Turkish sentences from Tatoeba 17

 0    1 000 Fiche    aleksandra.eska
скачать mp3 басу ойын өзіңді тексер
 
сұрақ жауап
Tom did it very carefully.
оқуды бастаңыз
Tom onu çok dikkatli yaptı.
Tom did the best he could do.
оқуды бастаңыз
Tom elinden gelenin en iyisini yaptı.
Tom did what he had to do.
оқуды бастаңыз
Tom yapmak zorunda olduğu şeyi yaptı.
Tom didn't agree to do it.
оқуды бастаңыз
Tom onu yapmayı kabul etmedi.
Tom didn't know that song.
оқуды бастаңыз
Tom o şarkıyı bilmiyordu.
Tom didn't recognize Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi tanımadı.
Tom died at the age of 97.
оқуды бастаңыз
Tom 97 yaşında öldü.
Tom died in a plane crash.
оқуды бастаңыз
Tom bir uçak kazasında öldü.
Tom died in his seventies.
оқуды бастаңыз
Tom yetmişli yaşlarında öldü.
Tom dislikes noisy cities.
оқуды бастаңыз
Tom gürültülü şehirleri sevmiyor.
Tom doesn't eat breakfast.
оқуды бастаңыз
Tom kahvaltı yapmaz.
Tom doesn't have a choice.
оқуды бастаңыз
Tom'un bir seçimi yok.
Tom doesn't have a sister.
оқуды бастаңыз
Tom'un bir kız kardeşi yok.
Tom doesn't have any cash.
оқуды бастаңыз
Tom'un hiç nakiti yok.
Tom doesn't know I'm here.
оқуды бастаңыз
Tom burada olduğumu bilmiyor.
Tom doesn't know who I am.
оқуды бастаңыз
Tom kim olduğumu bilmiyor.
Tom doesn't like hot food.
оқуды бастаңыз
Tom sıcak yiyeceği sevmiyor.
Tom doesn't like studying.
оқуды бастаңыз
Tom eğitim yapmayı sevmiyor.
Tom doesn't need to hurry.
оқуды бастаңыз
Tom'un acele etmesine gerek yoktur.
Tom doesn't smoke anymore.
оқуды бастаңыз
Tom artık sigara içmiyor.
Tom doesn't speak to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary ile konuşmuyor.
Tom doesn't use sunscreen.
оқуды бастаңыз
Tom güneş kremi kullanmaz.
Tom drank a cup of coffee.
оқуды бастаңыз
Tom bir fincan kahve içti.
Tom drew his gun and shot.
оқуды бастаңыз
Tom silahını çekti ve ateş etti.
Tom dropped out of school.
оқуды бастаңыз
Tom okulu bıraktı.
Tom enjoys reading novels.
оқуды бастаңыз
Tom roman okumayı sever.
Tom even likes cold pizza.
оқуды бастаңыз
Tom soğuk pizza bile seviyor.
Tom expected Mary to come.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin gelmesini umuyordu.
Tom extinguished the fire.
оқуды бастаңыз
Tom yangını söndürdü.
Tom fastened his seatbelt.
оқуды бастаңыз
Tom emniyet kemerini taktı.
Tom fell and hurt his leg.
оқуды бастаңыз
Tom düştü ve bacağını incitti.
Tom felt a cold coming on.
оқуды бастаңыз
Tom gelen bir soğuk hissetti.
Tom finally ate something.
оқуды бастаңыз
Tom sonunda birşey yedi.
Tom finds Mary attractive.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi çekici buluyor.
Tom forgot Mary's address.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin adresini unuttu.
Tom found the door locked.
оқуды бастаңыз
Tom kapıyı kilitli buldu.
Tom gave Mary a ride home.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi eve götürdü.
Tom gave Mary up for dead.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye kaybolmuş gözüyle baktı.
Tom gets off work at 5:00.
оқуды бастаңыз
Tom 5:00'te işten ayrılır.
Tom got a speeding ticket.
оқуды бастаңыз
Tom'un bir hız yapma cezası var.
Tom got on the 2:30 train.
оқуды бастаңыз
Tom 2:30 trenine bindi.
Tom got promoted recently.
оқуды бастаңыз
Tom son zamanlarda terfi ettirildi.
Tom got the job he wanted.
оқуды бастаңыз
Tom istediği işi aldı.
Tom graduated with honors.
оқуды бастаңыз
Tom pekiyi dereceyle mezun oldu.
Tom had a bad stomachache.
оқуды бастаңыз
Tom'un kötü bir karın ağrısı vardı.
Tom had a change of heart.
оқуды бастаңыз
Tom'un farklı bir yüreği vardı.
Tom had a fight with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary ile kavga etti.
Tom had a little to drink.
оқуды бастаңыз
Tom'un biraz içeceği vardı.
Tom had his picture taken.
оқуды бастаңыз
Tom resmini çektirdim.
Tom had Mary wash the car.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye arabayı yıkattı.
Tom had no water to drink.
оқуды бастаңыз
Tom'un içecek suyu yoktu.
Tom had to cover for Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin yerine işe bakmak zorunda kaldı.
Tom had to go there alone.
оқуды бастаңыз
Tom oraya yalnız gitmek zorunda kaldı.
Tom handed a note to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye bir not uzattı.
Tom handed Mary the money.
оқуды бастаңыз
Tom parayı Mary'ye verdi.
Tom has a criminal record.
оқуды бастаңыз
Tom'un sabıkası var.
Tom has a dark complexion.
оқуды бастаңыз
Tom'un esmer bir cildi var.
Tom has a heart condition.
оқуды бастаңыз
Tom'un bir kalp hastalığı var.
Tom has a lot of patience.
оқуды бастаңыз
Tom çok sabırlı.
Tom has a lot on his mind.
оқуды бастаңыз
Tom'un aklında çok şey var.
Tom has a severe headache.
оқуды бастаңыз
Tom'un şiddetli bir baş ağrısı var.
Tom has a stuffed-up nose.
оқуды бастаңыз
Tom'un tıkalı bir burnu var.
Tom has already gone home.
оқуды бастаңыз
Tom zaten eve gitti.
Tom has bad table manners.
оқуды бастаңыз
Tom'un kötü sofra adabı vardır.
Tom has been very patient.
оқуды бастаңыз
Tom çok sabırlıydı.
Tom has been very unhappy.
оқуды бастаңыз
Tom çok mutsuzdu.
Tom has found another job.
оқуды бастаңыз
Tom başka bir iş buldu.
Tom has grown in strength.
оқуды бастаңыз
Tom güçlendi.
Tom has never kissed Mary.
оқуды бастаңыз
Tom asla Mary'yi öpmedi.
Tom has no sense of humor.
оқуды бастаңыз
Tom'un mizah duygusu yok.
Tom has no sense of shame.
оқуды бастаңыз
Tom'un utanma duygusu yok.
Tom has no sense of style.
оқуды бастаңыз
Tom'un stil duygusu yok.
Tom has the perfect alibi.
оқуды бастаңыз
Tom'un mükemmel bir mazereti var.
Tom has the right to vote.
оқуды бастаңыз
Tom oy verme hakkına sahiptir.
Tom has to go to the bank.
оқуды бастаңыз
Tom bankaya gitmek zorundadır.
Tom has to learn to relax.
оқуды бастаңыз
Tom dinlenmeyi öğrenmek zorundadır.
Tom has to look for a job.
оқуды бастаңыз
Tom bir iş aramak zorundadır.
Tom has to take this call.
оқуды бастаңыз
Tom bu aramayı kabul etmek zorunda.
Tom has very little money.
оқуды бастаңыз
Tom'un çok az parası var.
Tom hasn't been here long.
оқуды бастаңыз
Tom uzun süredir burada değil.
Tom hates going to school.
оқуды бастаңыз
Tom okula gitmekten nefret ediyor.
Tom ignored Mary's advice.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin tavsiyesini görmezden geldi.
Tom is a bundle of nerves.
оқуды бастаңыз
Tom bir sinir demeti.
Tom is a Canadian citizen.
оқуды бастаңыз
Tom bir Kanada vatandaşı.
Tom is a friend of Mary's.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin bir arkadaşıdır.
Tom is a good at swimming.
оқуды бастаңыз
Tom yüzmede iyidir.
Tom is a man of few wants.
оқуды бастаңыз
Tom azla yetinen bir insan.
Tom is a man of few words.
оқуды бастаңыз
Tom az konuşan bir insan.
Tom is a typical Canadian.
оқуды бастаңыз
Tom tipik bir Kanadalı.
Tom is a very busy person.
оқуды бастаңыз
Tom çok meşgul bir kişidir.
Tom is a very good friend.
оқуды бастаңыз
Tom çok iyi bir arkadaş.
Tom is a very patient man.
оқуды бастаңыз
Tom, çok sabırlı bir adam.
Tom is a wonderful artist.
оқуды бастаңыз
Tom harika bir sanatçı.
Tom is acting like a baby.
оқуды бастаңыз
Tom, bir bebek gibi davranıyor.
Tom is afraid of the dark.
оқуды бастаңыз
Tom karanlıktan korkuyor.
Tom is an excellent skier.
оқуды бастаңыз
Tom mükemmel bir kayakçı.
Tom is an impulsive buyer.
оқуды бастаңыз
Tom düşüncesiz bir alıcı.
Tom is as healthy as ever.
оқуды бастаңыз
Tom her zamanki gibi sağlıklı.
Tom is behind in his rent.
оқуды бастаңыз
Tom'un kira borcu vardır.
Tom is extremely busy now.
оқуды бастаңыз
Tom şimdi son derece meşgul.
Tom is facing a challenge.
оқуды бастаңыз
Tom bir meydan okuma ile karşı karşıya.
Tom is first in his class.
оқуды бастаңыз
Tom sınıfında birincidir.
Tom is friendly with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary ile samimidir.
Tom is growing a mustache.
оқуды бастаңыз
Tom bir bıyık uzatıyor.
Tom is Mary's best friend.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin en iyi arkadaşıdır.
Tom is Mary's grandfather.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin büyükbabasıdır.
Tom is old enough to vote.
оқуды бастаңыз
Tom oy vermek için yeterince yaşlıdır.
Tom is out of the country.
оқуды бастаңыз
Tom ülke dışında.
Tom is ready for anything.
оқуды бастаңыз
Tom herhangi bir şey için hazırdır.
Tom is still in his teens.
оқуды бастаңыз
Tom hala gençlik çağlarında.
Tom is sure Mary is right.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin haklı olduğundan emin.
Tom is teaching us French.
оқуды бастаңыз
Tom bize Fransızca öğretiyor.
Tom is an excellent father.
оқуды бастаңыз
Tom mükemmel bir baba.
Tom is too tired to study.
оқуды бастаңыз
Tom çalışmak için çok yorgun.
Tom is too young to drink.
оқуды бастаңыз
Tom içmek için çok genç.
Tom is up for a promotion.
оқуды бастаңыз
Tom terfi için keyifli.
Tom is worried about Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary hakkında endişeli.
Tom isn't afraid of death.
оқуды бастаңыз
Tom, ölümden korkmuyor.
Tom isn't all that honest.
оқуды бастаңыз
Tom o kadar çok dürüst değil.
Tom isn't as tall as I am.
оқуды бастаңыз
Tom, benim kadar uzun boylu değil.
Tom isn't as tall as Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary kadar uzun değil.
Tom isn't watching TV now.
оқуды бастаңыз
Tom şimdi TV izlemiyor.
Tom jumped over the ditch.
оқуды бастаңыз
Tom hendeğin üzerinden atladı.
Tom just can't stand Mary.
оқуды бастаңыз
Tom sadece Mary'ye dayanamaz.
Tom just cleaned his room.
оқуды бастаңыз
Tom sadece odasını temizledi.
Tom just missed the train.
оқуды бастаңыз
Tom kıl payı treni kaçırdı.
Tom knew nothing about it.
оқуды бастаңыз
Tom onun hakkında birşey bilmiyordu.
Tom know Mary pretty well.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi oldukça iyi biliyor.
Tom knows a lot of people.
оқуды бастаңыз
Tom bir çok insan tanır.
Tom leads the soccer team.
оқуды бастаңыз
Tom futbol takımını yönetiyor.
Tom left five minutes ago.
оқуды бастаңыз
Tom beş dakika önce çıktı.
Tom let Mary pay the bill.
оқуды бастаңыз
Tom hesabı Mary'ye ödetti.
Tom let out a deep breath.
оқуды бастаңыз
Tom derin bir nefes verdi.
Tom likes to sit up front.
оқуды бастаңыз
Tom önde oturmayı seviyor.
Tom is living with his parents.
оқуды бастаңыз
Tom ailesiyle birlikte yaşıyor.
Tom looked out the window.
оқуды бастаңыз
Tom pencereden dışarı baktı.
Tom looks a little shaken.
оқуды бастаңыз
Tom biraz sarsılmış görünüyor.
Tom looks like his father.
оқуды бастаңыз
Tom babasına benziyor.
Tom looks much better now.
оқуды бастаңыз
Tom şimdi çok daha iyi görünüyor.
Tom lost all of his money.
оқуды бастаңыз
Tom bütün parasını kaybetti.
Tom loves Mary's children.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin çocuklarını seviyor.
Tom made Jill a new dress.
оқуды бастаңыз
Tom Jill'e yeni bir giysi yaptı.
Tom majored in psychology.
оқуды бастаңыз
Tom psikoloji alanında uzmanlaşmıştır.
Tom missed the last train.
оқуды бастаңыз
Tom son treni kaçırdı.
Tom must be Mary's father.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin babası olmalı.
Tom must be nearly thirty.
оқуды бастаңыз
Tom yaklaşık otuz olmalı.
Tom needs reading glasses.
оқуды бастаңыз
Tom'un okuma gözlüklerine ihtiyacı var.
Tom needs to talk to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom'un Mary ile konuşmaya ihtiyacı var.
Tom never arrives on time.
оқуды бастаңыз
Tom asla zamanında varmaz.
Tom never cooks on Sunday.
оқуды бастаңыз
Pazar günü Tom asla yemek yapmaz.
Tom never listens to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi asla dinlemez.
Tom never sings in public.
оқуды бастаңыз
Tom halkın huzurunda asla şarkı söylemez.
Tom never works on Sunday.
оқуды бастаңыз
Tom Pazar günü asla çalışmaz
Tom often drives too fast.
оқуды бастаңыз
Tom bazen çok hızlı sürer.
Tom often talks with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom sık sık Mary ile konuşur.
Tom ought to stop smoking.
оқуды бастаңыз
Tom sigara içmeyi bırakmalı.
Tom owes Mary 300 dollars.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye 300 dolar borçlu.
Tom pointed a gun at Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye bir silah çekti.
Tom predicted our success.
оқуды бастаңыз
Tom başarımızı öngördü.
Tom pretended he was sick.
оқуды бастаңыз
Tom hastaymış gibi davrandı.
Tom pretended not to care.
оқуды бастаңыз
Tom umursamıyor gibi yaptı.
Tom punched his time card.
оқуды бастаңыз
Tom saat kartını deldi.
Tom put on some sunscreen.
оқуды бастаңыз
Tom biraz güneş kremi çaldı.
Tom put out his cigarette.
оқуды бастаңыз
Tom sigarasını söndürdü.
Tom raises Arabian horses.
оқуды бастаңыз
Tom Arap atları yetiştirir.
Tom really does hate dogs.
оқуды бастаңыз
Tom gerçekten köpeklerden nefret eder.
Tom really enjoys his job.
оқуды бастаңыз
Tom işini gerçekten seviyor.
Tom repacked his suitcase.
оқуды бастаңыз
Tom valizini yeniden topladı.
Tom reported Mary missing.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin eksik olduğunu bildirdi.
Tom rewrote the paragraph.
оқуды бастаңыз
Tom paragrafı yeniden yazdı.
Tom rubs me the wrong way.
оқуды бастаңыз
Tom beni yanlış ovalıyor.
Tom sang a duet with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary ile bir düet yaptı.
Tom sang his son to sleep.
оқуды бастаңыз
Tom uyuması için oğluna şarkı söyledi.
Tom sat down at the table.
оқуды бастаңыз
Tom masada oturdu.
Tom saw Mary at the party.
оқуды бастаңыз
Tom partide Mary'yi gördü.
Tom seems to be depressed.
оқуды бастаңыз
Tom depresyonda gibi görünüyor.
Tom seldom speaks to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom nadiren Mary ile konuşur.
Tom seldom wins arguments.
оқуды бастаңыз
Tom nadiren tartışmaları kazanır.
Tom shook hands with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary ile tokalaştı.
Tom shot Mary in the knee.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi dizinden vurdu.
Tom shot Mary three times.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi üç kez vurdu.
Tom needs to get some sleep.
оқуды бастаңыз
Tom biraz uyumalı.
Tom soaked in the bathtub.
оқуды бастаңыз
Tom küvetin içinde sırılsıklam oldu.
Tom stole Mary's computer.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin bilgisayarını çaldı.
Tom sympathized with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye sempati duydu.
Tom talks a mile a minute.
оқуды бастаңыз
Tom çok hızlı konuşur.
Tom talks like an old man.
оқуды бастаңыз
Tom yaşlı bir adam gibi konuşur.
Tom thinks Mary is guilty.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin suçlu olduğunu düşünüyor.
Tom thinks that's strange.
оқуды бастаңыз
Tom onun tuhaf olduğunu düşünüyor.
Tom thought it was unfair.
оқуды бастаңыз
Tom onun adil olmadığını düşündü.
Tom threw out the garbage.
оқуды бастаңыз
Tom çöpü dışarı attı.
Tom tipped the cab driver.
оқуды бастаңыз
Tom taksi sürücüsüne bahşiş verdi.
Tom told Mary to be quiet.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye sessiz olmasını söyledi.
Tom took a trip to Boston.
оқуды бастаңыз
Tom Boston'a bir gezi yaptı.
Tom took Mary in his arms.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'yi kollarına aldı.
Tom turned down the flame.
оқуды бастаңыз
Tom ateşi kıstı.
Tom turned down the offer.
оқуды бастаңыз
Tom teklifi geri çevirdi.
Tom turned off the faucet.
оқуды бастаңыз
Tom musluğu kapattı.
Tom unlocked the car door.
оқуды бастаңыз
Tom araba kapısını açtı.
Tom used to work for Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary için çalışırdı.
Tom used up all his money.
оқуды бастаңыз
Tom bütün parasını tüketti.
Tom used up all his water.
оқуды бастаңыз
Tom bütün suyunu tüketti.
Tom wanted an economy car.
оқуды бастаңыз
Tom bir ekonomi araba istedi.
Tom wants Mary to be safe.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin güvende olmasını istiyor.
Tom wants to be a success.
оқуды бастаңыз
Tom başarılı bir kimse olmak istiyor.
Tom wants to be with Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary ile olmak istiyor.
Tom wants to do something.
оқуды бастаңыз
Tom bir şey yapmak istiyor.
Tom wants to donate money.
оқуды бастаңыз
Tom para bağışlamak istiyor.
Tom wants to dye his hair.
оқуды бастаңыз
Tom saçını boyamak istiyor.
Tom wants to go to Boston.
оқуды бастаңыз
Tom Boston'a gitmek istiyor.
Tom was a little homesick.
оқуды бастаңыз
Tom biraz vatan hasreti çekiyordu.
Tom was able to help Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye yardım edebildi.
Tom was attacked by a dog.
оқуды бастаңыз
Tom bir köpek tarafından saldırıya uğradı.
Tom was chosen by lottery.
оқуды бастаңыз
Tom piyango tarafından seçildi.
Tom was freezing to death.
оқуды бастаңыз
Tom donarak ölüyordu.
Tom was just being polite.
оқуды бастаңыз
Tom sadece kibarlaşıyordu.
Tom was lured into a trap.
оқуды бастаңыз
Tom bir tuzağa çekildi.
Tom was Mary's first love.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'nin ilk aşkı idi.
Tom was obviously in pain.
оқуды бастаңыз
Tom'un acı içinde olduğu belliydi.
Tom was sentenced to life.
оқуды бастаңыз
Tom, ömür boyu hapse mahkum edildi.
Tom was somewhat doubtful.
оқуды бастаңыз
Tom biraz şüpheliydi.
Tom was starving to death.
оқуды бастаңыз
Tom açlıktan ölüyordu.
Tom was tall and handsome.
оқуды бастаңыз
Tom uzun boylu ve yakışıklı idi.
Tom was very kind to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye karşı çok nazikti.
Tom was very rude to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye karşı çok kabaydı.
Tom washed all the towels.
оқуды бастаңыз
Tom tüm havluları yıkadı.
Tom wasn't polite to Mary.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye karşı nazik değildi.
Tom went back to his room.
оқуды бастаңыз
Tom odasına geri döndü.
Tom will be sorely missed.
оқуды бастаңыз
Tom şiddetle özlemiş olacak.
Tom wished Mary good luck.
оқуды бастаңыз
Tom Mary'ye iyi şans diledi.
Tom wishes that were true.
оқуды бастаңыз
Tom onun gerçek olmasını diliyor.
Tom won't do such a thing.
оқуды бастаңыз
Tom öyle bir şey yapmayacaktır.
Tom wonders if it is true.
оқуды бастаңыз
Tom, bunun doğru olup olmadığını merak ediyor.
Tom works the night shift.
оқуды бастаңыз
Tom gece vardiyasında çalışıyor.
Tom wouldn't take my call.
оқуды бастаңыз
Tom telefonumu cevaplamazdı.
Tom's answer surprised me.
оқуды бастаңыз
Tom'un cevabı beni şaşırttı.
Tom's hands felt like ice.
оқуды бастаңыз
Tom'un elleri buz gibi.
Tom's proposal was denied.
оқуды бастаңыз
Tom'un önerisi reddedildi.
Tomorrow is Christmas Day.
оқуды бастаңыз
Yarın Noel Günü.
Tony studies after dinner.
оқуды бастаңыз
Tony akşam yemeğinden sonra çalışır.
Try not to make him angry.
оқуды бастаңыз
Onu kızdırmamaya çalış.
Turn on the light, please.
оқуды бастаңыз
Işığı aç, lütfen.
Turn on the radio, please.
оқуды бастаңыз
Lütfen radyoyu aç.
Turn the key to the right.
оқуды бастаңыз
Anahtarı sağa doğru dönder.
Twenty families live here.
оқуды бастаңыз
Burada yirmi aile yaşar.
Two from ten leaves eight.
оқуды бастаңыз
Ondan iki çıkarsa sekiz kalır.
Two seats remained vacant.
оқуды бастаңыз
İki koltuk boş kaldı.
Unemployment rose sharply.
оқуды бастаңыз
İşsizlik hızla artmıştır.
Wait five minutes, please.
оқуды бастаңыз
Lütfen beş dakika bekle.
Wait until further notice.
оқуды бастаңыз
Sonraki duyuruya kadar bekle.
Waitress, I'd like to order.
оқуды бастаңыз
Garson, sipariş vermek istiyorum.
Was Ken at home yesterday?
оқуды бастаңыз
Ken dün evde miydi?
Was Tom at home yesterday?
оқуды бастаңыз
Tom dün evde miydi?
Wash your hands right now.
оқуды бастаңыз
Derhal ellerini yıka.
Water is heavier than oil.
оқуды бастаңыз
Su yağdan daha ağırdır.
We advanced to the finals.
оқуды бастаңыз
Biz finale yükseldik.
We agreed among ourselves.
оқуды бастаңыз
Biz kendi aramızda anlaştık.
We all knelt down to pray.
оқуды бастаңыз
Dua etmek için hepimiz diz çöktük.
We all miss you very much.
оқуды бастаңыз
Hepimiz seni çok özlüyoruz.
We all wish for happiness.
оқуды бастаңыз
Hepimiz mutluluk diliyoruz.
We are basketball players.
оқуды бастаңыз
Biz basketbol oyuncusuyuz.
We are brother and sister.
оқуды бастаңыз
Biz erkek kardeş ve kız kardeşiz.
We are having a good time.
оқуды бастаңыз
Biz iyi vakit geçiriyoruz.
We are having a good time.
оқуды бастаңыз
Biz eğleniyoruz.
We aren't very hungry yet.
оқуды бастаңыз
Henüz çok aç değiliz.
We ate breakfast at seven.
оқуды бастаңыз
Biz yedide kahvaltı yaptık.
We ate until we were full.
оқуды бастаңыз
Doyuncaya kadar yedik.
We began on a new project.
оқуды бастаңыз
Biz yeni bir proje üzerinde başladık.
We began our work at noon.
оқуды бастаңыз
İşimize öğleyin başladık.
We buy stationery in bulk.
оқуды бастаңыз
Biz toptan kırtasiye satın alırız.
We could not overtake him.
оқуды бастаңыз
Biz ona yetişemedik.
We crept toward the enemy.
оқуды бастаңыз
Biz düşmana doğru süründük.
We didn't know what to do.
оқуды бастаңыз
Biz ne yapacağımızı bilmiyorduk.
We eat many kinds of food.
оқуды бастаңыз
Biz birçok çeşit yiyecek yeriz.
We elected James chairman.
оқуды бастаңыз
Biz James'i başkan seçtik.
We enjoyed playing tennis.
оқуды бастаңыз
Biz tenis oynamaktan keyif aldık.
We fixed the price at $15.
оқуды бастаңыз
Biz fiyatı 15 dolarda sabitledik.
We go abroad every summer.
оқуды бастаңыз
Her Yaz yurt dışına gideriz.
We had a chat for a while.
оқуды бастаңыз
Biz bir süre sohbet ettik.
We had a lot of furniture.
оқуды бастаңыз
Bir sürü mobilyamız vardı.
We had a party last night.
оқуды бастаңыз
Dün gece bir parti verdik.
We had a pleasant evening.
оқуды бастаңыз
Biz hoş bir akşam geçirdik.
We had a really good time.
оқуды бастаңыз
Biz gerçekten çok iyi vakit geçirdik.
We had our roof blown off.
оқуды бастаңыз
Biz çatımızı uçurduk.
We had Tom paint the wall.
оқуды бастаңыз
Biz Tom'a duvarı boyattık.
We have a big supermarket.
оқуды бастаңыз
Büyük bir süpermarketimiz var.
We have all kinds of time.
оқуды бастаңыз
Her türlü zamanımız var.
We have lost sight of him.
оқуды бастаңыз
Biz onu gözden kaybettik.
We have nothing in common.
оқуды бастаңыз
Bizim ortak bir şeyimiz yok.
We have run short of food.
оқуды бастаңыз
Yiyeceğimiz kalmadı.
We have several bags here.
оқуды бастаңыз
Burada birkaç çantamız var.
We have six lessons a day.
оқуды бастаңыз
Bir günde altı dersimiz var.
We have three meals a day.
оқуды бастаңыз
Bir günde üç kez yemek yeriz.
We have to pull the weeds.
оқуды бастаңыз
Biz yabani otları çekmek zorundayız.
We hope to meet you again.
оқуды бастаңыз
Seninle tekrar görüşmeyi umuyoruz.
We keep a collie as a pet.
оқуды бастаңыз
Biz evcil hayvan olarak İskoç çoban köpeği besliyoruz.
We live in the atomic age.
оқуды бастаңыз
Biz atom çağında yaşıyoruz.
We lived close by the sea.
оқуды бастаңыз
Biz denizin yanıbaşında yaşadık.
We made friends with Jane.
оқуды бастаңыз
Biz Jane ile arkadaş edindik.
We made friends with them.
оқуды бастаңыз
Onlarla arkadaş olduk.
We may be late for school.
оқуды бастаңыз
Okula geç kalabiliriz.
We meet here once a month.
оқуды бастаңыз
Ayda bir kez burada görüştük.
We moved into a new house.
оқуды бастаңыз
Biz yeni bir eve taşındık.
We must begin before five.
оқуды бастаңыз
Beşten önce başlamalıyız.
We must conform to the rules.
оқуды бастаңыз
Biz kurallara uymalıyız.
We need a bottle of juice.
оқуды бастаңыз
Bizim bir şişe meyve suyuna ihtiyacımız var.
We need action, not words.
оқуды бастаңыз
Sözlere değil, eylemlere ihtiyacımız var.
We offered him a nice job.
оқуды бастаңыз
Biz ona güzel bir iş teklif ettik.
We ordered 40 minutes ago.
оқуды бастаңыз
Kırk dakika önce sipariş verdik.
We painted the door green.
оқуды бастаңыз
Biz kapıyı yeşile boyadık.
We prepared for an attack.
оқуды бастаңыз
Biz bir saldırı için hazırlandık.
We regard him as our hero.
оқуды бастаңыз
Biz onu bir kahraman olarak görüyoruz.
We saw her enter the park.
оқуды бастаңыз
Onun parka girdiğini gördük.
We saw her enter the room.
оқуды бастаңыз
Onun odaya girişini gördüm.
We saw monkeys at the zoo.
оқуды бастаңыз
Hayvanat bahçesinde maymunlar gördük.
We should be very careful.
оқуды бастаңыз
Çok dikkatli olmalıyız.
We should call the doctor.
оқуды бастаңыз
Biz doktoru aramalıyız.
We should call the police.
оқуды бастаңыз
Biz polisi aramalıyız.
We should cancel the hike.
оқуды бастаңыз
Yürüyüşü iptal etmeliyiz.
We speak English in class.
оқуды бастаңыз
Biz sınıfta İngilizce konuşuyoruz.
We suspected him of lying.
оқуды бастаңыз
Biz onun yalan söylediğinden şüphelendik.
We usually call him Toshi.
оқуды бастаңыз
Biz genellikle ona Toshi deriz.
We usually walk to school.
оқуды бастаңыз
Biz genellikle okula yürürüz.
We visited our old school.
оқуды бастаңыз
Biz eski okulumuzu ziyaret ettik.
We walked along the beach.
оқуды бастаңыз
Sahil boyunca yürüdük.
We walked along the river.
оқуды бастаңыз
Nehir boyunca yürüdük.
We walked among the trees.
оқуды бастаңыз
Biz ağaçların arasında yürüdük.
We walked around the pond.
оқуды бастаңыз
Göletin etrafında yürüdük.
We want to know the facts.
оқуды бастаңыз
Gerçekleri bilmek istiyoruz.
We watched TV after lunch.
оқуды бастаңыз
Biz öğle yemeğinden sonra televizyon izledik.
We were caught in a storm.
оқуды бастаңыз
Biz bir fırtınaya yakalandık.
We will fight to the last.
оқуды бастаңыз
Biz sonuna kadar mücadele edeceğiz.
We work from nine to five.
оқуды бастаңыз
Biz dokuzdan beşe kadar çalışırız.
We'd better get a move on.
оқуды бастаңыз
Acele etsek iyi olur.
We'd better send for help.
оқуды бастаңыз
Yardım getirtsek iyi olur.
We'd like separate checks.
оқуды бастаңыз
Biz ayrı hesaplar istiyoruz.
We're going to come again.
оқуды бастаңыз
Biz tekrar geleceğiz.
We're going to the movies.
оқуды бастаңыз
Biz sinemaya gidiyoruz.
Were you tired last night?
оқуды бастаңыз
Dün gece yorgun muydun?
What are you crunching on?
оқуды бастаңыз
Hatır hutur ne yiyorsun?
What are you going to see?
оқуды бастаңыз
Ne göreceksiniz?
What are you trying to do?
оқуды бастаңыз
Ne yapmaya çalışıyorsun?
What can I do to help you?
оқуды бастаңыз
Size yardım etmek için ne yapabilirim.
What did she actually say?
оқуды бастаңыз
O, gerçekten ne dedi?
What did you do yesterday?
оқуды бастаңыз
Dün sen ne yaptın?
What did you go there for?
оқуды бастаңыз
Oraya ne için gittin?
What did you open it with?
оқуды бастаңыз
Onu ne ile açtın?
What did you say to Paula?
оқуды бастаңыз
Paula'ya ne dedin?
What do the prisoners eat?
оқуды бастаңыз
Mahkumlar ne yerler?
What do you do on Sundays?
оқуды бастаңыз
Pazar günleri ne yaparsın?
What do you feed your dog?
оқуды бастаңыз
Köpeğini ne ile beslersin?
What do you need me to do?
оқуды бастаңыз
Ne yapmamı istersin?
What do you say to a beer?
оқуды бастаңыз
Bir biraya ne dersin?
What do you want me to do?
оқуды бастаңыз
Ne yapmamı istiyorsun?
What does this kanji mean?
оқуды бастаңыз
Bu karakter ne anlama geliyor?
What does Tom see in Mary?
оқуды бастаңыз
Tom Mary'de ne görüyor.
What does your job entail?
оқуды бастаңыз
İşiniz ne gerektiriyor.
What evidence do you have?
оқуды бастаңыз
Hangi kanıtın var?
What happened to our food?
оқуды бастаңыз
Yiyeceğimize ne oldu?
What has brought you here?
оқуды бастаңыз
Seni buraya ne getirdi?
What he said surprised me.
оқуды бастаңыз
Söylediği şey beni şaşırttı.
What he said was not true.
оқуды бастаңыз
Söylediği doğru değil.
What if he comes back now?
оқуды бастаңыз
O şimdi geri dönerse ne olacak?
What is he so angry about?
оқуды бастаңыз
o ne hakkında çok öfkeli?
What is she worried about?
оқуды бастаңыз
O, ne hakkında endişeli.
What is Tom trying to say?
оқуды бастаңыз
Tom ne söylemeye çalışıyor?
What keeps you up so late?
оқуды бастаңыз
Çok geç saatlere kadar seni ayakta tutan nedir?
What number bus do I take?
оқуды бастаңыз
Kaç numaralı otobüse bineceğim?
What she said wasn't true.
оқуды бастаңыз
Onun söylediği doğru değildi.
What he said might be true.
оқуды бастаңыз
Onun söylediği doğru olabilir.
What should I feed my dog?
оқуды бастаңыз
Köpeğimi neyle beslemeliyim?
What symptoms do you have?
оқуды бастаңыз
Hangi belirtilerin var?
What time are you leaving?
оқуды бастаңыз
Ne zaman ayrılıyorsun?
What Tom says makes sense.
оқуды бастаңыз
Tom'un söylediği anlamlıdır.
What was it I left behind?
оқуды бастаңыз
Geride bıraktığım neydi?
What were her final words?
оқуды бастаңыз
Onun son sözleri nelerdi?
What will you have to eat?
оқуды бастаңыз
Ne yemek zorunda kalacaksın?
What would you have me do?
оқуды бастаңыз
Bana ne yaptırırdın?
What would you like to do?
оқуды бастаңыз
Ne yapmak istersin?
What're you talking about?
оқуды бастаңыз
Ne hakkında konuşuyorsun?
What's my book doing here?
оқуды бастаңыз
Benim kitabımın burada ne işi var?
What's that tall building?
оқуды бастаңыз
O uzun bina nedir?
What's your favorite band?
оқуды бастаңыз
Senin en sevdiğin grup hangisidir?
What's your favorite book?
оқуды бастаңыз
Senin en sevdiğin kitap hangisidir?
What's your favorite city?
оқуды бастаңыз
En sevdiğin şehir hangisidir?
What's your favorite game?
оқуды бастаңыз
Favori oyunun hangisidir?
What's your favorite hymn?
оқуды бастаңыз
Favori ilahin hangisidir?
What's your favorite joke?
оқуды бастаңыз
Favori fıkran hangisidir?
What's your favorite poem?
оқуды бастаңыз
Favori şiirin hangisidir?
What's your favorite song?
оқуды бастаңыз
Favori şarkın hangisidir?
What's your favorite wine?
оқуды бастаңыз
Favori şarabın hangisidir?
What's your favorite word?
оқуды бастаңыз
Favori kelimen hangisidir?
When can we eat, I wonder.
оқуды бастаңыз
Ne zaman yiyebiliriz, merak ediyorum.
When did it begin to rain?
оқуды бастаңыз
Ne zaman yağmur başladı?
When did Tom leave Boston?
оқуды бастаңыз
Tom Boston'dan ne zaman ayrıldı?
When did you get to Kyoto?
оқуды бастаңыз
Kyoto'ya ne zaman vardın.
When was the last time you saw Tom?
оқуды бастаңыз
Tom'u en son ne zaman gördün?
When did you see her last?
оқуды бастаңыз
Onu son olarak ne zaman gördün?
When did you see him last?
оқуды бастаңыз
Onu en son ne zaman gördünüz?
When does the movie start?
оқуды бастаңыз
Film ne zaman başlar?
When should I feed my dog?
оқуды бастаңыз
Köpeğimi ne zaman beslemeliyim?
When was the castle built?
оқуды бастаңыз
Kale ne zaman inşa edildi?
When was the castle built?
оқуды бастаңыз
Kale ne zaman yapıldı?
When will she return home?
оқуды бастаңыз
O, eve ne zaman dönecek?
When will you get married?
оқуды бастаңыз
Ne zaman evleneceksin?
Where are the other girls?
оқуды бастаңыз
Diğer kızlar neredeler?
Where are you from, Karen?
оқуды бастаңыз
Nerelisin, Karen?
Where did he go yesterday?
оқуды бастаңыз
O dün nereye gitti?
Where did you see the boy?
оқуды бастаңыз
Çocuğu nerede gördün.
Where do I get the subway?
оқуды бастаңыз
Metroya nereden gidebilirim?
Where do you go to school?
оқуды бастаңыз
Okula nereye gidersin?
Where do you think Tom is?
оқуды бастаңыз
Tom'un nerede olduğunu düşünüyorsunuz?
Where is the Avis counter?
оқуды бастаңыз
Avis sayacı nerede?
Where is the bus terminal?
оқуды бастаңыз
Otobüs terminali nerede?
Where is the ladies' room?
оқуды бастаңыз
Bayanların odası nerede?
Where is the nearest bank?
оқуды бастаңыз
En yakın banka nerede?
Where were you last night?
оқуды бастаңыз
Dün gece neredeydin?
Where will you be staying?
оқуды бастаңыз
Nerede kalacaksınız?
Which brand do you prefer?
оқуды бастаңыз
Hangi markayı tercih edersiniz?
Which direction did he go?
оқуды бастаңыз
O hangi yöne gitti?
Which way is Central Park?
оқуды бастаңыз
Hangi yol Central Park'tır?
Who are they cheering for?
оқуды бастаңыз
Onlar kim için tezahürat yapıyorlar?
Who committed this murder?
оқуды бастаңыз
Bu cinayeti kim işledi?
Who found my missing book?
оқуды бастаңыз
Kayıp kitabımı kim buldu?
Who invented this machine?
оқуды бастаңыз
Bu makineyi kim icat etti?
Who is playing the guitar?
оқуды бастаңыз
Gitarı kim çalıyor?
Who is taller, you or Ken?
оқуды бастаңыз
Kim daha uzun, sen mi yoksa Ken mi?
Who is younger, him or me?
оқуды бастаңыз
Kim daha genç, o mu yoksa ben mi?
Who is your dance partner?
оқуды бастаңыз
Dans arkadaşınız kim?
Who should I meet but Tom?
оқуды бастаңыз
Tom'un dışında kimle görüşmeliyim?
Who was it that he phoned?
оқуды бастаңыз
Aradığı o kişi kimdi?
Who was it that he phoned?
оқуды бастаңыз
Onun aradığı kimdi?
Who were you talking with?
оқуды бастаңыз
Kimle konuşuyordun?
Who will act as spokesman?
оқуды бастаңыз
Kim sözcülük yapacak?
Who would do such a thing?
оқуды бастаңыз
Böyle bir şeyi kim yapardı?
Who's taller, Tom or Mary?
оқуды бастаңыз
Kim daha uzun, Tom mu yoksa Mary mi?
Who is your favorite actor?
оқуды бастаңыз
En sevdiğin aktör kimdir?
Whoever says so is a liar.
оқуды бастаңыз
Öyle söyleyen yalancıdır.
Whose paintings are these?
оқуды бастаңыз
Bunlar kimin tabloları?
Why didn't you believe me?
оқуды бастаңыз
Niçin bana inanmadın?
Why didn't you call me up?
оқуды бастаңыз
Niçin bana telefon etmedin?
Why do you think that way?
оқуды бастаңыз
Niçin o şekilde düşünüyorsun?
Why don't we share a room?
оқуды бастаңыз
Neden bir odayı paylaşmıyoruz?
Why don't you call him up?
оқуды бастаңыз
Niçin ona telefon etmiyorsun?
Why don't you call Tom up?
оқуды бастаңыз
Niçin Tom'u aramıyorsun?
Why should you suspect me?
оқуды бастаңыз
Niçin benden şüphelenmen gerekiyor?
Will he come this evening?
оқуды бастаңыз
O bu akşam gelecek mi?
Will it be sunny tomorrow?
оқуды бастаңыз
Yarın güneşli olacak mı?
Will six o'clock suit you?
оқуды бастаңыз
Saat altı size uyar mı?
Will you have some coffee?
оқуды бастаңыз
Biraz kahve alır mısın?
Would you pass me the salt?
оқуды бастаңыз
Bana tuzu uzatır mısın?
Will you rub my shoulders?
оқуды бастаңыз
Omuzlarımı ovar mısın?
Will you show me the book?
оқуды бастаңыз
Bana kitabı gösterir misin?
Will you warm up the soup?
оқуды бастаңыз
Çorbayı ısıtır mısın?
Women didn't care for him.
оқуды бастаңыз
Kadınlar ondan hoşlanmadılar.
Won't you have some fruit?
оқуды бастаңыз
Biraz meyve almaz mısın?
Would you care for drinks?
оқуды бастаңыз
İçecekler ister misiniz?
Would you like some fruit?
оқуды бастаңыз
Biraz meyve ister misin?
Would you like some salad?
оқуды бастаңыз
Biraz salata ister misin?
Would you like some sugar?
оқуды бастаңыз
Biraz şeker ister misin?
Would you mind if I smoked?
оқуды бастаңыз
Sigara içebilir miyim?
Wow! That looks delicious.
оқуды бастаңыз
Vay be! O lezzetli görünüyor.
Write down your name here.
оқуды бастаңыз
Adınızı buraya yazın.
Write on every other line.
оқуды бастаңыз
Her satırı yazın.
Yesterday was my birthday.
оқуды бастаңыз
Dün benim doğum günümdü.
Yoga helps her to be calm.
оқуды бастаңыз
Yoga, onu sakin olmasına yardımcı olur.
You and I are old friends.
оқуды бастаңыз
Sen ve ben eski arkadaşız.
You are both in the wrong.
оқуды бастаңыз
Her ikiniz de suçlusunuz.
You are not a child anymore.
оқуды бастаңыз
Artık bir çocuk değilsin.
You are only just in time.
оқуды бастаңыз
Sadece sen zamanında geldin.
You are selling him short.
оқуды бастаңыз
Onu küçümsüyorsun.
You are tired, aren't you?
оқуды бастаңыз
Yorgunsun, değil mi?
You aren't yourself today.
оқуды бастаңыз
Bugün her zamanki gibi değilsin.
You can go if you want to.
оқуды бастаңыз
İsterseniz, gidebilirsiniz.
You can just call me Taro.
оқуды бастаңыз
Bana sadece Taro diyebilirsin.
You can stay till tonight.
оқуды бастаңыз
Bu geceye kadar kalabilirsin.
You can tear the box open.
оқуды бастаңыз
Kutuyu yırtarak açabilirsin.
You can't attend? Why not?
оқуды бастаңыз
Katılamıyor musun? Neden?
You can't have both books.
оқуды бастаңыз
Her iki kitaba sahip olamazsın.
You don't have to help me.
оқуды бастаңыз
Bana yardım etmek zorunda değilsin.
You don't need to call me.
оқуды бастаңыз
Beni aramana gerek yok.
You drink too much coffee.
оқуды бастаңыз
Çok fazla kahve içiyorsun.
You had better go at once.
оқуды бастаңыз
Derhal gitsen iyi olur.
You had to come yesterday.
оқуды бастаңыз
Sen dün gelmek zorundaydın.
You have a gift for music.
оқуды бастаңыз
Senin müziğe doğuştan yeteneğin var.
You have a sense of humor.
оқуды бастаңыз
Senin bir mizah duygun var.
You have only to go there.
оқуды бастаңыз
Sadece oraya gitmek zorundasın.
You've got the wrong number.
оқуды бастаңыз
Yanlış numara çevirdiniz.
You have to eat regularly.
оқуды бастаңыз
Düzenli olarak yemek zorundasın.
You have to pay the price.
оқуды бастаңыз
Bedelini ödemek zorundasın.
You just need a good rest.
оқуды бастаңыз
Sadece iyi bir dinlenmeye ihtiyacın var.
You keep a dog, don't you?
оқуды бастаңыз
Sen bir köpek bakıyorsun, değil mi?
You look funny doing that.
оқуды бастаңыз
Onu yaparken komik görünüyorsun.
You look good in a kimono.
оқуды бастаңыз
Bir kimono içinde iyi görünüyorsun.
You may use my dictionary.
оқуды бастаңыз
Sen benim sözlüğümü kullanabilirsin.
You may use my typewriter.
оқуды бастаңыз
Daktilomu kullanabilirsin.
You must control yourself.
оқуды бастаңыз
Kendinizi kontrol etmelisiniz.
You must do as I tell you.
оқуды бастаңыз
Sana söylediğim gibi yapmalısın.
You must help your mother.
оқуды бастаңыз
Annene yardım etmelisin.
You must not eat too much.
оқуды бастаңыз
Çok fazla yememelisin.
You must not give up hope.
оқуды бастаңыз
Umudunu kaybetmemelisin.
You must not go out today.
оқуды бастаңыз
Bugün dışarı çıkmamalısın.
You must not speak loudly.
оқуды бастаңыз
Yüksek sesle konuşmamalısın.
You must not stay up late.
оқуды бастаңыз
Gece geç saatlere kadar oturmamalısın.
You need to stop drinking.
оқуды бастаңыз
İçmeyi durdurmalısın.
You need to stop gambling.
оқуды бастаңыз
Kumar oynamayı bırakmalısın.
You ought to have seen it.
оқуды бастаңыз
Onu görmüş olmalısın.
You ought to see a doctor.
оқуды бастаңыз
Bir doktorla görüşmelisin.
You really did a good job.
оқуды бастаңыз
Gerçekten iyi bir iş yaptın.
You should eat more fruit.
оқуды бастаңыз
Daha fazla meyve yemelisiniz.
You should take my advice.
оқуды бастаңыз
Tavsiyemi dinlemelisin.
You should tell the truth.
оқуды бастаңыз
Gerçeği söylemelisin.
You trust people too much.
оқуды бастаңыз
İnsanlara çok güveniyorsun.
You understand, don't you?
оқуды бастаңыз
Anlıyorsun değil mi?
You were lucky to find it.
оқуды бастаңыз
Onu bulduğun için şanslıydın.
You will be busy tomorrow.
оқуды бастаңыз
Yarın meşgul olacaksın.
You will make a good wife.
оқуды бастаңыз
İyi bir eş yapacaksın.
You will succeed some day.
оқуды бастаңыз
Bir gün başaracaksın.
You'd better not go there.
оқуды бастаңыз
Oraya gitmesen iyi olur.
You'd better not go today.
оқуды бастаңыз
Bugün gitmesen iyi olur.
You'd better not tell him.
оқуды бастаңыз
Ona söylemesen iyi olur.
You'd better not tell Tom.
оқуды бастаңыз
Tom'a söylemesen iyi olur.
You'd better see a doctor.
оқуды бастаңыз
Bir doktorla görüşsen iyi olur.
You'll be told in advance.
оқуды бастаңыз
Önceden sana söylenilecek.
You'll succeed if you try.
оқуды бастаңыз
Çabalarsan, başarırsın.
You're a really good cook.
оқуды бастаңыз
Sen gerçekten iyi bir aşçısın.
You're a very good dancer.
оқуды бастаңыз
Sen gerçekten iyi bir dansçısın.
You're joking, aren't you?
оқуды бастаңыз
Şaka yapıyorsun, değil mi?
You're on the right track.
оқуды бастаңыз
Siz doğru yoldasınız.
You're too drunk to drive.
оқуды бастаңыз
Araba süremeyecek kadar çok sarhoşsun.
You're very stylish today.
оқуды бастаңыз
Bugün çok şıksın.
You're wrong in this case.
оқуды бастаңыз
Bu durumda yanılıyorsunuz.
You've done a perfect job.
оқуды бастаңыз
Mükemmel bir iş yaptın.
You've given me your cold.
оқуды бастаңыз
Soğuk algınlığını bana bulaştırdın.
You've got plenty of time.
оқуды бастаңыз
Çok zamanın var.
Your English is improving.
оқуды бастаңыз
İngilizcen gelişiyor.
Your guess is quite wrong.
оқуды бастаңыз
Tahminin oldukça yanlış.
Your house needs painting.
оқуды бастаңыз
Evin boyanılmalı.
Your letter made me happy.
оқуды бастаңыз
Mektubun beni mutlu etti.
Your watch has been found.
оқуды бастаңыз
Sizin saatiniz bulundu.
Your watch is on the desk.
оқуды бастаңыз
Sizin saatiniz masanın üstünde.
Yumi is one of my friends.
оқуды бастаңыз
Yumi arkadaşlarımdan biridir.
Yumi is one of my friends.
оқуды бастаңыз
Yumi benim arkadaşlarımdan biridir.
Yumi studies English hard.
оқуды бастаңыз
Yumi İngilizceyi sıkı çalışır.
Yumi will not play tennis.
оқуды бастаңыз
Yumi tenis oynamayacak.
Yumiko was a little angry.
оқуды бастаңыз
Yumiko biraz kızmıştı.
3 to the third power is 27.
оқуды бастаңыз
3'ün üçüncü gücü 27'dir.
A bird was caught by a cat.
оқуды бастаңыз
Bir kuş bir kedi tarafından yakalandı.
A boy was beating the drum.
оқуды бастаңыз
Bir çocuk davul çalıyordu.
A cat is lying on the sofa.
оқуды бастаңыз
Kanapede bir kedi yatıyor.
A cry arose from the crowd.
оқуды бастаңыз
Kalabalıktan bir çığlık yükseldi.
A few people have two cars.
оқуды бастаңыз
Birkaç kişinin iki arabası var.
A global crisis is at hand.
оқуды бастаңыз
Küresel bir kriz yakındır.
A good idea came across my mind.
оқуды бастаңыз
Aklıma iyi bir fikir geldi.
A heavy rain began to fall.
оқуды бастаңыз
Şiddetli yağmur yağmaya başladı.
A loud noise made him jump.
оқуды бастаңыз
Şiddetli gürültü onu hoplattı.
A major is above a captain.
оқуды бастаңыз
Binbaşı yüzbaşının üstündedir.
A man appeared at the door.
оқуды бастаңыз
Kapıda bir adam göründü.
A man appeared at the site.
оқуды бастаңыз
Sitede bir adam ortaya çıktı.
A policeman came up to him.
оқуды бастаңыз
Bir polis ona doğru geldi.
A student wants to see you.
оқуды бастаңыз
Bir öğrenci sizi görmek istiyor.
Add a bit of sugar, please.
оқуды бастаңыз
Lütfen biraz şeker ilave edin.
After a storm comes a calm.
оқуды бастаңыз
Her yokuşun bir inişi vardır.
Akira can play tennis well.
оқуды бастаңыз
Akira tenisi iyi oynayabilir.
Alice rushed into her room.
оқуды бастаңыз
Alice odasına koştu.
All is well that ends well.
оқуды бастаңыз
İyi biten herşey iyidir.
All of the dogs were alive.
оқуды бастаңыз
Bütün köpekler hayattaydı.
All of you have to read it.
оқуды бастаңыз
Hepiniz onu okumak zorundasınız.
All right. Please order it.
оқуды бастаңыз
Anlaşıldı. Lütfen onu ısmarla.
All students like holidays.
оқуды бастаңыз
Bütün öğrenciler tatilleri severler.
All the seats are occupied.
оқуды бастаңыз
Tüm koltuklar dolu.
All's fair in love and war.
оқуды бастаңыз
Aşkta ve savaşta herşey adildir.
Almost no one believed her.
оқуды бастаңыз
Neredeyse kimse ona inanmıyordu.
Almost no one believed him.
оқуды бастаңыз
Neredeyse kimse ona inanmadı.
America was at war in 1864.
оқуды бастаңыз
Amerika, 1864 yılında savaştaydı.
An apple fell off the tree.
оқуды бастаңыз
Ağaçtan bir elma düştü.
Ann plays tennis very well.
оқуды бастаңыз
Ann çok iyi tenis oynar.
Anybody can make a mistake.
оқуды бастаңыз
Herkes hata yapabilir.
Are you a Japanese citizen?
оқуды бастаңыз
Bir Japon vatandaşı mısınız?
Are you a Japanese student?
оқуды бастаңыз
Sen bir Japon öğrencisi misin?
Are you a Japanese student?
оқуды бастаңыз
Siz bir Japon öğrencisi misiniz?
Are you afraid of the dark?
оқуды бастаңыз
Karanlıktan korkar mısın?
Are you American or French?
оқуды бастаңыз
Sen Amerikalı mı yoksa Fransız mısın?
Are you going to sing here?
оқуды бастаңыз
Burada şarkı söyleyecek misin?
Are you going to stay long?
оқуды бастаңыз
Uzun kalacak mısın?
Are you having a good time?
оқуды бастаңыз
İyi vakit geçiriyor musunuz?
Are you old enough to vote?
оқуды бастаңыз
Oy kullanmak için yeterince yaşlı mısın?
Are you ready for the trip?
оқуды бастаңыз
Yolculuk için hazır mısınız?
Are you ready to order now?
оқуды бастаңыз
Şu anda sipariş vermeye hazır mısınız?
Are you sure of your facts?
оқуды бастаңыз
Gerçeklerinden emin misin?
Aren't you being very rude?
оқуды бастаңыз
Çok kabalaşmıyor musun?
Around here, everyone skis.
оқуды бастаңыз
Burada, herkes kayak yapmaya gider.
Ask him the way to station.
оқуды бастаңыз
Ona istasyona giden yolu sor.
At first, Meg was homesick.
оқуды бастаңыз
İlk başta, Meg vatan hasreti çekti.
Banks open at nine o'clock.
оқуды бастаңыз
Bankalar dokuzda açarlar.
Basketball is a lot of fun.
оқуды бастаңыз
Basketbol çok eğlenceli.
Beef is expensive nowadays.
оқуды бастаңыз
Et bugünlerde pahalı.
Betty is a dancing teacher.
оқуды бастаңыз
Betty bir dans öğretmeni.
Beware of pickpockets here.
оқуды бастаңыз
Burada yankesicilere dikkat edin.
Bill is not as tall as Bob.
оқуды бастаңыз
Bill Bob kadar uzun değil.
Bill missed the first ball.
оқуды бастаңыз
Bill ilk topu kaçırdı.
Bill was killed with a gun.
оқуды бастаңыз
Bill, bir tabanca ile öldürüldü.
Blotting paper absorbs ink.
оқуды бастаңыз
Kurutma kağıdı mürekkebi emer.
Both buildings burned down.
оқуды бастаңыз
Heriki binada yandı.
Both of them are very cute.
оқуды бастаңыз
Onların her ikisi de sevimli
Boys, don't make any noise.
оқуды бастаңыз
Çocuklar, hiç gürültü yapmayın?
Breast cancer is a disease.
оқуды бастаңыз
Meme kanseri bir hastalıktır.
Bring a couple more chairs.
оқуды бастаңыз
Bir çift sandalye daha getir.
Bring me a bucket of water.
оқуды бастаңыз
Bana bir kova su getirin.
Call the doctor right away.
оқуды бастаңыз
Hemen doktoru arayın.
Can I borrow your scissors?
оқуды бастаңыз
Makasını ödünç alabilir miyim?
Can I borrow your umbrella?
оқуды бастаңыз
Şemsiyeni ödünç alabilir miyim.
May I have a talk with you?
оқуды бастаңыз
Seninle konuşabilir miyim?
Can I stop over in Chicago?
оқуды бастаңыз
Şikago'da mola verebilir miyim?
Can she endure a long trip?
оқуды бастаңыз
O, uzun bir yolculuğa dayanabilir mi?
Can you answer this riddle?
оқуды бастаңыз
Bu bilmeceyi cevaplayabilir misin?
Can you dance the two-step?
оқуды бастаңыз
İki-adım dansını yapabilir misin?
Can you find your way home?
оқуды бастаңыз
Eve giden yolu bulabilir misin?
Can you give him first aid?
оқуды бастаңыз
Ona ilk yardımda bulunabilir misiniz?
Could you give me a discount?
оқуды бастаңыз
Bana bir indirim yapar mısın?
Can you give me the recipe?
оқуды бастаңыз
Bana tarifi verebilir misiniz?
Can you lend me 10,000 yen?
оқуды бастаңыз
Bana 10,000 yen ödünç verebilir misin?
Would you lend me some money?
оқуды бастаңыз
Bana biraz ödünç para verir misin?
Can you measure the length?
оқуды бастаңыз
Uzunluğu ölçebilir misin?
Can you see the difference?
оқуды бастаңыз
Farkı görebiliyor musun?
Can you weigh this, please?
оқуды бастаңыз
Lütfen bunu tartabilir misiniz?
Cats are related to tigers.
оқуды бастаңыз
Kediler kaplanlarla akrabadırlar.
Cats don't like to get wet.
оқуды бастаңыз
Kediler ıslanmaktan hoşlanmazlar.
Charles Guiteau was insane.
оқуды бастаңыз
Charles Guiteau deliydi.
Check your answer with his.
оқуды бастаңыз
Cevabını onunki ile karşılaştır.
Christmas is December 25th.
оқуды бастаңыз
Noel 25 Aralıktadır.
Circumstances have changed.
оқуды бастаңыз
Şartlar değişti.
Classes begin next Tuesday.
оқуды бастаңыз
Dersler gelecek salı başlar.
Close the window, will you?
оқуды бастаңыз
Pencereyi kapatın, olur mu?
Come into the room at once.
оқуды бастаңыз
Derhal odaya gel.
Come over here and join us.
оқуды бастаңыз
Buraya gel ve bize katıl.
Come see me again tomorrow.
оқуды бастаңыз
Yarın beni tekrar görmeye gel.
Could I ask a favor of you?
оқуды бастаңыз
Sizden bir iyilik isteyebilir miyim?
Could I get your autograph?
оқуды бастаңыз
İmzanızı alabilir miyim?
Could I have a screwdriver?
оқуды бастаңыз
Bir tornavida alabilir miyim?
Could I have some more tea?
оқуды бастаңыз
Biraz daha çay alabilir miyim?
Could I make a reservation?
оқуды бастаңыз
Bir rezervasyon yaptırabilir miyim?
Could you give this to Tom?
оқуды бастаңыз
Bunu Tom'a veriri misin?
Could you keep this for me?
оқуды бастаңыз
Buna benim için bakar mısın?
Could you lend me the book?
оқуды бастаңыз
Bana kitabı ödünç verir misiniz?
Could you show me this bag?
оқуды бастаңыз
Bana bu çantayı gösterir misin?
Count from 10 down to zero.
оқуды бастаңыз
Ondan sıfıra kadar geri say.
Did he tell you what to do?
оқуды бастаңыз
O sana ne yapacağını söyledi mi.
Did she come here to relax?
оқуды бастаңыз
O dinlenmek için mi buraya geldi?
Did Tom used to play hooky?
оқуды бастаңыз
Tom okuldan kaçar mıydı?
Did you buy a nice bicycle?
оқуды бастаңыз
Güzel bir bisiklet aldın mı?
Did you call me up last night?
оқуды бастаңыз
Dün gece beni aradın mı?
Did you enjoy your holiday?
оқуды бастаңыз
Tatilin tadını çıkardın mı?
Did you forget to buy eggs?
оқуды бастаңыз
Yumurtaları satın almayı unuttun mu?
Did you go to see a doctor?
оқуды бастаңыз
Bir doktorla görüşecek misin?
Did you have a nice summer?
оқуды бастаңыз
Güzel bir yaz geçirdin mi?
Did you receive the letter?
оқуды бастаңыз
Mektubu aldın mı?
Did you request a new desk?
оқуды бастаңыз
Yeni bir masa istediniz mi?
Did you want anything else?
оқуды бастаңыз
Başka birşey istedin mi?
Did you watch TV yesterday?
оқуды бастаңыз
Dün televizyon izledin mi?
Did your mother make those?
оқуды бастаңыз
Annen onları yaptı mı?
Didn't you see the musical?
оқуды бастаңыз
Müzikali görmedin mi?
Do I have to change trains?
оқуды бастаңыз
Trenleri değiştirmek zorunda mıyım?
Do whatever you think is right.
оқуды бастаңыз
Doğru olduğunu düşündüğün şeyi yap.
Do you accept credit cards?
оқуды бастаңыз
Kredi kartlarını kabul ediyor musunuz?
Do you accept credit cards?
оқуды бастаңыз
Kredi kartları kabul ediyor musunuz?
Do you belong to any clubs?
оқуды бастаңыз
Herhangi bir kulübe üyemisin?
Do you charge for delivery?
оқуды бастаңыз
Teslimat için bir ücret alıyor musunuz?
Do you go to school by bus?
оқуды бастаңыз
Okula otobüsle gidiyor musunuz?
Do you have a cheaper room?
оқуды бастаңыз
Daha ucuz bir odanız var mı?
Do you have a smaller size?
оқуды бастаңыз
Daha küçük bir boyutu olan var mı?
Do you have an appointment?
оқуды бастаңыз
Randevun var mı?
Do you have any complaints?
оқуды бастаңыз
Hiç şikayetiniz var mı?
Do you have any light beer?
оқуды бастаңыз
Hiç hafif biran var mı?
Do you have much snow here?
оқуды бастаңыз
Burada çok fazla kar var mı?
Do you have to make dinner?
оқуды бастаңыз
Akşam yemeği hazırlamak zorunda mısın?
Do you hear from her often?
оқуды бастаңыз
Ondan sık sık haber alır mısın?
Do you know what day it is?
оқуды бастаңыз
Bugün hangi gün olduğunu biliyor musun?
Do you know where he lives?
оқуды бастаңыз
Onun nerede yaşadığını biliyor musun?
Do you like Mozart's music?
оқуды бастаңыз
Mozart'ın müziğini sever misiniz?
Do you like playing sports?
оқуды бастаңыз
Spor yapmayı sever misiniz?
Do you often hear from him?
оқуды бастаңыз
Ondan sık sık haber alıyor musun?
Do you plan to go overseas?
оқуды бастаңыз
Yurtdışına gitmeyi düşünüyor musunuz?
Do you talk to your plants?
оқуды бастаңыз
Bitkilerinle konuşur musun?
Do you think fish can hear?
оқуды бастаңыз
Balığın duyabileceğini düşünüyor musun?
Do you think I'm beautiful?
оқуды бастаңыз
Benim güzel olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm beautiful?
оқуды бастаңыз
Sizce ben güzel miyim?
Do you think it's my fault?
оқуды бастаңыз
Onun benim hatam olduğunu düşünüyor musunuz?
Do you think it's my fault?
оқуды бастаңыз
Sizce o benim hatam mı?
Do you think Tom is guilty?
оқуды бастаңыз
Tom'un suçlu olduğunu düşünüyor musun?
Doctors removed the bullet.
оқуды бастаңыз
Doktorlar kurşunu çıkardılar.
Does it hurt when you chew?
оқуды бастаңыз
Çiğnerken dişin ağrıyor mu?
Does she work in this city?
оқуды бастаңыз
O, bu şehirde çalışıyor mu?
Does Tom have a girlfriend?
оқуды бастаңыз
Tom'un bir kız arkadaşı var mı?
Don't believe what she says.
оқуды бастаңыз
Onun söylediğine inanma.
Don't buy things on credit.
оқуды бастаңыз
Eşyaları kredili almayın.
Don't cut down those trees.
оқуды бастаңыз
Bu ağaçları kesme.
Don't fail to call me back.
оқуды бастаңыз
Beni tekrar aramayı unutma.
Don't judge by appearances.
оқуды бастаңыз
Görünüşe göre yargılamayın.
Don't lose sleep over that.
оқуды бастаңыз
Onunla ilgili uykunu kaçırma.
Don't make fun of children.
оқуды бастаңыз
Çocuklarla alay etme.
Don't meddle in my affairs.
оқуды бастаңыз
İşlerime karışmayın.
Don't pay attention to him.
оқуды бастаңыз
Onu dinlemeyin.
Don't pick on younger kids.
оқуды бастаңыз
Daha genç çocuklarla uğraşmayın.
Don't point your gun at me.
оқуды бастаңыз
Silahını bana doğrultma.
Don't sit down on the sofa.
оқуды бастаңыз
Koltuğa oturma.
Don't spend too much money.
оқуды бастаңыз
Çok fazla para harcama.
Don't worry about the past.
оқуды бастаңыз
Geçmiş hakkında üzülme.
Dreams sometimes come true.
оқуды бастаңыз
Rüyalar bazen gerçek olur.
Drive with the utmost care.
оқуды бастаңыз
Son derece dikkatli sür.
Dry your face with a towel.
оқуды бастаңыз
Yüzünüzü bir havlu ile kurulayın.
Each of them has a bicycle.
оқуды бастаңыз
Onların her birinin bir bisikleti var.
Eat whatever food you like.
оқуды бастаңыз
İstediğin yiyeceği ye.
Eat whichever one you like.
оқуды бастаңыз
Hoşlandığın herhangi birini ye.
Eggs are sold by the dozen.
оқуды бастаңыз
Yumurtalar düzine ile satılırlar.
Electricity is very useful.
оқуды бастаңыз
Elektrik çok faydalıdır.
English is not easy for me.
оқуды бастаңыз
İngilizce benim için kolay değil.
English is not easy for us.
оқуды бастаңыз
İngilizce bizim için kolay değildir.
Eric is on our soccer team.
оқуды бастаңыз
Eric bizim futbol takımında.
Even a child can answer it.
оқуды бастаңыз
Bir çocuk bile ona cevap verebilir.
Even a child can read this.
оқуды бастаңыз
Bir çocuk bile bunu okuyabilir.
Everyone but Tom was there.
оқуды бастаңыз
Tom hariç herkes oradaydı.
Everyone except me knew it.
оқуды бастаңыз
Ben hariç herkes onu biliyordu.
Excuse me, but I feel sick.
оқуды бастаңыз
Affedersiniz, ama hasta hissediyorum.
Few students knew his name.
оқуды бастаңыз
Birkaç öğrenci onun adını biliyordu.
Few visitors could see him.
оқуды бастаңыз
Az sayıda ziyaretçi onu görebildi.
Fill out this form, please.
оқуды бастаңыз
Bu formu doldurunuz, lütfen.
Fill the bottle with water.
оқуды бастаңыз
Şişeyi suyla doldur.
Fill the bucket with water.
оқуды бастаңыз
Kovayı su ile doldurun.
Five colonists were killed.
оқуды бастаңыз
Beş sömürgeci öldürüldü.
Flour is sold by the pound.
оқуды бастаңыз
Un paundla satılır.
Food is necessary for life.
оқуды бастаңыз
Yiyecek yaşam için gereklidir.
Fortunately, I was on time.
оқуды бастаңыз
Neyseki, zamanında oradaydım.
French is spoken in France.
оқуды бастаңыз
Fransızca Fransa'da konuşulur.
Friends do things together.
оқуды бастаңыз
Arkadaşlar şeyleri birlikte yaparlar.
Frogs are afraid of snakes.
оқуды бастаңыз
Kurbağalar yılanlardan korkarlar.
George works on a big farm.
оқуды бастаңыз
George büyük bir çiftlikte çalışır.
Get this stuff out of here.
оқуды бастаңыз
Bu şeyi buradan çıkarın.
Get up as early as you can.
оқуды бастаңыз
Kalkabildiğin kadar erken kalk.
Give it to anyone you like.
оқуды бастаңыз
Onu istediğin birine ver.
Give me $1.00 back, please.
оқуды бастаңыз
Bana bir dolar geri verin, lütfen.
Give me a light, would you?
оқуды бастаңыз
Bana bir ışık ver, lütfen.
Give me another cup of tea.
оқуды бастаңыз
Bana bir fincan daha çay verin.
Give me some water, please.
оқуды бастаңыз
Lütfen bana biraz su ver.
Give me something to drink.
оқуды бастаңыз
Bana içecek bir şey ver.
Give my shoes a good shine.
оқуды бастаңыз
Ayakkabılarımı iyice parlat.
Give my thanks to your son.
оқуды бастаңыз
Oğlunuza teşekkürlerimi iletin.
Giving up isn't the answer.
оқуды бастаңыз
Vazgeçmek cevap değildir.
Hamilton died the next day.
оқуды бастаңыз
Hamilton ertesi gün öldü.
Hang your coat on the hook.
оқуды бастаңыз
Ceketini askıya as.
Have a little of this cake.
оқуды бастаңыз
Pastadan bir parça al.
Have you ever been to Guam?
оқуды бастаңыз
Hiç Guam'a gittin mi?
Have you ever been to Kobe?
оқуды бастаңыз
Hiç Kobe'de bulundun mu?
Have you ever been to Nara?
оқуды бастаңыз
Hiç Nara'da bulundun mu?
Have you ever eaten turkey?
оқуды бастаңыз
Hiç hindi yedin mi?
Have you ever heard of him?
оқуды бастаңыз
Ondan hiç haber aldın mı?
Have you ever seen a panda?
оқуды бастаңыз
Hiç bir panda gördün mü?
Have you ever seen a whale?
оқуды бастаңыз
Hiç balina gördün mü?
Have you ever seen it hail?
оқуды бастаңыз
Hiç dolu yağdığını gördün mü?
Have you ever visited Rome?
оқуды бастаңыз
Roma'yı hiç ziyaret ettin mi?
Have you finished dressing?
оқуды бастаңыз
Giyinmeyi bitirdin mi?
Have you finished ordering?
оқуды бастаңыз
Siparişi bitirdin mi?
Have you read the book yet?
оқуды бастаңыз
Henüz kitabı okudun mu?
Have you read this article?
оқуды бастаңыз
Bu makaleyi okudun mu?
He accepted the nomination.
оқуды бастаңыз
O adaylığı kabul etti.
He advised me not to smoke.
оқуды бастаңыз
O, bana sigara içmememi tavsiye etti.
He also needs many workers.
оқуды бастаңыз
Onun ayrıca çok sayıda işçiye ihtiyacı var.
He appealed to us for help.
оқуды бастаңыз
O yardım için bize başvurdu.
He appeared in many movies.
оқуды бастаңыз
O, pek çok filmde göründü.
He asked me for some money.
оқуды бастаңыз
O benden biraz para istedi.
He asked us what we wanted.
оқуды бастаңыз
O bize ne istediğimizi sordu.
He ate a box of chocolates.
оқуды бастаңыз
Bir kutu çikolata yedim.
He became a great musician.
оқуды бастаңыз
O büyük bir müzisyen oldu.
He became a nice young man.
оқуды бастаңыз
O, tatlı genç bir adam oldu.
He began to look for a job.
оқуды бастаңыз
O bir iş aramaya başladı.
He began to whistle a tune.
оқуды бастаңыз
O, bir melodiyi ıslıkla çalmaya başladı.
He believes whatever I say.
оқуды бастаңыз
O, söylediğim her şeye inanır.
He bought his son a camera.
оқуды бастаңыз
O, oğluna bir kamera satın aldı.
He bought me a nice camera.
оқуды бастаңыз
O bana hoş bir kamera aldı.
He brought his lunch today.
оқуды бастаңыз
Bugün öğle yemeğini getirdi.
He built forty-eight forts.
оқуды бастаңыз
O, kırksekiz kale yaptı.
He calculated the expenses.
оқуды бастаңыз
O, giderleri hesapladı.
He came again after a week.
оқуды бастаңыз
Bir haftadan sonra o geri geldi.
He came from the Northeast.
оқуды бастаңыз
O, Kuzeydoğuluydu.
He can handle English well.
оқуды бастаңыз
O, İngilizcenin üstesinden iyi gelir.
He can read English easily.
оқуды бастаңыз
O kolayca İngilizce okuyabilir.
He can't swim like she can.
оқуды бастаңыз
O, onun yüzebildiği gibi yüzemez.
He carved designs in ivory.
оқуды бастаңыз
O, fildişi tasarımlar oydu.
He carved me a wooden doll.
оқуды бастаңыз
Bana tahtadan bir oyuncak bebek oydu.
He comes here once a month.
оқуды бастаңыз
O ayda bir kez buraya gelir.
He comes here twice a week.
оқуды бастаңыз
O, haftada iki kez buraya gelir.
He comes round once a week.
оқуды бастаңыз
O, haftada bir kez uğrar.
He could get no more money.
оқуды бастаңыз
O, artık para alamadı.
He could not go to college.
оқуды бастаңыз
O, üniversiteye gidemedi.
He cut off a slice of meat.
оқуды бастаңыз
O, bir dilim et kesti.
He dashed out of the store.
оқуды бастаңыз
O, dükkandan dışarı fırladı.
He decided to go to France.
оқуды бастаңыз
Fransa'ya gitmeye karar verdi.
She decided to have the operation.
оқуды бастаңыз
Ameliyat edilmeye karar verdi.
He decided to quit smoking.
оқуды бастаңыз
Sigarayı bırakmaya karar verdi.
He decided to sell the car.
оқуды бастаңыз
Arabayı satmaya karar verdi.
He decided to study harder.
оқуды бастаңыз
O daha çok çalışmaya karar verdi.
He deserves the punishment.
оқуды бастаңыз
O, cezayı hak ediyor.
He did his best to the end.
оқуды бастаңыз
O sonuna kadar elinden geleni yaptı.
He did not put up his hand.
оқуды бастаңыз
O, elini havaya kaldırmadı.
He did the work on his own.
оқуды бастаңыз
O, işi kendi başına yaptı.
He did well for a beginner.
оқуды бастаңыз
O, bir acemi için iyi yaptı.
He didn't do it on purpose.
оқуды бастаңыз
O onu kasıtlı yapmadı.
He didn't give up the plan.
оқуды бастаңыз
O, plandan vazgeçmedi.
He didn't mean to hurt you.
оқуды бастаңыз
O seni incitmek istemiyordu.
He died an unnatural death.
оқуды бастаңыз
O doğal olmayan bir ölümle öldü.
He does not live in Sendai.
оқуды бастаңыз
O, Sendai'de yaşamıyor.
He doesn't read many books.
оқуды бастаңыз
O, çok sayıda kitap okumaz.
He doesn't watch television at all.
оқуды бастаңыз
O, hiç televizyon izlemez.
He drank a shot of whiskey.
оқуды бастаңыз
O biraz viski içti.
He drove down to the hotel.
оқуды бастаңыз
O, araba ile otele doğru gitti.
He enjoys eating ice cream.
оқуды бастаңыз
O dondurma yemekten hoşlanır.
He failed to take the exam.
оқуды бастаңыз
Sınava giremedi.
He failed to wake Harry up.
оқуды бастаңыз
O Harry'yi kaldırmada başarısız oldu.
He fell asleep immediately.
оқуды бастаңыз
O derhal uyudu.
He felt a pain in his back.
оқуды бастаңыз
O, sırtında bir ağrı hissetti.
He felt utterly humiliated.
оқуды бастаңыз
O, tamamen aşağılanmış hissetti.
He forgot to lock the door.
оқуды бастаңыз
O, kapıyı kilitlemeyi unuttu.
He gave away all his money.
оқуды бастаңыз
O, tüm parasını bağışladı.
He gave her a nice present.
оқуды бастаңыз
Ona güzel bir hediye verdi.
He gave her her first kiss.
оқуды бастаңыз
O ona ilk öpücüğünü verdi.
He glanced at her name tag.
оқуды бастаңыз
O, onun yaka kartına baktı.
He got a nice job recently.
оқуды бастаңыз
O son zamanlarda hoş bir iş buldu.
He got home at seven sharp.
оқуды бастаңыз
O, saat tam yedide eve geldi.
He got ready for departure.
оқуды бастаңыз
O, kalkış için hazırlandı.
He got the car for nothing.
оқуды бастаңыз
O, arabayı boşuna aldı.
He got the lady some water.
оқуды бастаңыз
O, bayana bir bardak su getirdi.
He got to London yesterday.
оқуды бастаңыз
O, dün Londra'ya vardı.
He got up at five as usual.
оқуды бастаңыз
O, her zamanki gibi saat beşte kalktı.
He greeted me with a smile.
оқуды бастаңыз
O bir tebessümle beni selamladı.
She greeted me with a smile.
оқуды бастаңыз
O, beni tebessümle selamladı.
He grew a variety of crops.
оқуды бастаңыз
O, çeşitli ekinler büyüttü.
He had a bitter experience.
оқуды бастаңыз
Onun acı bir deneyimi oldu.
He had a lot of work to do.
оқуды бастаңыз
Onun yapacak çok işi vardı.
He had an accident at work.
оқуды бастаңыз
O iş yerinde bir kaza geçirdi.
He had breakfast all alone.
оқуды бастаңыз
O yalnız başına kahvaltı yaptı.
He had long hair last year.
оқуды бастаңыз
Geçen yıl o uzun saça sahipti.
He had no house to live in.
оқуды бастаңыз
Onun yaşamak için bir evi yoktu.
He had the room to himself.
оқуды бастаңыз
O, odayı kendine aldı.
He had to find another way.
оқуды бастаңыз
O, başka bir yol bulmak zorundaydı.
He has a family to support.
оқуды бастаңыз
Onun destekleyecek bir ailesi var.
He has a lot of confidence.
оқуды бастаңыз
Onun oldukça fazla kendine güveni var.
He has already gone to bed.
оқуды бастаңыз
O, zaten yatmaya gitti.
He has an eye for antiques.
оқуды бастаңыз
Onun antikalarda gözü var.
He has an interesting book.
оқуды бастаңыз
Onun ilginç bir kitabı var.
He has any number of books.
оқуды бастаңыз
Onun çok sayıda kitabı vardır.
He has been busy this week.
оқуды бастаңыз
O, bu hafta meşguldü.
He has been gaining weight.
оқуды бастаңыз
O kilo almaktadır.
He has been to many places.
оқуды бастаңыз
O birçok yerde bulunmuştur.
He has begun on a new book.
оқуды бастаңыз
O, yeni bir kitap üzerinde başladı.
He has gone out for a walk.
оқуды бастаңыз
O bir yürüyüş için dışarı çıktı.
He has gone to Switzerland.
оқуды бастаңыз
O, İsviçre'ye gitti.
He has her under his thumb.
оқуды бастаңыз
O, onun kontrolü altında.
He has no redeeming traits.
оқуды бастаңыз
Onun kurtarıcı özelliği yok.
He has no room to study in.
оқуды бастаңыз
Onun çalışacak bir yeri yok.
He has quite a few friends.
оқуды бастаңыз
Onun pek çok arkadaşı var.
He has quite a few records.
оқуды бастаңыз
Onun epeyce rekoru var.
He has set off for America.
оқуды бастаңыз
O, Amerika'ya yola çıktı.
He has three older sisters.
оқуды бастаңыз
Onun üç ablası var.
He has to repair the clock.
оқуды бастаңыз
O, saati onarmak zorundadır.
He has too many wild ideas.
оқуды бастаңыз
Onun pek çok vahşi fikirleri vardır.
He hates cleaning his room.
оқуды бастаңыз
O, odasını temizlemekten nefret ediyor.
He held a pen in his hands.
оқуды бастаңыз
O, elinde bir kalem tutuyor.
He held out his hand to me.
оқуды бастаңыз
O, elini bana uzattı.
He hit a ball with the bat.
оқуды бастаңыз
O, beyzbol sopasıyla topa vurdu.
He hung his coat on a hook.
оқуды бастаңыз
O, ceketini bir askıya astı.
He invited me to his house.
оқуды бастаңыз
O, beni evine davet etti.
He invited me to the party.
оқуды бастаңыз
O beni partiye davet etti.
He is a cheerful young man.
оқуды бастаңыз
O neşeli bir genç insan.
He is a considerate father.
оқуды бастаңыз
O, düşünceli bir babadır.
He is a good husband to me.
оқуды бастаңыз
O bana karşı iyi bir koca.
He is a good tennis player.
оқуды бастаңыз
O iyi bir tenis oyuncusu.
He is a handsome young man.
оқуды бастаңыз
O, yakışıklı bir genç adamdır.
He is a jack-of-all-trades.
оқуды бастаңыз
O, on parmağında on marifet olan bir kimsedir.
He is a really good worker.
оқуды бастаңыз
O, gerçekten iyi bir işçidir.
He is a teacher of English.
оқуды бастаңыз
O bir İngilizce öğretmenidir.
He is a very decent fellow.
оқуды бастаңыз
O, çok hoşgörülü bir adamdır.
He is absorbed in his work.
оқуды бастаңыз
O tüm dikkatini işine vermiş.
He is afraid of his father.
оқуды бастаңыз
O, babasından korkar.
He is always full of ideas.
оқуды бастаңыз
O, her zaman fikirlerle dolu.
He is always up to no good.
оқуды бастаңыз
O, her zaman bir fırıldak çevirir.
He is an expert at fishing.
оқуды бастаңыз
O, balık tutmada uzmandır.
He is as talkative as ever.
оқуды бастаңыз
O, her zamanki kadar geveze.
He is as tall as my father.
оқуды бастаңыз
O, benim babam kadar uzundur.
He is careless about money.
оқуды бастаңыз
O, para hakkında dikkatsiz.
He is crazy about baseball.
оқуды бастаңыз
O beyzbolu çok fazla seviyor.
He is doing fine in school.
оқуды бастаңыз
O okulda iyi yapıyor.
He is eager to go to China.
оқуды бастаңыз
O, Çin'e gitmek için istekli.
He is employed on the farm.
оқуды бастаңыз
Ona çiftlikte iş verilmektedir.
He is far from being happy.
оқуды бастаңыз
O, mutlu olmaktan uzaktır.
He is going to the concert.
оқуды бастаңыз
O konsere gidiyor.
He is good at flying kites.
оқуды бастаңыз
O, uçurtmaları uçurmada iyidir.
He is good at fund raising.
оқуды бастаңыз
O, fon sağlamada iyidir.
He is hunted by the police.
оқуды бастаңыз
O, polis tarafından avlandı.
He is looking forward to seeing you.
оқуды бастаңыз
O seni görmek için sabırsızlanıyor.
He is in front of the door.
оқуды бастаңыз
O kapının önünde.
He is in the prime of life.
оқуды бастаңыз
O, hayatının baharında.
He is just an ordinary man.
оқуды бастаңыз
O sadece sıradan bir insan.
He is like a brother to me.
оқуды бастаңыз
O, benim için bir kardeş gibidir.
He is mentally handicapped.
оқуды бастаңыз
O, zihinsel engelli.
He is not guilty of murder.
оқуды бастаңыз
O, cinayetten suçlu değildir.
He is now staying in Paris.
оқуды бастаңыз
O, şimdi Paris'te kalıyor.
He is really in good shape.
оқуды бастаңыз
O gerçekten iyi durumda.
He is said to be very poor.
оқуды бастаңыз
Onun çok fakir söyleniliyor.
He is standing on the hill.
оқуды бастаңыз
O, tepede duruyor.
He is still full of energy.
оқуды бастаңыз
O hala enerji dolu.
He is studying agriculture.
оқуды бастаңыз
O, tarım eğitimi görmektedir.
He is studying at his desk.
оқуды бастаңыз
O, masasında çalışıyor.
He is sure to win the game.
оқуды бастаңыз
O, oyunu kazanacağından emin.
He is swimming in the pool.
оқуды бастаңыз
O havuzda yüzüyor.
He is the talk of the town.
оқуды бастаңыз
O, kasabanın gündemindedir.
He is too proud to give up.
оқуды бастаңыз
O vazgeçemeyecek kadar çok gururludur.
He is very a dangerous man.
оқуды бастаңыз
O, çok tehlikeli bir adam.
He is very friendly to her.
оқуды бастаңыз
O, ona karşı çok samimi.
He is wanted by the police.
оқуды бастаңыз
O, polis tarafından aranıyor.
He isn't able to buy a car.
оқуды бастаңыз
O bir araba alamaz.
He joined the English club.
оқуды бастаңыз
O, İngilizce kulübüne katıldı.
He kept silent for a while.
оқуды бастаңыз
Bir müddet sessiz kaldı.
He kept silent for a while.
оқуды бастаңыз
Bir süre sessiz kaldı.
She kissed him on the cheek.
оқуды бастаңыз
O, onu yanağından öptü.
He knows Mr. Davidson well.
оқуды бастаңыз
O, Bay Davidson'u iyi tanır.
He leaned against the wall.
оқуды бастаңыз
O, duvara dayandı.
He leaves for Tokyo at ten.
оқуды бастаңыз
O saat onda Tokyo'ya hareket eder.
He left after he had lunch.
оқуды бастаңыз
Öğle yemeği yedikten sonra gitti.
He left for America by air.
оқуды бастаңыз
O hava yoluyla Amerikaya gitti.
He let me stay for a night.
оқуды бастаңыз
O, benim bir gece kalmama izin verdi.
He likes English very much.
оқуды бастаңыз
O, İngilizceyi çok seviyor.
He likes jazz, and so do I.
оқуды бастаңыз
O jazz sever, ve ben de öyle.
He lived in a town near by.
оқуды бастаңыз
O yakındaki bir kasabada yaşıyordu.
He lived next to his uncle.
оқуды бастаңыз
O amcasına bitişik yaşadı.
He lived to a ripe old age.
оқуды бастаңыз
Olgun bir yaşa kadar yaşadı.
He looks as if he were ill.
оқуды бастаңыз
O hastaymış gibi görünüyor.
He looks like your brother.
оқуды бастаңыз
O, erkek kardeşine benziyor.
She looks young for her age.
оқуды бастаңыз
O, yaşına göre genç görünüyor.
He loses his temper easily.
оқуды бастаңыз
O kolayca kontrolünü kaybeder.
He lost his temper with me.
оқуды бастаңыз
O bana öfkelendi.
He made a journey to Paris.
оқуды бастаңыз
O, Paris'e bir yolculuk yaptı.
He made her clean the room.
оқуды бастаңыз
O, ona odayı temizletti.
He made me a box yesterday.
оқуды бастаңыз
O bana dün bir kutu yaptı.
He made me happy yesterday.
оқуды бастаңыз
O dün beni mutlu etti.
He made the children laugh.
оқуды бастаңыз
O, çocukları güldürdü.
He made up for the deficit.
оқуды бастаңыз
O, zararı telafi etti.
He made up the whole story.
оқуды бастаңыз
O, bütün hikayeyi uydurdu.
He married a Canadian girl.
оқуды бастаңыз
O, Kanadalı bir kızla evlendi.
He may come, or he may not.
оқуды бастаңыз
O gelebilir yada gelmeyebilir.
He may have left for Kyoto.
оқуды бастаңыз
O, Kyotoya hareket etmiş olabilir.
He may have missed the bus.
оқуды бастаңыз
O, otobüsü kaçırmış olabilir.
He might have lost his way.
оқуды бастаңыз
O, yolunu kaybetmiş olabilir.
He motioned me to stand up.
оқуды бастаңыз
O, ayağa kalkmam için eli ile işaret etti.
He occasionally visited me.
оқуды бастаңыз
O, zaman zaman beni ziyaret etti.
He played golf last Sunday.
оқуды бастаңыз
O, geçen Pazar günü golf oynadı.
He played tennis yesterday.
оқуды бастаңыз
O, dün tenis oynadı.
He plays golf every Sunday.
оқуды бастаңыз
O, her Pazar golf oynar.
He pressed the brake pedal.
оқуды бастаңыз
O, fren pedaline bastı.
He proofread my manuscript.
оқуды бастаңыз
O benim yazımı düzeltti.
He provided them with food.
оқуды бастаңыз
O, onlara yiyecek sağladı.
He put live bait on a hook.
оқуды бастаңыз
O, oltaya canlı yem taktı.
He put the key in the lock.
оқуды бастаңыз
O kilidi anahtara soktu.
He ran as fast as he could.
оқуды бастаңыз
O elinden geldiğince hızlı koştu.
He ran away with the money.
оқуды бастаңыз
O para ile kaçtı.
He reads a novel every day.
оқуды бастаңыз
O, her gün bir roman okur.
He refuses to listen to me.
оқуды бастаңыз
O, beni dinlemeyi reddediyor.
He said he could swim well.
оқуды бастаңыз
O iyi yüzebileceğini söyledi.
He said that he was hungry.
оқуды бастаңыз
O, aç olduğunu söyledi.
He saved a hundred dollars.
оқуды бастаңыз
O, yüz dolar tasarruf yaptı.
He saw a dog near the door.
оқуды бастаңыз
O, kapının yanında bir köpek gördü.
He saw the picture clearly.
оқуды бастаңыз
O, resmi açıkça gördü.
He seemed to have been ill.
оқуды бастаңыз
O, hasta olmuş görünüyordu.
He seems to be very sleepy.
оқуды бастаңыз
O, çok uykulu gibi görünüyor.
He seems to have been rich.
оқуды бастаңыз
O zengin olmuş gibi görünüyor.
He sent me a birthday card.
оқуды бастаңыз
O bana bir doğum günü kartı gönderdi.
He should be put in prison.
оқуды бастаңыз
O ceza evine konulmalıdır.
He showed us some pictures.
оқуды бастаңыз
Bize birkaç resim gösterdi.
He slipped and nearly fell.
оқуды бастаңыз
O kaydı ve neredeyse düşecekti.
She smiled and said goodbye.
оқуды бастаңыз
O, gülümsedi ve hoşçakal dedi.
He solved all the problems.
оқуды бастаңыз
O bütün problemleri çözdü.
He speaks English a little.
оқуды бастаңыз
O, biraz İngilizce konuşur.
He speaks English fluently.
оқуды бастаңыз
O, akıcı bir şekilde İngilizce konuşuyor.
He started washing his car.
оқуды бастаңыз
O, arabasını yıkamaya başladı.
He stayed here for a while.
оқуды бастаңыз
O, bir süre burada kaldı.
He stays in touch with her.
оқуды бастаңыз
O, onunla temasını sürdürdü.
He stood there for a while.
оқуды бастаңыз
O, bir süre orada durdu.
He stopped talking to them.
оқуды бастаңыз
O, onlarla konuşmayı kesti.
He stopped to talk to them.
оқуды бастаңыз
O onlarla konuşmak için durdu.
He studied English history.
оқуды бастаңыз
O İngiliz tarihi okudu.
He succeeded to his estate.
оқуды бастаңыз
O, mülküne varis olarak sahip oldu.
He told me all the details.
оқуды бастаңыз
O, bana tüm detayları anlattı.
He told me to wash my face.
оқуды бастаңыз
O, bana yüzümü yıkamamı söyledi.
He told me when to say yes.
оқуды бастаңыз
O, bana ne zaman evet diyeceğimi öğretti.
He told us to come on time.
оқуды бастаңыз
Zamanında gelmemizi söyledi.
He took us back in his car.
оқуды бастаңыз
O bizi arabasına geri aldı.
He turned pale with fright.
оқуды бастаңыз
Onun korkudan benzi attı.
He turned up an hour later.
оқуды бастаңыз
O, bir saat sonra geldi.
He understands the problem.
оқуды бастаңыз
O, sorunu anlıyor.
He used me as a guinea pig.
оқуды бастаңыз
O beni bir kobay gibi kullandı.
He used to go out at night.
оқуды бастаңыз
O, gece dışarı çıkardı.

Пікір қалдыру үшін жүйеге кіру керек.