.
оқуды бастаңыз
O zamanında gelmeyi başaramadı.
He fell asleep right away.
оқуды бастаңыз
O hemen uykuya daldı.
He fell down on the floor.
оқуды бастаңыз
O, yere düştü.
He fell flat on the floor.
оқуды бастаңыз
O yere düz düştü.
He fell into a deep sleep.
оқуды бастаңыз
O derin bir uykuya daldı.
He fixed the broken table.
оқуды бастаңыз
O kırık masayı onardı.
He fixed the watch for me.
оқуды бастаңыз
O, saati benim için tamir etti.
He forced her to sit down.
оқуды бастаңыз
O, onu oturması için zorladı.
He gave a rap on the door.
оқуды бастаңыз
Kapıya hafifçe vurdu.
He gave me a vague answer.
оқуды бастаңыз
Bana belirsiz bir cevap verdi.
He goes abroad every year.
оқуды бастаңыз
O, her yıl yurt dışına gider.
He goes to school on foot.
оқуды бастаңыз
O, okula yaya gider.
He got no answer from her.
оқуды бастаңыз
o ondan cevap almadı.
He grew up to be a doctor.
оқуды бастаңыз
O bir doktor olmak için büyüdü.
He had a book in his hand.
оқуды бастаңыз
Onun elinde bir kitap vardı.
He had a traffic accident.
оқуды бастаңыз
O bir trafik kazası geçirdi.
He had his hair cut short.
оқуды бастаңыз
O, saçını kısa kestirdi.
He has a cat and two dogs.
оқуды бастаңыз
Onun bir kedisi ve bir köpeği var.
He has a dog and six cats.
оқуды бастаңыз
O bir köpeğe ve altı kediye sahiptir.
He has a dual personality.
оқуды бастаңыз
O bir çift kişiliğe sahiptir.
He has a good eye for art.
оқуды бастаңыз
Onun sanat için iyi bir gözü var.
He has a nice personality.
оқуды бастаңыз
O güzel bir kişiliğe sahiptir.
He has a pain in his side.
оқуды бастаңыз
Onun yan tarafında bir ağrısı var.
He has excellent reflexes.
оқуды бастаңыз
O, mükemmel reflekslere sahip.
He has his office in town.
оқуды бастаңыз
Onun şehirde bir ofisi var.
He has not been to France.
оқуды бастаңыз
O, Fransa'da bulunmadı.
He held her by the sleeve.
оқуды бастаңыз
O, onu kolundan tuttu.
He hid it behind the door.
оқуды бастаңыз
O, onu kapının arkasına sakladı.
He hired some new workers.
оқуды бастаңыз
O bazı yeni işçileri işe aldı.
He hung his head in shame.
оқуды бастаңыз
O utançla başını eğdi.
He hurried to the station.
оқуды бастаңыз
O aceleyle istasyona gitti.
He is a danger to society.
оқуды бастаңыз
O, toplum için bir tehlikedir.
He is a good man at heart.
оқуды бастаңыз
O, aslında iyi bir adam.
He is a kind man at heart.
оқуды бастаңыз
O, aslında nazik bir insandır.
He is a novelist and poet.
оқуды бастаңыз
O bir romancı ve şairdir.
He is a very fast swimmer.
оқуды бастаңыз
O, çok hızlı bir yüzücüdür.
He is a very nice student.
оқуды бастаңыз
O çok hoş bir öğrenci.
He is a volleyball player.
оқуды бастаңыз
O bir voleybol oyuncusudur.
He is always day-dreaming.
оқуды бастаңыз
O her zaman hayal kuruyor.
He is as good as his word.
оқуды бастаңыз
O, sözü kadar iyidir.
He is as old as my father.
оқуды бастаңыз
O, babam kadar yaşlıdır.
He is as timid as a mouse.
оқуды бастаңыз
O, bir fare kadar ürkek.
He is at church right now.
оқуды бастаңыз
O şu anda kilisededir.
He is confined to bed now.
оқуды бастаңыз
O, şimdi yatağa mahkum.
He is dead and buried now.
оқуды бастаңыз
O öldü ve şimdi gömüldü.
He is either drunk or mad.
оқуды бастаңыз
O ya sarhoş ya da deli.
He is famous as a pianist.
оқуды бастаңыз
O bir piyanist olarak ünlüdür.
He is good at mathematics.
оқуды бастаңыз
O, matematikte iyidir.
He is inclined to be lazy.
оқуды бастаңыз
O tembel olmaya eğimlidir.
He is inclined to get mad.
оқуды бастаңыз
O deli almak için eğimlidir.
He is interested in music.
оқуды бастаңыз
O müzikle ilgileniyor.
He is known to the public.
оқуды бастаңыз
O halk tarafından bilinir.
He is much older than Ken.
оқуды бастаңыз
O, Ken'den çok daha yaşlı.
He is nothing but a child.
оқуды бастаңыз
O bir çocuktan başka bir şey değil.
He is often late for work.
оқуды бастаңыз
O, her zaman işe geç kalır.
He is old enough to drink.
оқуды бастаңыз
O içmek için yeterince yaşlıdır.
He is old enough to drive.
оқуды бастаңыз
O, araba sürmek için yeterince yaşlıdır.
He is older and wiser now.
оқуды бастаңыз
O,şimdi daha yaşlı ve daha akıllıdır.
He is one of my neighbors.
оқуды бастаңыз
O, benim komşularımdan biri.
He is one of my neighbors.
оқуды бастаңыз
O, komşularımdan biri.
He is playing in his room.
оқуды бастаңыз
O, odasında oynuyor.
He is prepared to help me.
оқуды бастаңыз
O bana yardım etmeye hazır.
He is proud of his family.
оқуды бастаңыз
O, ailesiyle gurur duyuyor.
He is reading a novel now.
оқуды бастаңыз
O, şimdi bir roman okuyor.
He is said to be a genius.
оқуды бастаңыз
Onun bir deha olduğu söyleniyor.
He is too fat to run fast.
оқуды бастаңыз
O, hızlı koşamayacak kadar çok şişmandır.
He is very afraid of dogs.
оқуды бастаңыз
O, köpeklerden çok korkar.
He is very formal with us.
оқуды бастаңыз
O bizimle çok resmidir.
He is very friendly to us.
оқуды бастаңыз
O bize karşı çok samimidir.
He is walking very slowly.
оқуды бастаңыз
O çok yavaş yürüyor.
He kept the window closed.
оқуды бастаңыз
O, pencereyi kapalı tuttu.
He left his son a fortune.
оқуды бастаңыз
O, oğluna bir servet bıraktı.
He left the door unlocked.
оқуды бастаңыз
O, kapıyı kilitlemeden bıraktı.
He left the motor running.
оқуды бастаңыз
O motoru çalışırken bıraktı.
He left the water running.
оқуды бастаңыз
O suyu açık bıraktı.
He likes bread and butter.
оқуды бастаңыз
O ekmek ve tereyağı seviyor.
He likes to live in Tokyo.
оқуды бастаңыз
O Tokyo'da yaşamayı seviyor.
He likes to travel abroad.
оқуды бастаңыз
O yurt dışında seyahat etmeyi sever.
He listened to my opinion.
оқуды бастаңыз
O benim fikrimi dinledi.
He lived there by himself.
оқуды бастаңыз
Tek başına orada yaşadı.
He lives across the river.
оқуды бастаңыз
O, nehrin karşı tarafında yaşıyor.
He lives in a large house.
оқуды бастаңыз
O büyük bir evde yaşıyor.
He lives in the next town.
оқуды бастаңыз
O, sonraki kasabada yaşıyor.
He looked around the room.
оқуды бастаңыз
O, odada etrafına bakındı.
He looked like a rich man.
оқуды бастаңыз
O zengin bir adama benziyordu.
He looked up at the stars.
оқуды бастаңыз
O, yıldızlara baktı.
He looks as young as ever.
оқуды бастаңыз
O, her zamanki gibi genç görünüyor.
He lost sight of the bird.
оқуды бастаңыз
O, kuşu gözden kaybetti.
He made a small dog house.
оқуды бастаңыз
O küçük bir köpek kulübesi yaptı.
He made it for his sister.
оқуды бастаңыз
O, onu kız kardeşi için yaptı.
He makes wine from grapes.
оқуды бастаңыз
O üzümlerden şarap yapar.
He must be the one for me.
оқуды бастаңыз
O, bana göre biri olmalı.
He must go there tomorrow.
оқуды бастаңыз
Yarın oraya gitmek zorunda.
He must like taking walks.
оқуды бастаңыз
O yürümekten hoşlanıyor olmalı.
He narrowly escaped death.
оқуды бастаңыз
O kılpayı ölümden kurtuldu.
He objected to my smoking.
оқуды бастаңыз
O, benim sigara içmeme itiraz etti.
He often dropped in on me.
оқуды бастаңыз
O sık sık bana uğradı.
He often plays the guitar.
оқуды бастаңыз
O, sık sık gitar çalar.
He ordered me to go alone.
оқуды бастаңыз
O benim yalnız gitmemi emretti.
He ordered me to stand up.
оқуды бастаңыз
O bana ayağa kalkmamı emretti.
He overslept this morning.
оқуды бастаңыз
O, bu sabah uyuyakaldı.
He picked a fight with me.
оқуды бастаңыз
O benimle kavga çıkardı.
He picked flowers for her.
оқуды бастаңыз
O, onun için çiçek topladı.
He picked it up carefully.
оқуды бастаңыз
O, onu dikkatle aldı.
He plays golf on weekends.
оқуды бастаңыз
O hafta sonlarında golf oynar.
He plays tennis every day.
оқуды бастаңыз
O, hergün tenis oynar.
He put a mark on the page.
оқуды бастаңыз
O, sayfaya bir işaret koydu.
He put milk in his coffee.
оқуды бастаңыз
O kahvesine süt koydu.
He put on his hat at once.
оқуды бастаңыз
O, derhal şapkasını giydi.
He ran an ad in the paper.
оқуды бастаңыз
O, gazeteye bir reklam verdi.
He ran into the classroom.
оқуды бастаңыз
O, sınıfa koştu.
He ran the fastest of all.
оқуды бастаңыз
O en hızlı koştu.
He reached for the pistol.
оқуды бастаңыз
O, tabancaya uzandı.
He read the letter slowly.
оқуды бастаңыз
O, mektubu yavaşça okudu.
He receives a high salary.
оқуды бастаңыз
O, yüksek bir maaş alır.
He refused to shake hands.
оқуды бастаңыз
O, tokalaşmayı reddetti.
He sat next to the stream.
оқуды бастаңыз
O, dereye yakın oturdu.
He sat up late last night.
оқуды бастаңыз
O dün gece geç saatlere kadar oturdu.
He seems to be all thumbs.
оқуды бастаңыз
O, beceriksiz görünüyor.
He seems to be in a slump.
оқуды бастаңыз
O bir çöküş içinde görünüyor.
He seems to be in trouble.
оқуды бастаңыз
Onun sorunu var gibi görünüyor.
She looks very happy.
оқуды бастаңыз
O çok mutlu görünüyor.
He seldom comes to see me.
оқуды бастаңыз
O nadiren beni görmeye gelir.
He showed off his new car.
оқуды бастаңыз
O, yeni arabasıyla hava attı.
He stabbed me in the back!
оқуды бастаңыз
O beni sırtımdan bıçakladı!
He stole my purse from me.
оқуды бастаңыз
O, benden çantamı çaldı.
He stopped reading a book.
оқуды бастаңыз
O, kitap okumayı bıraktı.
He studied how birds flew.
оқуды бастаңыз
O kuşların nasıl uçtuğu üzerine çalışma yaptı.
He studied law at Harvard.
оқуды бастаңыз
O, Harvard'da hukuk okudu.
He swims better than I do.
оқуды бастаңыз
O, benden daha iyi yüzer.
He takes after his father.
оқуды бастаңыз
O babasına benziyor.
He talked to the chairman.
оқуды бастаңыз
O, başkanla konuştu.
He taught me how to write.
оқуды бастаңыз
O bana nasıl yazacağımı öğretti.
He tends to talk too much.
оқуды бастаңыз
O çok fazla konuşma eğilimindedir.
He threw a stone at a dog.
оқуды бастаңыз
O, köpeğe bir taş attı.
He tied the dog to a tree.
оқуды бастаңыз
O, köpeği bir ağaca bağladı.
He took over the business.
оқуды бастаңыз
O iş devraldı.
He took poison by mistake.
оқуды бастаңыз
O yanlışlıkla zehir aldı.
He traveled west by train.
оқуды бастаңыз
O trenle batıya seyahat etti.
He tried hard, but failed.
оқуды бастаңыз
O çok çalıştı, fakat başarısız oldu.
He tried opening the door.
оқуды бастаңыз
O, kapıyı açmaya çalıştı.
He tried to master French.
оқуды бастаңыз
O, Fransızcaya hakim olmaya çalıştı.
He used to be a gentleman.
оқуды бастаңыз
O bir centilmendi.
He used to be a quiet man.
оқуды бастаңыз
O, sakin bir adamdı.
He usually gets up at six.
оқуды бастаңыз
O, genellikle altıda kalkar.
He walked along the river.
оқуды бастаңыз
O, nehir boyunca yürüdü.
He walked along the shore.
оқуды бастаңыз
Kıyı boyunca yürüdü.
He walked at a quick pace.
оқуды бастаңыз
O büyük bir hızla yürüdü.
He walked toward the door.
оқуды бастаңыз
O, kapıya doğru yürüdü.
He wanted to buy the book.
оқуды бастаңыз
O, kitabı satın almak istedi.
He wanted to come with us.
оқуды бастаңыз
O bizimle gelmek istedi
He wants to go to America.
оқуды бастаңыз
O, Amerika'ya gitmek istiyor.
He wants you to stay here.
оқуды бастаңыз
O, burada kalmanı istiyor.
He was absent from school.
оқуды бастаңыз
O, okulda yoktu.
He was afraid of his wife.
оқуды бастаңыз
O, karısından korkuyordu.
He was afraid of the dark.
оқуды бастаңыз
O, karanlıktan korkardı.
He was afraid to go there.
оқуды бастаңыз
O, oraya gitmeye korkuyordu.
He was amazed at the news.
оқуды бастаңыз
O, habere şaşırdı.
He was among those chosen.
оқуды бастаңыз
O, seçilenler arasındaydı.
He was angry with himself.
оқуды бастаңыз
O, kendisine kızmıştı.
He was angry with his son.
оқуды бастаңыз
O, oğluna kızmıştı.
He was covered with sweat.
оқуды бастаңыз
O terle kaplıydı.
He was educated at Oxford.
оқуды бастаңыз
O, Oxford Üniversitesi'nde eğitim gördü.
He was fired for stealing.
оқуды бастаңыз
O çaldığı için kovuldu.
He was in bed with a cold.
оқуды бастаңыз
O, soğuk algınlığından yataktaydı.
He was in prison for life.
оқуды бастаңыз
O ömür boyu hapis yattı.
He was in time for school.
оқуды бастаңыз
O okula zamanında geldi.
He was listening to music.
оқуды бастаңыз
O müzik dinliyordu.
He was looking at the sky.
оқуды бастаңыз
O, gökyüzüne bakıyordu.
He was loved by everybody.
оқуды бастаңыз
O herkes tarafından sevilirdi.
He was lying on the grass.
оқуды бастаңыз
O çimlerin üzerinde yatıyordu.
He was playing with a toy.
оқуды бастаңыз
O, bir oyuncakla oynuyordu.
He was sentenced to death.
оқуды бастаңыз
O, ölüm cezasına çarptırıldı.
He was sharpening a knife.
оқуды бастаңыз
O bir bıçağı biliyordu.
He was sitting on a bench.
оқуды бастаңыз
O, bir bankta oturuyordu.
He was too angry to speak.
оқуды бастаңыз
O, konuşamayacak kadar çok öfkeliydi.
He was wounded in the war.
оқуды бастаңыз
O, savaşta yaralandı.
He went on a one-day trip.
оқуды бастаңыз
O bir günlük seyahate çıktı.
He went out without a hat.
оқуды бастаңыз
O, dışarıya şapkasız gitti.
He went there on business.
оқуды бастаңыз
O, iş için oraya gitti.
He will be a good husband.
оқуды бастаңыз
O iyi bir koca olacak.
He will be a good teacher.
оқуды бастаңыз
O, iyi bir öğretmen olacak.
He will come back at four.
оқуды бастаңыз
O, dörtte geri dönecek.
He will come on June 24th.
оқуды бастаңыз
O, 24 Haziran'da gelecek.
He will not agree with us.
оқуды бастаңыз
O bizimle aynı fikirde olmayacak.
He won't be a good player.
оқуды бастаңыз
O iyi bir oyuncu olmayacaktır.
He won't be away for long.
оқуды бастаңыз
O uzun süre uzakta olmayacak.
He won't come if it rains.
оқуды бастаңыз
O, yağmur yağarsa gelmez.
He won't live a long life.
оқуды бастаңыз
O, uzun ömürlü olmayacak.
He won't live a long life.
оқуды бастаңыз
O, uzun bir hayat yaşamayacak.
He would never walk again.
оқуды бастаңыз
O asla tekrar yürümedi.
He would often go fishing.
оқуды бастаңыз
O sık sık balık tutmaya giderdi.
He would seek re-election.
оқуды бастаңыз
O yeniden seçilmek için aday olurdu.
He wrote a lot of stories.
оқуды бастаңыз
O, bir sürü hikaye yazdı.
He wrote me a long letter.
оқуды бастаңыз
O bana uzun bir mektup yazdı.
He wrote me a love letter.
оқуды бастаңыз
O bana bir aşk mektubu yazdı.
He'll clutch at any straw.
оқуды бастаңыз
O her hangi bir samanı yakalamaya çalışacak.
He's a very fine musician.
оқуды бастаңыз
O çok iyi bir müzisyendir.
He's agreed to do the job.
оқуды бастаңыз
O işi yapmayı kabul etti.
He's almost as tall as me.
оқуды бастаңыз
O, neredeyse benim kadar uzundur.
He's always chasing girls.
оқуды бастаңыз
O her zaman kızların peşinde.
He's as strong as a horse.
оқуды бастаңыз
O, bir at kadar güçlü.
He's as timid as a rabbit.
оқуды бастаңыз
O, bir tavşan kadar ürkek.
He's much taller than you.
оқуды бастаңыз
O senden çok daha uzun.
He's running for Congress.
оқуды бастаңыз
Kongre için aday oluyor.
He's sleeping like a baby.
оқуды бастаңыз
Bir bebek gibi uyuyor.
Help yourself to the cake.
оқуды бастаңыз
Pastaya buyrun.
Her courage supported her.
оқуды бастаңыз
Onun cesareti onu destekledi.
Her father is a policeman.
оқуды бастаңыз
Onun babası bir polistir.
Her hat looked very funny.
оқуды бастаңыз
Onun şapkası çok komik görünüyordu.
Her heart was full of joy.
оқуды бастаңыз
Onun yüreği sevinç doluydu.
Here is their photo album.
оқуды бастаңыз
İşte onların fotoğraf albümü.
Hey guys, please be quiet.
оқуды бастаңыз
Hey beyler, lütfen biraz sakin olun.
Hi, my name is Ken Saitou.
оқуды бастаңыз
Merhaba, benim adım Ken Saitou.
His ashes are buried here.
оқуды бастаңыз
Onun külleri burada gömülüdür.
His bag was badly damaged.
оқуды бастаңыз
Onun çantası ağır hasar gördü.
His concert was very good.
оқуды бастаңыз
Onun konseri çok iyiydi.
His death is a great loss.
оқуды бастаңыз
Onun ölümü büyük bir kayıptır.
His English is quite good.
оқуды бастаңыз
Onun İngilizcesi oldukça iyidir.
His hair has turned white.
оқуды бастаңыз
Saçları beyaza dönüştü.
His house is by the river.
оқуды бастаңыз
Onun evi nehrin yanındadır.
His house is easy to find.
оқуды бастаңыз
Onun evini bulmak kolay.
His house is near a river.
оқуды бастаңыз
Onun evi bir nehre yakındır.
His illness may be cancer.
оқуды бастаңыз
Onun hastalığı kanser olabilir.
His letter made her angry.
оқуды бастаңыз
Onun mektubu onu kızdırdı.
His opinions carry weight.
оқуды бастаңыз
Onun fikirleri önemlidir.
His room was brightly lit.
оқуды бастаңыз
Onun odası aydınlıktı.
His smile put her at ease.
оқуды бастаңыз
Onun tebessümü onu rahatlattı.
His son is in college now.
оқуды бастаңыз
Oğlu şu anda üniversitede.
His speech went on and on.
оқуды бастаңыз
Onun konuşması uzayıp gitti.
His story amused everyone.
оқуды бастаңыз
Onun hikayesi herkesi eğlendirdi.
His story may not be true.
оқуды бастаңыз
Hikâyesi doğru olmayabilir.
His team is likely to win.
оқуды бастаңыз
Onun takımı muhtemelen kazanacak.
His view is quite logical.
оқуды бастаңыз
Onun görüşü oldukça mantıklı.
How are you getting along?
оқуды бастаңыз
Nasıl geçiniyorsun?
How did you hear about us?
оқуды бастаңыз
Bizden nasıl haberdar oldunuz?
How do I get to Chinatown?
оқуды бастаңыз
Çin mahallesine nasıl giderim?
How do you come to school?
оқуды бастаңыз
Okula nasıl gelirsin?
How do you heat the house?
оқуды бастаңыз
Evi nasıl ısıtıyorsun?
How do you like this town?
оқуды бастаңыз
Bu kasabayı nasıl buluyorsun?
How do you like your eggs?
оқуды бастаңыз
Yumurtalarınız hakkında ne düşünüyorsun?
How far is it to New York?
оқуды бастаңыз
O, New York'a ne kadar uzakta?
How high is that building?
оқуды бастаңыз
O binanın yüksekliği nedir?
How high is that mountain?
оқуды бастаңыз
O dağın yüksekliği nedir?
How late is the bank open?
оқуды бастаңыз
Banka ne kadar geç saatlere kadar açık?
How long will you be gone?
оқуды бастаңыз
Ne kadar süre gideceksin?
How long will you be here?
оқуды бастаңыз
Ne kadar süre burada olacaksın?
How many bags do you have?
оқуды бастаңыз
Kaç tane çantan var?
How many cars do you have?
оқуды бастаңыз
Kaç tane araban var?
How many kids do you have?
оқуды бастаңыз
Kaç tane çocuğun var?
How many pens do you have?
оқуды бастаңыз
Kaç tane kalemin var?
How much sugar do you use?
оқуды бастаңыз
Ne kadar şeker kullanırsın?
How much were the glasses?
оқуды бастаңыз
Gözlük ne kadardı?
How old are your children?
оқуды бастаңыз
Çocuklarınız kaç yaşındalar?
How old do you think I am?
оқуды бастаңыз
Kaç yaşında olduğumu düşünüyorsun?
How would you like to pay?
оқуды бастаңыз
Nasıl ödemek istersiniz?
Humans can't live on Mars.
оқуды бастаңыз
İnsanlar Mars'ta yaşayamaz.
I accepted her invitation.
оқуды бастаңыз
Onun davetini kabul ettim.
I accepted his invitation.
оқуды бастаңыз
Davetini kabul ettim.
I accused him of cheating.
оқуды бастаңыз
Onu hilekarlıkla suçladım.
I admit having done wrong.
оқуды бастаңыз
Ben yanlış yaptığımı itiraf ediyorum.
I agree with that opinion.
оқуды бастаңыз
Ben o görüşe katılıyorum.
I agree with your opinion.
оқуды бастаңыз
Ben senin görüşüne katılıyorum.
I allowed Kate to go home.
оқуды бастаңыз
Kate'e eve gitmesi için izin verdim.
I almost laughed out loud.
оқуды бастаңыз
Neredeyse kahkaha patlatacaktım.
I almost missed the train.
оқуды бастаңыз
Az daha treni kaçırıyordum.
I almost missed the train.
оқуды бастаңыз
Neredeyse treni kaçırıyordum.
I am a citizen of Sapporo.
оқуды бастаңыз
Ben bir Sapporo vatandaşıyım.
I'm a college student.
оқуды бастаңыз
Ben bir üniversite öğrencisiyim.
I can read English.
оқуды бастаңыз
İngilizce okuyabilirim.
I am afraid he won't come.
оқуды бастаңыз
Maalesef o gelmeyecek.
I am due to speak tonight.
оқуды бастаңыз
Bu gece konuşmam bekleniyor.
I am feeling sad about it.
оқуды бастаңыз
Ben bu konu hakkında üzgün hissediyorum.
I am going to be fourteen.
оқуды бастаңыз
Ondört yaşında olacağım.
I am going to play tennis.
оқуды бастаңыз
Tenis oynayacağım.
I am interested in sports.
оқуды бастаңыз
Sporla ilgileniyorum.
I am learning how to type.
оқуды бастаңыз
Nasıl yazacağımı öğreniyorum.
I am living with my uncle.
оқуды бастаңыз
Amcamla birlikte yaşıyorum.
I am majoring in medicine.
оқуды бастаңыз
Ben tıpta uzmanlaşıyorum.
I am not a morning person.
оқуды бастаңыз
Ben bir sabah kişisi değilim.
I am not getting involved.
оқуды бастаңыз
Ben karışmıyorum.
I am now in an old castle.
оқуды бастаңыз
Şimdi eski bir kaledeyim.
I am on holiday this week.
оқуды бастаңыз
Bu hafta tatildeyim.
I am playing football now.
оқуды бастаңыз
Şimdi futbol oynuyorum.
I am ready to go with you.
оқуды бастаңыз
Ben sizinle birlikte gitmek için hazırım.
I am studying English now.
оқуды бастаңыз
Şimdi İngilizce çalışıyorum.
I am through with my work.
оқуды бастаңыз
Ben işimi bitirdim.
I am very busy these days.
оқуды бастаңыз
Bu günler çok meşgulüm.
I am very glad to see you.
оқуды бастаңыз
Seni gördüğüme çok memnunum.
I am watering the flowers.
оқуды бастаңыз
Çiçekleri suluyorum.
I am writing a letter now.
оқуды бастаңыз
Şimdi bir mektup yazıyorum.
I appreciate your concern.
оқуды бастаңыз
İlginize minnettarım.
I arrived here last night.
оқуды бастаңыз
Ben dün gece buraya geldim.
I arrived there too early.
оқуды бастаңыз
Oraya çok erken vardım.
I asked where he had been.
оқуды бастаңыз
Onun nerede olduğunu sordum.
I ate a hotdog for lunch.
оқуды бастаңыз
Ben öğle yemeği için bir sosisli sandviç yedim.
I awoke from a long dream.
оқуды бастаңыз
Ben uzun bir rüyadan uyandım.
I barely caught the train.
оқуды бастаңыз
Güçlükle trene yetiştim.
I belong to a tennis club.
оқуды бастаңыз
Ben bir tenis kulübünün üyesiyim.
I bought a book yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün bir kitap aldım.
I bought a new television.
оқуды бастаңыз
Yeni bir televizyon aldım.
I bought a pair of gloves.
оқуды бастаңыз
Ben bir çift eldiven aldım.
I bought a red sports car.
оқуды бастаңыз
Kırmızı bir spor araba aldım.
I bought a red sports car.
оқуды бастаңыз
Ben kırmızı bir spor otomobil satın aldım.
I called him this morning.
оқуды бастаңыз
Onu bu sabah aradım.
I called him up yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün onu aradım.
I came to Japan last year.
оқуды бастаңыз
Japonya'ya geçen yıl geldim.
I can do without his help.
оқуды бастаңыз
Onun yardımı olmadan yapabilirim.
I can put things in a box.
оқуды бастаңыз
Eşyaları bir kutuya koyabilirim.
I can reach the top shelf.
оқуды бастаңыз
Ben en üst rafa ulaşabilirim.
I can read Spanish easily.
оқуды бастаңыз
Kolaylıkla İspanyolca okuyabilirim.
I can run faster than Ken.
оқуды бастаңыз
Ken'den daha hızlı koşabilirim.
I can swim as well as you.
оқуды бастаңыз
Ben sizin kadar iyi yüzebilirim.
I can't afford a new coat.
оқуды бастаңыз
Ben yeni bir palto almayı göze alamam.
I can't bear living alone.
оқуды бастаңыз
Tek yaşamaya katlanamam.
I can't bend my right arm.
оқуды бастаңыз
Ben sağ kolumu bükemiyorum.
I can't explain it either.
оқуды бастаңыз
Onu bende açıklayamam.
I can't find my briefcase.
оқуды бастаңыз
Çantamı bulamıyorum.
I can't go until he comes.
оқуды бастаңыз
O gelene kadar ben gidemem.
I can't keep my eyes open.
оқуды бастаңыз
Gözlerimi açık tutamıyorum.
I can't lift my right arm.
оқуды бастаңыз
Ben sağ kolumu kaldıramıyorum.
I can't live without a TV.
оқуды бастаңыз
Televizyon olmadan yaşayamam.
I can't live without a TV.
оқуды бастаңыз
Televizyonsuz yaşayamam.
I can't make it this time.
оқуды бастаңыз
Bu sefer onu yapamam.
I can't praise him enough.
оқуды бастаңыз
Onu yeterince övemiyorum.
I can't reach the ceiling.
оқуды бастаңыз
Tavana ulaşamıyorum.
I can't remember her name.
оқуды бастаңыз
Adını hatırlayamadım.
I can't remember her name.
оқуды бастаңыз
Onun adını hatırlayamadım?
I can't shake off my cold.
оқуды бастаңыз
Soğuk algınlığından kurtulamıyorum.
I can't stop my nosebleed.
оқуды бастаңыз
Burun kanamamı durduramıyorum.
I can't take another step.
оқуды бастаңыз
Bir adım daha atamam.
I can't think of his name.
оқуды бастаңыз
Ben onun adını düşünemiyorum.
I cannot accept this gift.
оқуды бастаңыз
Bu hediyeyi kabul edemem.
I cannot accept your gift.
оқуды бастаңыз
Ben hediyeni kabul edemem.
I caught up with him soon.
оқуды бастаңыз
Kısa sürede onunla arayı kapattım.
I couldn't find his house.
оқуды бастаңыз
Ben onun evini bulamadım.
I couldn't speak Japanese.
оқуды бастаңыз
Japonca konuşamıyordum.
I cut myself with a knife.
оқуды бастаңыз
Bir bıçakla kendimi kestim.
I decided to study abroad.
оқуды бастаңыз
Ben yurt dışında öğrenim görmeye karar verdim.
I didn't have lunch today.
оқуды бастаңыз
Bugün öğle yemeği yemedim.
I didn't hear you come in.
оқуды бастаңыз
İçeri girdiğini duymadım.
I didn't know what to say.
оқуды бастаңыз
Ne söyleyeceğimi bilmiyordum.
I didn't mean to hurt you.
оқуды бастаңыз
Seni incitmek istemedim.
I didn't mean to hurt you.
оқуды бастаңыз
Amacım seni incitmek değildi.
I didn't mean to hurt you.
оқуды бастаңыз
Seni incitmek istememiştim.
I didn't need to tell him.
оқуды бастаңыз
Ona söylememe gerek yoktu.
I disposed of my old coat.
оқуды бастаңыз
Benim eski paltoyu elden çıkardım.
I do not know any of them.
оқуды бастаңыз
Onlardan birini tanımıyorum.
I do not mind what you do.
оқуды бастаңыз
Ne yaptığın umurumda değil.
I do not want your houses.
оқуды бастаңыз
Sizin evlerinizi istemiyorum.
I do not watch television.
оқуды бастаңыз
Ben televizyon izlemem.
I don't care what happens.
оқуды бастаңыз
Ne olduğu umurumda değil.
I don't care what he does.
оқуды бастаңыз
Onun ne yaptığı umurumda değil.
I don't care what he says.
оқуды бастаңыз
Onun ne dediği umrumda değil.
I don't get what you mean.
оқуды бастаңыз
Ne demek istediğini anlamıyorum.
I don't have any brothers.
оқуды бастаңыз
Hiç erkek kardeşim yok.
I don't have any cavities.
оқуды бастаңыз
Hiç diş çürüğüm yok.
I don't have any children.
оқуды бастаңыз
Hiç çocuğum yok.
I don't have time to read.
оқуды бастаңыз
Benim okumak için zamanım yok.
I don't like both of them.
оқуды бастаңыз
Ben onlarınher ikisini de sevmiyorum.
I don't like either watch.
оқуды бастаңыз
Her iki saati de sevmiyorum.
I don't like men like him.
оқуды бастаңыз
Onun gibi insanları sevmem.
I don't like this sweater.
оқуды бастаңыз
Bu kazağı sevmiyorum.
I don't like warm winters.
оқуды бастаңыз
Ben sıcak kışları sevmiyorum.
I don't like what he said.
оқуды бастаңыз
Onun söylediğinden hoşlanmıyorum.
I don't live in Maigo now.
оқуды бастаңыз
Şimdi Maigo'da yaşamıyorum.
I don't meet him so often.
оқуды бастаңыз
Onunla çok sık görüşmem.
I don't need anything now.
оқуды бастаңыз
Şu an bir şeye ihtiyacım yok.
I don't remember his name.
оқуды бастаңыз
Onun ismini hatırlamıyorum.
I don't support his ideas.
оқуды бастаңыз
Ben onun fikirlerini desteklemiyorum.
I don't understand German.
оқуды бастаңыз
Almanca'yı anlayamıyorum.
I doubt if he is a lawyer.
оқуды бастаңыз
Onun bir avukat olup olmadığından şüpheliyim.
I doubt that Tom is happy.
оқуды бастаңыз
Tom'un mutlu olduğundan şüpheliyim.
I easily found his office.
оқуды бастаңыз
Ben onun ofisini kolayca buldum.
I eat breakfast every day.
оқуды бастаңыз
Ben hergün kahvaltı yaparım.
I expect him to come soon.
оқуды бастаңыз
Onun yakında gelmesini umuyorum.
I experimented on animals.
оқуды бастаңыз
Hayvanlar üzerinde deney yaptım.
I fed some meat to my dog.
оқуды бастаңыз
Köpeğime biraz et yedirdim.
I feed my dog twice a day.
оқуды бастаңыз
Köpeğimi günde iki kez beslerim.
I feel like taking a walk.
оқуды бастаңыз
Canım yürüyüş yapmak istiyor.
I feel very sorry for him.
оқуды бастаңыз
Ben onun için çok üzülüyorum.
I felt my way to the door.
оқуды бастаңыз
Kapıya doğru yolumu el yordamıyla buldum.
I felt the engine running.
оқуды бастаңыз
Motor çalışırken hissettim.
I finally gave up smoking.
оқуды бастаңыз
Sonunda sigara içmeyi bıraktım.
I fixed the car yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün arabayı tamir ettim.
I flew to Osaka yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün Osaka'ya uçtum.
I forget to telephone him.
оқуды бастаңыз
Ona telefon etmeyi unuturum.
I forgot his phone number.
оқуды бастаңыз
Ben onun telefon numarasını unuttum.
I gave her a lift to town.
оқуды бастаңыз
Onu arabayla şehre bıraktım.
I get on with him well
оқуды бастаңыз
Onunla iyi geçinirim.
I go home early every day.
оқуды бастаңыз
Her gün eve erken giderim.
I go to bed after I study.
оқуды бастаңыз
Çalıştıktan sonra yatmaya giderim.
I go to bed late at night.
оқуды бастаңыз
Gece yatmaya geç giderim.
I go to church on Sundays.
оқуды бастаңыз
Pazar günleri kiliseye giderim.
I got a new pair of shoes.
оқуды бастаңыз
Yeni bir çift ayakkabım var.
I got him to stop smoking.
оқуды бастаңыз
Ona sigara içmeyi bıraktırdım.
I got married 8 years ago.
оқуды бастаңыз
Sekiz yıl önce evlendim.
I got my bicycle repaired.
оқуды бастаңыз
Bisikletimi tamir ettirdim.
I got my left arm bruised.
оқуды бастаңыз
Sol kolumu zedeledim.
I got some sand in my eye.
оқуды бастаңыз
Gözüme biraz kum kaçtı.
I got the machine running.
оқуды бастаңыз
Makineyi çalıştırdım.
I got the ticket for free.
оқуды бастаңыз
Bileti ücretsiz aldım.
I got there ahead of time.
оқуды бастаңыз
Oraya vaktinden önce vardım.
I got tired with the work.
оқуды бастаңыз
İşten dolayı yoruldum.
I groped for a flashlight.
оқуды бастаңыз
El fenerini el yordamıyla aradım.
I had a chance to see him.
оқуды бастаңыз
Onu görmek için bir fırsatım vardı.
I had a good night's rest.
оқуды бастаңыз
Gece iyi dinlendim.
I had a healthy breakfast.
оқуды бастаңыз
Sağlıklı bir kahvaltı yaptım.
I had him take my picture.
оқуды бастаңыз
Ona resmimi çektirdim.
I had my photograph taken.
оқуды бастаңыз
Fotoğrafımı çektirdim.
I had no choice but to go.
оқуды бастаңыз
Gitmekten başka seçeneğim yoktu.
I had no idea who she was.
оқуды бастаңыз
Onun kim olduğu hakkında bir fikrim yoktu.
I had to work on an essay.
оқуды бастаңыз
Ben bir deneme üzerinde çalışmak zorunda kaldım.
I have a dog and two cats.
оқуды бастаңыз
Bir köpeğim ve iki kedim var.
I have a little money now.
оқуды бастаңыз
Şimdi biraz param var.
I have a lot of questions.
оқуды бастаңыз
Benim bir sürü sorum var.
I have a persistent cough.
оқуды бастаңыз
İnatçı bir öksürüğüm var.
I have a severe pain here.
оқуды бастаңыз
Benim burada ciddi bir ağrım var.
I have a surprise for you.
оқуды бастаңыз
Senin için bir sürprizim var.
I have almost no appetite.
оқуды бастаңыз
Hemen hemen hiç iştahım yok.
I have an allergy to milk.
оқуды бастаңыз
Süte karşı allerjim var.
I have an irregular pulse.
оқуды бастаңыз
Düzensiz bir nabzım var.
I have another engagement.
оқуды бастаңыз
Başka bir sorumluluğum var.
I have at least ten books.
оқуды бастаңыз
En az on kitabım var.
I have been to Kyoto once.
оқуды бастаңыз
Kyoto'da bir kez bulundum.
I have breakfast at seven.
оқуды бастаңыз
Saat yedide kahvaltı yaparım.
I have difficulty chewing.
оқуды бастаңыз
Çiğneme sorunum var.
I heard that before.
оқуды бастаңыз
Onu daha önce duydum.
I have met him many times.
оқуды бастаңыз
Onunla defalarca karşılaştım.
I have no home to live in.
оқуды бастаңыз
Yaşayacak evim yok.
I have no time to see you.
оқуды бастаңыз
Seni görmek için zamanım yok.
I have not finished lunch.
оқуды бастаңыз
Öğle yemeğini bitirmedim.
I have not seen him since.
оқуды бастаңыз
O zamandan beri onu görmedim.
I have prepared your bath.
оқуды бастаңыз
Banyonu hazırladım.
I have run short of money.
оқуды бастаңыз
Param tükendi.
I have six mouths to feed.
оқуды бастаңыз
Besleyecek altı nüfusum var.
I have to go there myself.
оқуды бастаңыз
Oraya kendim gitmek zorundayım.
I have to look for my pen.
оқуды бастаңыз
Dolma kalemimi aramak zorundayım.
I have to obey his orders.
оқуды бастаңыз
Ben onun emirlerine uymak zorundayım.
I have to tighten my belt.
оқуды бастаңыз
Ben kemerimi sıkmak zorundayım.
I have visited Paris once.
оқуды бастаңыз
Paris'i bir kez ziyaret ettim.
I haven't lost any weight.
оқуды бастаңыз
Hiç kilo vermedim.
I haven't seen him lately.
оқуды бастаңыз
Son zamanlarda onu görmedim.
I haven't seen Tom lately.
оқуды бастаңыз
Son zamanlarda Tom'u görmedim.
I haven't smoked for ages.
оқуды бастаңыз
Yıllarca sigara içmedim.
I hear that he eats frogs.
оқуды бастаңыз
Ben onun kurbağa yediğini duyuyorum.
I hear you have been sick.
оқуды бастаңыз
Hasta olduğunu işitiyorum.
I heard a noise behind me.
оқуды бастаңыз
Arkamda bir gürültü duydum.
I helped carry those bags.
оқуды бастаңыз
Şu çantaları taşımaya yardım ettim.
I hope everything is okay.
оқуды бастаңыз
Umarım her şey iyidir.
I hope to be a journalist.
оқуды бастаңыз
Ben bir gazeteci olmayı umuyorum.
I hope to become a singer.
оқуды бастаңыз
Bir şarkıcı olmayı ümit ediyorum.
I hope you are having fun.
оқуды бастаңыз
İnşallah eğleniyorsun.
I intended to go with him.
оқуды бастаңыз
Onunla gitmeye niyet ettim.
I invited him to my house.
оқуды бастаңыз
Onu evime davet ettim.
I ironed my handkerchiefs.
оқуды бастаңыз
Mendillerimi ütüledim.
I ironed the handkerchief.
оқуды бастаңыз
Ben mendili ütüledim.
I just adore your new hat.
оқуды бастаңыз
Yeni şapkana tam anlamıyla bayılıyorum.
I just got by on the test.
оқуды бастаңыз
Testi geçtim.
I just meant it as a joke.
оқуды бастаңыз
Onu sadece bir şaka olarak yaptım.
I know how to cook dinner.
оқуды бастаңыз
Akşam yemeğini nasıl pişireceğimi biliyorum.
I know how to drive a car.
оқуды бастаңыз
Nasıl araba sürüleceğini biliyorum.
I know how to drive a car.
оқуды бастаңыз
Nasıl araba süreceğimi biliyorum.
I know some of these boys.
оқуды бастаңыз
Bu çocuklardan bazılarını tanıyorum.
I know that you live here.
оқуды бастаңыз
Burada yaşadığını biliyorum.
I know what is in the box.
оқуды бастаңыз
Kutuda ne olduğunu biliyorum.
I laid a blanket over her.
оқуды бастаңыз
Ben onun üzerine bir battaniye serdim.
I left an umbrella behind.
оқуды бастаңыз
Arkada bir şemsiye bıraktım.
I left the money with him.
оқуды бастаңыз
Parayı ona bıraktım.
I like all kinds of music.
оқуды бастаңыз
Bütün müzik türlerini severim.
I like baseball very much.
оқуды бастаңыз
Ben beyzbolu çok severim.
I like both dogs and cats.
оқуды бастаңыз
Hem kedileri hem köpekleri severim.
I like climbing mountains.
оқуды бастаңыз
Ben dağlara tırmanmayı severim.
I like instrumental music.
оқуды бастаңыз
Ben enstrümantal müzikten hoşlanırım.
I like listening to music.
оқуды бастаңыз
Müzik dinlemeyi severim.
I like my brandy straight.
оқуды бастаңыз
Ben brendimi sek severim.
I like swimming very much.
оқуды бастаңыз
Yüzmeyi çok severim.
I like the way Mary looks.
оқуды бастаңыз
Mary'nin görünme şeklini beğeniyorum.
I like the way she smiles.
оқуды бастаңыз
Onun gülüş tarzını seviyorum.
I like to play basketball.
оқуды бастаңыз
Basketbol oynamayı severim.
I like to travel by train.
оқуды бастаңыз
Trenle seyahat etmeyi severim.
I live in a rooming house.
оқуды бастаңыз
Bir pansiyonda yaşıyorum.
I looked over my shoulder.
оқуды бастаңыз
Omuzumun üzerinden göz gezdirdim.
I lost my watch yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün saatimi kaybettim.
I lost my way in New York.
оқуды бастаңыз
New York'ta yolumu kaybettim.
I made a careless mistake.
оқуды бастаңыз
Ben dikkatsiz bir hata yaptım.
I made him tell the truth.
оқуды бастаңыз
Ona gerçeği söylettim.
I made his son a new suit.
оқуды бастаңыз
Onun oğluna yeni bir takım elbise yaptım.
I made these boxes myself.
оқуды бастаңыз
Bu kutuları kendim yaptım.
I may have made a mistake.
оқуды бастаңыз
Bir hata yapmış olabilirim.
I met him at the barber's.
оқуды бастаңыз
Onunla berber dükkanında karşılaştım.
I misplaced your blue pen.
оқуды бастаңыз
Mavi kalemini yanlış yere koydum.
I must have caught a cold.
оқуды бастаңыз
Soğuk almış olmalıyım.
I need some writing paper.
оқуды бастаңыз
Biraz yazı kağıdına ihtiyacım var.
I need someone to help me.
оқуды бастаңыз
Bana yardım edecek birine ihtiyacım var.
I need to get some stamps.
оқуды бастаңыз
Bazı pullar almam gerekiyor.
I often lie on this bench.
оқуды бастаңыз
Ben sık sık bu bankta uzanırım.
I often stay up all night.
оқуды бастаңыз
Sık sık gece geç saatlere kadar yatmam.
I often visited his house.
оқуды бастаңыз
Onun evini sık sık ziyaret ettim.
I order you to turn right.
оқуды бастаңыз
Sana sağa dönmeni emrediyorum
I painted the fence green.
оқуды бастаңыз
Çiti yeşile boyadım.
I play the piano a little.
оқуды бастаңыз
Biraz piyano çalarım.
I played soccer yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün futbol oynadım.
I prefer modern furniture.
оқуды бастаңыз
Modern mobilyayı tercih ederim.
I prefer spring to autumn.
оқуды бастаңыз
İlkbaharı Sonbahara tercih ederim.
I prefer to travel by air.
оқуды бастаңыз
Hava yolu ile seyahat etmeyi tercih ediyorum.
I put on my cap to go out.
оқуды бастаңыз
Dışarı çıkmak için kepimi giydim.
I put on my shoes at once.
оқуды бастаңыз
Derhal ayakkabılarımı giydim.
I ran as fast as possible.
оқуды бастаңыз
Ben mümkün olduğunca hızlı koştum.
I rang the bell six times.
оқуды бастаңыз
Zili altı kez çaldım.
I rarely go to the movies.
оқуды бастаңыз
Sinemalara nadiren giderim.
I read a book as I walked.
оқуды бастаңыз
Ben yürürken bir kitap okudum.
I read the New York Times.
оқуды бастаңыз
New York Times okurum.
I really don't want to go.
оқуды бастаңыз
Gerçekten gitmek istemiyorum.
I really need a drink now.
оқуды бастаңыз
Şimdi gerçekten bir içkiye ihtiyacım var.
I remember the first time.
оқуды бастаңыз
Ben ilk seferi hatırlıyorum.
I remember writing to her.
оқуды бастаңыз
Ona yazdığımı hatırlıyorum.
I saw an American musical.
оқуды бастаңыз
Ben bir Amerikan müzikali gördüm.
I saw her only a week ago.
оқуды бастаңыз
Ben sadece bir hafta önce onu gördüm.
I saw him coming upstairs.
оқуды бастаңыз
Onu üst kata gelişini gördüm.
I saw him enter the house.
оқуды бастаңыз
Onun eve girdiğini gördüm.
I saw it with my own eyes.
оқуды бастаңыз
Onu kendi gözlerimle gördüm.
I saw the figure of a man.
оқуды бастаңыз
Ben bir insan figürü gördüm.
I saw them enter the bank.
оқуды бастаңыз
Onların bankaya girdiğini gördüm.
I saw you with a tall boy.
оқуды бастаңыз
Seni uzun boylu bir çocukla gördüm.
I see him once in a while.
оқуды бастаңыз
Onu arada bir görürüm.
I shut the door behind me.
оқуды бастаңыз
Arkamdan kapıyı kapadım.
I slept all day yesterday.
оқуды бастаңыз
Dün bütün gün uyudum.
I smell something burning.
оқуды бастаңыз
Yanan bir şeyin kokusunu alıyorum.
I sold it for ten dollars.
оқуды бастаңыз
Onu on dolara sattım.
I sold off all my records.
оқуды бастаңыз
Ben tüm plakları sattım.
I sometimes dream of home.
оқуды бастаңыз
Bazen evi hayal ederim.
I sometimes see him on TV.
оқуды бастаңыз
Bazen onu televizyonda görürüm.
I speak English every day.
оқуды бастаңыз
Hergün İngilizce konuşurum.
I spent 100 dollars today.
оқуды бастаңыз
Bugün 100 dolar harcadım.
I stood waiting for a bus.
оқуды бастаңыз
Otobüs beklerken ayakta durdum.
I study English every day.
оқуды бастаңыз
Hergün İngilizce çalışırım.
I suppose he will be late.
оқуды бастаңыз
Sanırım o geç kalacak.
I suppose they are coming.
оқуды бастаңыз
Sanırım onlar geliyorlar.
I suspected he was a liar.
оқуды бастаңыз
Ben onun bir yalancı olduğundan şüphelendim.
I talked on the phone.
оқуды бастаңыз
Telefonda konuştum.
I talked on the telephone.
оқуды бастаңыз
Ben telefonda konuştum.
I think I'll buy this tie.
оқуды бастаңыз
Sanırım bu kravatı alacağım.
I think it's worth asking.
оқуды бастаңыз
Bence sormaya değer.
I think that ghosts exist.
оқуды бастаңыз
Hayaletlerin var olduğunu düşünüyorum.
I think that he is honest.
оқуды бастаңыз
Bence o dürüsttür.
I think that he will come.
оқуды бастаңыз
Sanırım o gelecek.
I think that you're wrong.
оқуды бастаңыз
Bence hatalısın.
I think that Yumi is sick.
оқуды бастаңыз
Sanırım Yumi hasta.
I think the rumor is true.
оқуды бастаңыз
Sanırım söylenti gerçek.
I think the rumor is true.
оқуды бастаңыз
Söylentinin gerçek olduğunu düşünüyorum.
I think this book is easy.
оқуды бастаңыз
Bence bu kitap kolaydır.

Пікір қалдыру үшін жүйеге кіру керек.