→ Turkish Sentences From Tatoeba 19 → Оқуды бастаңыз / MP3 флэш-карталарын жүктеу

сұрақ		жауап
She is an outstanding poet. оқуды бастаңыз		O seçkin bir şairdir.
She is anxious to meet you. оқуды бастаңыз		O, seninle tanışmak için istekli.
She is ashamed to speak up. оқуды бастаңыз		O yüksek sesle konuştuğu için mahçup oldu.
She is busy cooking dinner. оқуды бастаңыз		O, akşam yemeği pişirmekle meşgul.
She is forbidden to go out. оқуды бастаңыз		Onun dışarı çıkması yasaklandı.
She is going to Mount Tate. оқуды бастаңыз		O Tate Dağına gidiyor.
She is her own worst enemy. оқуды бастаңыз		O kendisinin en kötü düşmanıdır.
She is in bed with a fever. оқуды бастаңыз		O, ateşten dolayı yatakta.
She is interested in music. оқуды бастаңыз		O, müzikle ilgileniyor.
She is just going shopping. оқуды бастаңыз		O sadece alışverişe gidiyor.
She is like a mother to me. оқуды бастаңыз		O benim için bir anne gibidir.
She is lying about her age. оқуды бастаңыз		O, yaşı hakkında yalan söylüyor.
She is Mr. Uda's secretary. оқуды бастаңыз		O, Bay Uda'nın sekreteridir.
She is no ordinary student. оқуды бастаңыз		O sıradan bir öğrenci değil.
She is nothing but a child. оқуды бастаңыз		O, bir çocuktan başka bir şey değildir.
She is older and wiser now. оқуды бастаңыз		O,şimdi daha yaşlı ve daha akıllıdır.
She is playing with a doll. оқуды бастаңыз		O, bir oyuncak bebekle oynuyor.
She is quick at everything. оқуды бастаңыз		O her şeyde hızlıdır.
She is very fond of gossip. оқуды бастаңыз		Dedikoduya çok düşkündür.
She isn't afraid of snakes. оқуды бастаңыз		O, yılanlardan korkmuyor.
She knew the story already. оқуды бастаңыз		O, zaten hikayeyi biliyordu.
She laid the table for six. оқуды бастаңыз		O altı kişilik masa hazırladı.
She likes to be on her own. оқуды бастаңыз		O, kendi başına olmayı sever.
She lives next door to him. оқуды бастаңыз		O, onun bitişiğinde yaşıyor.
She looked after the child. оқуды бастаңыз		O, çocukla ilgilendi.
She looked around the room. оқуды бастаңыз		O odada etrafına bakındı.
She looked him in the face. оқуды бастаңыз		O, onun yüzüne baktı.
She looks as young as ever. оқуды бастаңыз		O, her zamanki gibi genç görünüyor.
She looks nice and healthy. оқуды бастаңыз		O, güzel ve sağlıklı görünüyor.
She looks very happy today. оқуды бастаңыз		Bugün çok mutlu görünüyor.
She looks very much afraid. оқуды бастаңыз		O, çok korkmuş görünüyor.
She made a serious mistake. оқуды бастаңыз		O, ciddi bir hata yaptı.
She managed to drive a car. оқуды бастаңыз		O bir araba sürebildi.
She married a rich old man. оқуды бастаңыз		O, zengin yaşlı bir adamla evlendi.
She married Tom last month. оқуды бастаңыз		O, geçen ay Tom'la evlendi.
She may have told me a lie. оқуды бастаңыз		O bana yalan söylemiş olabilir.
She may not be at home now. оқуды бастаңыз		O, şimdi evde olmayabilir.
She must be from the South. оқуды бастаңыз		O, güneyli olmalı.
She never thinks about him. оқуды бастаңыз		O, asla onun hakkında düşünmez.
She passed the examination. оқуды бастаңыз		O, sınavı geçti.
She persuaded him to do it. оқуды бастаңыз		Onu onu yapması için ikna etti.
She plays tennis very well. оқуды бастаңыз		O çok iyi tenis oynar.
She plays the piano by ear. оқуды бастаңыз		O notasız piyano çalar.
She pointed out my mistake. оқуды бастаңыз		O benim hatama dikkat çekti.
She put the key in her bag. оқуды бастаңыз		Anahtarı çantasına koydu.
She put the lid on the box. оқуды бастаңыз		O, kutunun kapağını kapattı.
She ran away with the eggs. оқуды бастаңыз		O, yumurtalarla birlikte kaçtı.
She resembles that actress. оқуды бастаңыз		O, şu aktrise benziyor.
She sang better than usual. оқуды бастаңыз		O her zamankinden daha iyi söyledi.
She saw him at the station. оқуды бастаңыз		O, istasyonda onu gördü.
She saw me enter the store. оқуды бастаңыз		O beni mağazaya girerken gördü.
She says that she is happy. оқуды бастаңыз		O mutlu olduğunu söylüyor.
She seems happy to be here. оқуды бастаңыз		O burada olmaktan mutlu görünüyor.
She seems to have been ill. оқуды бастаңыз		O, hasta gibi görünüyor.
She sent him a long letter. оқуды бастаңыз		O, ona uzun bir mektup gönderdi.
She set a new world record. оқуды бастаңыз		O, yeni bir dünya rekoru kırdı.
She shot him with a pistol. оқуды бастаңыз		O, onu bir tabanca ile vurdu.
She should help her mother. оқуды бастаңыз		O, annesine yardım etmeli.
She showed her album to me. оқуды бастаңыз		O, albümünü bana gösterdi.
She showed him to his seat. оқуды бастаңыз		O, ona koltuğunu gösterdi.
She slowly closed her eyes. оқуды бастаңыз		Yavaşça gözlerini kapadı.
She smiled at him uneasily. оқуды бастаңыз		O, huzursuzca ona gülümsedi.
She speaks relatively fast. оқуды бастаңыз		O nispeten hızlı konuşur.
She spoke for the homeless. оқуды бастаңыз		O evsizler adına konuştu.
She stayed here by herself. оқуды бастаңыз		O, burada tek başına kaldı.
She suddenly became famous. оқуды бастаңыз		O birden ünlü oldu.
She takes after her father. оқуды бастаңыз		O, babasına benziyor.
She talked to the chairperson. оқуды бастаңыз		O, başkanla konuştu.
She tends to speak rapidly. оқуды бастаңыз		O, hızlı konuşmaya eğilimlidir.
She tends to talk too much. оқуды бастаңыз		Çok konuşmaya eğilimlidir.
She thought of a good plan. оқуды бастаңыз		O iyi bir plan düşündü.
She told him to try harder. оқуды бастаңыз		O, ona daha çok çalışmasını söyledi.
She took care of his wound. оқуды бастаңыз		O yarasına baktı.
She took care of the child. оқуды бастаңыз		Çocuğa o baktı.
She took my joke seriously. оқуды бастаңыз		O benim espriyi ciddiye aldı.
She turned around suddenly. оқуды бастаңыз		O birden döndü.
She turned down my request. оқуды бастаңыз		O benim ricamı geri çevirdi.
She used to live in luxury. оқуды бастаңыз		O lüks içinde yaşardı.
She waited for him to call. оқуды бастаңыз		O, onun aramasını bekledi.
She wanted to be a teacher. оқуды бастаңыз		O bir öğretmen olmak istedi.
She wants to be a designer. оқуды бастаңыз		O bir tasarımcı olmak istiyor.
She was a great help to me. оқуды бастаңыз		O bana muhteşem bir yardım oldu.
She was asked to the party. оқуды бастаңыз		O partiye istenildi.
She was blackmailed by him. оқуды бастаңыз		Onun tarafından ona şantaj yapıldı.
She was burning with anger. оқуды бастаңыз		O, öfkeden yanıyordu.
She was coming down stairs. оқуды бастаңыз		O merdivenlerden iniyordu.
She was crying in her room. оқуды бастаңыз		O, odasında ağlıyordu.
She was listening to music. оқуды бастаңыз		O, müzik dinliyordu.
She was washing the dishes. оқуды бастаңыз		O, bulaşıkları yıkıyordu.
She was working last night. оқуды бастаңыз		O, dün gece çalışıyordu.
She wasn't a bit impatient. оқуды бастаңыз		O, biraz sabırsız değildi.
She went there last summer. оқуды бастаңыз		O, geçen yaz oraya gitti.
She went to Chicago by bus. оқуды бастаңыз		O, Şikago'ya otobüsle gitti.
She whispered it in my ear. оқуды бастаңыз		O onu kulağıma fısıldadı.
She wore a beautiful dress. оқуды бастаңыз		O, güzel bir elbise giymişti.
She wore a dark blue scarf. оқуды бастаңыз		O koyu mavi bir eşarp taktı.
She wrote me a long letter. оқуды бастаңыз		O, bana uzun bir mektup yazdı.
She's at most 20 years old. оқуды бастаңыз		O, en fazla yirmi yaşındadır.
She's loved by her friends. оқуды бастаңыз		O, arkadaşları tarafından sevilir.
She's never fallen in love. оқуды бастаңыз		O hiçbir zaman aşık olmadı.
She's wearing a loose coat. оқуды бастаңыз		O gevşek bir ceket giyiyor.
Sheep provide us with wool. оқуды бастаңыз		Koyun bize yün verir.
Sheep provide us with wool. оқуды бастаңыз		Koyun bize sürü verir.
Should I wait for you here? оқуды бастаңыз		Seni burada beklemem gerekiyor mu?
Show me the photos, please. оқуды бастаңыз		Bana fotoğrafları göster lütfen.
Silk feels soft and smooth. оқуды бастаңыз		İpek yumuşak ve pürüzsüzdür.
Soccer is an exciting game. оқуды бастаңыз		Futbol heyecan verici bir oyundur.
Some boats are on the lake. оқуды бастаңыз		Bazı kayıklar gölün üstündedir.
Some civilians were killed. оқуды бастаңыз		Bazı siviller öldürüldü.
Some medicine does us harm. оқуды бастаңыз		Bazı ilaçlar bize zarar verir.
Some object to his opinion. оқуды бастаңыз		Bazıları onun fikrine itiraz ediyor.
Some of the dogs are alive. оқуды бастаңыз		Köpeklerden bazıları yaşıyor.
Someone hit me on the back. оқуды бастаңыз		Birisi sırtıma vurdu.
Sorry, I'm a stranger here. оқуды бастаңыз		Üzgünüm, burada bir yabancıyım.
Speaking English is useful. оқуды бастаңыз		İngilizce konuşmak faydalılar.
Speaking English is useful. оқуды бастаңыз		İngilizce konuşmak faydalıdır.
Speaking in English is fun. оқуды бастаңыз		İngilizce konuşmak eğlencelidir.
Start a new paragraph here. оқуды бастаңыз		Burada yeni bir parağrafa başla.
Stay calm and do your best. оқуды бастаңыз		Sakin ol ve elinden geleni yap.
Stay here and wait for him. оқуды бастаңыз		Burada kal ve onu bekle.
Stop bothering your father. оқуды бастаңыз		Babanı rahatsız etmeyi kes.
Suddenly her face was pale. оқуды бастаңыз		Birdenbire onun yüzü soldu.
Sue is an American student. оқуды бастаңыз		Sue Amerikalı bir öğrenci.
Suicide is a desperate act. оқуды бастаңыз		İntihar umutsuz bir eylemdir.
Summer has arrived at last. оқуды бастаңыз		Sonunda yaz geldi.
Susie loves Japanese music. оқуды бастаңыз		Susie Japon müziğini seviyor.
Take a deep breath, please. оқуды бастаңыз		Derin bir nefes alın lütfen.
Take good care of yourself. оқуды бастаңыз		Kendinize iyi bakın.
Take the road on the right. оқуды бастаңыз		Sağa dön.
Take this book back to him. оқуды бастаңыз		Bu kitabı ona geri götür.
Taylor tried to be neutral. оқуды бастаңыз		Taylor tarafsız olmaya çalıştı.
Tears are a child's weapon. оқуды бастаңыз		Göz yaşları bir çocuğun silahıdır.
Tell me what to do with it. оқуды бастаңыз		Onunla ne yapacağımı söyle.
Tell me what your hobby is. оқуды бастаңыз		Bana hobinin ne olduğunu söyle.
Tell the teacher your name. оқуды бастаңыз		Öğretmene adını söyle.
Thank you for your concern. оқуды бастаңыз		İlgin için teşekkür ederim.
Thank you for your present. оқуды бастаңыз		Hediyen için teşekkür ederim.
Thank you for your trouble. оқуды бастаңыз		Zahmetin için teşekkür ederim.
Thank you for your warning. оқуды бастаңыз		Uyarın için teşekkür ederim.
Thank you, I've had enough. оқуды бастаңыз		Teşekkür ederim, yeterince yedim.
Thanks for sticking around. оқуды бастаңыз		Civarda dolaştığın için teşekkürler.
That blue one is also mine. оқуды бастаңыз		O mavi olanda benimdir.
That book is worth reading. оқуды бастаңыз		O kitap okumaya değer.
That boy is Tony, isn't he? оқуды бастаңыз		Şu çocuk Tony, değil mi?
That brown one is mine too. оқуды бастаңыз		O kahverengi olan da benimki.
That cat has beautiful fur. оқуды бастаңыз		O kedinin güzel bir kürkü var.
That child has few friends. оқуды бастаңыз		O çocuğun birkaç arkadaşı var.
That company went bankrupt. оқуды бастаңыз		O şirket iflas etti.
That is my sister's camera. оқуды бастаңыз		O benim kız kardeşimin kamerası.
That is no business of his. оқуды бастаңыз		O onun işi değil.
That is our baseball field. оқуды бастаңыз		Şurası bizim beyzbol sahamızdır.
That is your major problem. оқуды бастаңыз		O, senin önemli sorunundur.
That makes no sense at all. оқуды бастаңыз		O mantıklı değil.
That movie is worth seeing. оқуды бастаңыз		O film izlemeye değer.
That poor lady is disabled. оқуды бастаңыз		Şu zavallı kadın engelli.
That was an excellent putt. оқуды бастаңыз		O mükemmel bir vuruştu.
That was no ordinary storm. оқуды бастаңыз		O, sıradan bir fırtına değildi.
That won't change anything. оқуды бастаңыз		O birşey değiştirmeyecek.
That's a really great idea. оқуды бастаңыз		O, gerçekten harika bir fikir.
That's an incredible story. оқуды бастаңыз		O, inanılmaz bir hikaye.
That's easy for you to say. оқуды бастаңыз		Senin söylemen kolay.
That's exactly what I want. оқуды бастаңыз		Tam olarak istediğim odur.
That's just the way Tom is. оқуды бастаңыз		Bu sadece Tom'un tarzı.
That's right. He's Anthony. оқуды бастаңыз		Doğru. O Anthony.
That's too good to be true. оқуды бастаңыз		O, gerçek olamayacak kadar çok iyi.
That's very naughty of you. оқуды бастаңыз		Sen çok yaramazsın.
That's your responsibility. оқуды бастаңыз		O sizin sorumluluğunuzdadır.
The airplane flew very low. оқуды бастаңыз		Uçak çok alçaktan uçuyordu.
The archer killed the deer. оқуды бастаңыз		Okçu geyiği öldürdü.
The baby has fallen asleep. оқуды бастаңыз		Bebek uyuyor.
The baby is still sleeping. оқуды бастаңыз		Bebek hala uyuyor.
The baby was crying in bed. оқуды бастаңыз		Bebek yatakta ağlıyordu.
The bad smell disgusted us. оқуды бастаңыз		Kötü koku bizi tiskindirdi.
The bird flapped its wings. оқуды бастаңыз		Kuş kanatlarını çırptı.
The bird's wing was broken. оқуды бастаңыз		Kuşun kanadı kırıldı.
The bomb missed its target. оқуды бастаңыз		Bomba hedefi ıskaladı.
The boss is an open person. оқуды бастаңыз		Patron açık bir kişidir.
The box he found was empty. оқуды бастаңыз		Onun bulduğu kutu boştu.
The boy is full of promise. оқуды бастаңыз		Çocuk söz dolu.
The boy is wearing glasses. оқуды бастаңыз		Çocuk gözlük takıyordu.
The boy often runs errands. оқуды бастаңыз		Çocuk sık sık getir götür işleri yapar.
The boy soon went to sleep. оқуды бастаңыз		Çocuk kısa sürede yatmaya gitti.
The child was almost drowned. оқуды бастаңыз		Çocuk neredeyse boğuluyordu.
The British acted too late. оқуды бастаңыз		İngilizler çok geç davrandı.
The car is acting up again. оқуды бастаңыз		Araba yine tekliyor.
The castle is now in ruins. оқуды бастаңыз		Kale şimdi harabe halinde.
The cat jumped in surprise. оқуды бастаңыз		Kedi şaşırarak atladı.
The cat slept on the table. оқуды бастаңыз		Kedi masanın üstünde uyudu.
The city fell to the enemy. оқуды бастаңыз		Şehir düşmanın eline geçti.
The coat is lined with fur. оқуды бастаңыз		Bu ceket kürkle astarlanmıştır.
The convention voted again. оқуды бастаңыз		Kurultay tekrar oylama yaptı.
The cost in lives was huge. оқуды бастаңыз		Yaşamlarda maliyet büyüktü.
The court found him guilty. оқуды бастаңыз		Mahkeme onu suçlu buldu.
The curtains were all open. оқуды бастаңыз		Perdelerin hepsi açıktı.
The desk has three drawers. оқуды бастаңыз		Masanın üç çekmecesi var.
The Diet is now in session. оқуды бастаңыз		Meclis şimdi oturumda.
The dinner is almost ready. оқуды бастаңыз		Akşam yemeği hazır olmak üzeredir.
The dog always barks at me. оқуды бастаңыз		Köpek her zaman bana havlar.
The dog came running to me. оқуды бастаңыз		Köpek koşarak bana doğru geldi.
The dog came running to us. оқуды бастаңыз		Köpek koşarak bize doğru geldi.
The dog is as good as dead. оқуды бастаңыз		Bu köpek ölü kadar iyi.
The dog ran after the ball. оқуды бастаңыз		Köpek topu kovaladı.
The dog sniffed the ground. оқуды бастаңыз		Köpek yeri kokladı.
The dog was digging a hole. оқуды бастаңыз		Köpek bir çukur kazıyordu.
The dog was hit by a truck. оқуды бастаңыз		Köpek bir kamyon tarafından çarpıldı.
The door is sometimes open. оқуды бастаңыз		Kapı bazen açıktır.
The eagle is about to land. оқуды бастаңыз		Kartal yere inmek üzere.
The eagle is king of birds. оқуды бастаңыз		Kartal kuşların kralıdır.
The engine would not start. оқуды бастаңыз		Motor çalışmadı.
The exercises did her good. оқуды бастаңыз		Egzersizler onu iyileştirdi.
The exhibition is now open. оқуды бастаңыз		Sergi şimdi açık.
The fence is painted green. оқуды бастаңыз		Çit yeşil boyalıdır.
The fighting grew bloodier. оқуды бастаңыз		Döğüş daha kanlı oldu.
The fish is in clear water. оқуды бастаңыз		Balık temiz sudadır.
The flights were cancelled. оқуды бастаңыз		Uçuşlar iptal edildi.
The flood began to subside. оқуды бастаңыз		Sel alçalmaya başladı.
The floor had a good shine. оқуды бастаңыз		Zeminin iyi bir parlaklığı vardı.
The fog is getting thicker. оқуды бастаңыз		Sis yoğunlaşıyor.
The fruit smells delicious. оқуды бастаңыз		Meyve lezzetli kokuyor.
The game drew a good crowd. оқуды бастаңыз		Oyun iyi bir topluluk çekti.
The game was very exciting. оқуды бастаңыз		Oyun çok heyecan vericiydi.
The girl is friendly to me. оқуды бастаңыз		Kız bana karşı cana yakın.
The glass is full of water. оқуды бастаңыз		Bardak su doludur.
The hat fits her perfectly. оқуды бастаңыз		Şapka ona mükemmel bir şekilde uyuyor.
The heat is terrible today. оқуды бастаңыз		Isı bugün korkunç.
The hotel stands on a hill. оқуды бастаңыз		Otel bir tepe üzerinde duruyor.
The house is made of stone. оқуды бастаңыз		Ev taştan yapılmıştır.
The house is painted white. оқуды бастаңыз		Ev beyaz boyalıdır.
The house is two miles off. оқуды бастаңыз		Ev iki mil uzakta.
The house is under repairs. оқуды бастаңыз		Ev tamir ediliyor.
The idea is typical of him. оқуды бастаңыз		Fikir ona özgüdür.
The Iraqis were surrounded. оқуды бастаңыз		Iraklılar çember içine alınmışlardı.
The job offer still stands. оқуды бастаңыз		İş teklifi hala duruyor.
The job would be difficult. оқуды бастаңыз		İş zor olacaktı.
The land did not cost much. оқуды бастаңыз		Arazi çok fazlaya mal olmadı.
The law is not always fair. оқуды бастаңыз		Yasa her zaman adil değildir.
The law is still in effect. оқуды бастаңыз		Bu yasa hala yürürlüktedir.
The lawyer drew up my will. оқуды бастаңыз		Avukat benim vasiyetimi düzenledi.
The leaves are turning red. оқуды бастаңыз		Yapraklar kızarıyor.
The leaves have all fallen. оқуды бастаңыз		Yaprakların hepsi döküldü.
The library has many books. оқуды бастаңыз		Kütüphanenin birçok kitabı var.
The light came on suddenly. оқуды бастаңыз		Aniden ışık geldi.
The lion is the king of beasts. оқуды бастаңыз		Aslan hayvanların kralıdır.
The little boy has a dream. оқуды бастаңыз		Küçük çocuğun bir hayali var.
The main tap is turned off. оқуды бастаңыз		Ana vana kapatılır.
The man blushed like a boy. оқуды бастаңыз		Adam bir çocuk gibi utandı.
The man hit me on the head. оқуды бастаңыз		Adam benim kafama vurdu.
The medicine had no effect. оқуды бастаңыз		İlacın hiç bir etkisi yoktu.
The meeting lasted until 5. оқуды бастаңыз		Toplantı beşe kadar sürdü.
The meeting started at ten. оқуды бастаңыз		Toplantı saat onda başladı.
The meeting was called off. оқуды бастаңыз		Toplantı iptal edildi.
The meeting was last month. оқуды бастаңыз		Toplantı geçen aydı.
The men are smiling on cue. оқуды бастаңыз		Erkekler tamda laflarının üstüne gülüyorlar.
The mother kissed her baby. оқуды бастаңыз		Anne bebeğini öptü.
The mud clung to his shoes. оқуды бастаңыз		Çamur onun ayakkabılarına yapıştı.
The news made her very sad. оқуды бастаңыз		Haber onu çok üzdü.
The novel is very exciting. оқуды бастаңыз		Roman çok heyecan verici.
The old man died last week. оқуды бастаңыз		Yaşlı adam geçen hafta öldü.
The old man died of cancer. оқуды бастаңыз		Yaşlı adam kanserden öldü.
The old man got in her way. оқуды бастаңыз		Yaşlı adam onun yoluna girdi.
The old man said something. оқуды бастаңыз		Yaşlı adam birşey söyledi.
The opposition was divided. оқуды бастаңыз		Muhalefet bölündü.
The other children laughed. оқуды бастаңыз		Diğer çocuklar güldü.
The paint hasn't dried yet. оқуды бастаңыз		Boya henüz kurumadı.
The paper wasn't important. оқуды бастаңыз		Belge önemli değildi.
The party finished at nine. оқуды бастаңыз		Parti dokuzda bitti.
The place was almost empty. оқуды бастаңыз		Yer hemen hemen boştu.
The police have caught him. оқуды бастаңыз		Polisler onu yakaladı.
The policeman followed him. оқуды бастаңыз		Polis onu izledi.
The rain changed into snow. оқуды бастаңыз		Yağmur kara dönüştü.
The rain continued all day. оқуды бастаңыз		Yağmur bütün gün devam etti.
The rain lasted three days. оқуды бастаңыз		Yağmur üç gün sürdü.
The responsibility is mine. оқуды бастаңыз		Sorumluluk benimdir.
The rioters beat him badly. оқуды бастаңыз		İsyancılar onu kötü yendi.
The room is full of people. оқуды бастаңыз		Oda insanlarla dolu.
The rule should be revised. оқуды бастаңыз		Kural yeniden gözden geçirilmelidir.
The scissors are not sharp. оқуды бастаңыз		Makas keskin değil.
The seats are all sold out. оқуды бастаңыз		Koltukların hepsi satıldı.
The situation was hopeless. оқуды бастаңыз		Durum ümitsizdi.
The sky is becoming cloudy. оқуды бастаңыз		Gökyüzü bulutlanıyor.
The snake swallowed a frog. оқуды бастаңыз		Yılan bir kurbağayı yuttu.
The soldiers had artillery. оқуды бастаңыз		Askerlerin ağır silahları vardı.
The store closes at eleven. оқуды бастаңыз		Mağaza onbirde kapanır.
The storm blew down a tree. оқуды бастаңыз		Fırtına bir ağacı devirdi.
The story is based on fact. оқуды бастаңыз		Hikaye gerçeğe dayalıdır.
The street is full of cars. оқуды бастаңыз		Cadde arabalarla dolu.
The teacher got well again. оқуды бастаңыз		Öğretmen tekrar iyileşti.
The telephone doesn't work. оқуды бастаңыз		Telefon çalışmıyor.
The train has already left. оқуды бастаңыз		Tren zaten yola çıktı.
The train will depart soon. оқуды бастаңыз		Tren yakında kalkacak.
The trial lasted five days. оқуды бастаңыз		Deneme beş gün sürdü.
The trial was all but done. оқуды бастаңыз		Deneme neredeyse yapılmıştı.
The water has been cut off. оқуды бастаңыз		Su kesildi.
The water is nice and cool. оқуды бастаңыз		Su güzel ve soğuk.
The wind feels great today. оқуды бастаңыз		Rüzgar bugün harika hissettiriyor.
The worst is still to come. оқуды бастаңыз		Yinede en kötüsü gelecek.
Their boy was named Edward. оқуды бастаңыз		Onların çocuklarına Edward adı verildi.
There is a bag on the desk. оқуды бастаңыз		Masanın üzerinde bir çanta vardır.
There is a doll in the box. оқуды бастаңыз		Kutuda oyuncak bir bebek var.
There is a fan on the desk. оқуды бастаңыз		Masanın üzerinde bir fan vardır.
There is a key on the desk. оқуды бастаңыз		Masanın üzerinde bir anahtar vardır.
There is a man at the door. оқуды бастаңыз		Kapıda bir adam var.
There is a map on the wall. оқуды бастаңыз		Duvarda bir harita var.
There is a small pond here. оқуды бастаңыз		Burada küçük bir gölet vardır.
There is a little water left. оқуды бастаңыз		Biraz su kaldı.
There is no room for doubt. оқуды бастаңыз		Şüpheye yer yok.
There were no clouds today. оқуды бастаңыз		Bugün bulutlar yoktu.
There were no resignations. оқуды бастаңыз		İstifalar yoktu.
There were ten eggs in all. оқуды бастаңыз		Hepsi on yumurta vardı.
There's a nice breeze here. оқуды бастаңыз		Burada güzel bir esinti var.
There's a party after work. оқуды бастаңыз		İşten sonra bir parti var.
There isn't anyone in the room. оқуды бастаңыз		Odada kimse yok.
These earphones don't work. оқуды бастаңыз		Bu kulaklıklar çalışmıyor.
These gloves belong to Tom. оқуды бастаңыз		Bu eldivenler Tom'a aittir.
These shoes need polishing. оқуды бастаңыз		Bu ayakkabı parlatılmalı.
They advanced to the river. оқуды бастаңыз		Nehire doğru ilerlediler.
They agreed to start early. оқуды бастаңыз		Onlar erken başlamak için aynı fikirdeler.
They all envied my new car. оқуды бастаңыз		Onların hepsi yeni arabamı kıskandı.
They are always quarreling. оқуды бастаңыз		Onlar her zaman tartışıyorlar.
They are both very excited. оқуды бастаңыз		Onların her ikisi de çok heyecanlı.
They are in the same class. оқуды бастаңыз		Onlar aynı sınıftalar.
They are living on charity. оқуды бастаңыз		Onlar sadaka ile yaşıyorlar.
They are of average height. оқуды бастаңыз		Onlar ortalama boydalar.
They are on their way home. оқуды бастаңыз		Onlar eve gidiyorlar.
They are out in the garden. оқуды бастаңыз		Onlar dışarıda bahçedeler.
They are well looked after. оқуды бастаңыз		Onlara iyi bakılıyor.
They climbed down the tree. оқуды бастаңыз		Onlar ağaçtan indiler.
They discussed the problem. оқуды бастаңыз		Onlar sorunu tartıştılar.
They dropped out of school. оқуды бастаңыз		Onlar okuldan ayrıldılar.
They enjoyed singing songs. оқуды бастаңыз		Onlar şarkı söylemekten keyf aldı.
They got married last fall. оқуды бастаңыз		Onlar geçen sonbaharda evlendiler.
They heard it on the radio. оқуды бастаңыз		Onlar onu radyoda duydu.
They knew how to make iron. оқуды бастаңыз		Onlar nasıl ütü yapacağını biliyordu.
They live across the river. оқуды бастаңыз		Onlar nehrin karşısında yaşamaktadırlar.
They may not know about it. оқуды бастаңыз		Onlar onu bilmeyebilirler.
They named their baby Jane. оқуды бастаңыз		Onlar bebeğe Jane adını verdiler.
They named their baby Jane. оқуды бастаңыз		Onlar bebeklerine Jane adını verdiler.
They refused to be drafted. оқуды бастаңыз		Onlar askere alınmayı reddettiler.
They released the prisoner. оқуды бастаңыз		Onlar mahkumu serbest bıraktılar.
They remained good friends. оқуды бастаңыз		Onlar iyi arkadaş kaldı.
They remained in Tennessee. оқуды бастаңыз		Onlar Tennessee'de kaldılar.
They searched for the girl. оқуды бастаңыз		Onlar kızı bulmaya çalıştılar.
They supplied us with food. оқуды бастаңыз		Onlar bize yiyecek temin ettiler.
They swam across the river. оқуды бастаңыз		Onlar nehri yüzerek geçtiler.
They took a brief vacation. оқуды бастаңыз		Onlar kısa bir tatile çıktılar.
They were born in Thailand. оқуды бастаңыз		Onlar Tayland doğumlular.
They were conservative men. оқуды бастаңыз		Onlar muhafazakâr insanlardı.
They were not brave at all. оқуды бастаңыз		Onlar hiç cesur değillerdi.
They were ready for action. оқуды бастаңыз		Onlar eylem için hazırdı.
They were tired of waiting. оқуды бастаңыз		Onlar beklemekten usandılar.
They're academic champions. оқуды бастаңыз		Onlar akademik şampiyonlardır.
They're as tired as we are. оқуды бастаңыз		Onlar bizim kadar yorgunlar.
They're cleaning the beach. оқуды бастаңыз		Onlar sahili temizliyorlar.
They're in a singing group. оқуды бастаңыз		Onlar şarkı söyleyen bir gruptalar.
This answer made him angry. оқуды бастаңыз		Bu cevap onu kızdırdı.
This bicycle belongs to me. оқуды бастаңыз		Bu sözlük bana aittir.
This book deals with China. оқуды бастаңыз		Bu kitap Çinle ilgilidir.
This book is not sold here. оқуды бастаңыз		Bu kitap burada satılmıyor.
This book is too expensive. оқуды бастаңыз		Bu kitap çok pahalı.
It is worthwhile to read this book. оқуды бастаңыз		Bu kitap okumaya değer.
This book seems easy to me. оқуды бастаңыз		Bu kitap bana kolay gibi görünüyor.
This car is as good as new. оқуды бастаңыз		Bu araba yeni alınmış kadar iyi.
This car was made in Japan. оқуды бастаңыз		Bu araba Japonya'da üretildi.
This clock is out of order. оқуды бастаңыз		Bu saat bozuk.
This coffee is undrinkable. оқуды бастаңыз		Bu kahve içilmez.
This data is for my thesis. оқуды бастаңыз		Bu veri benim tezim içindir.
This dictionary is no good. оқуды бастаңыз		Bu sözlük iyi değil.
This drink is on the house. оқуды бастаңыз		Bu içki şirkettendir.
This ice is going to crack. оқуды бастаңыз		Bu buz çatlayacak.
This is a beautiful flower. оқуды бастаңыз		Bu güzel bir çiçek.
This is a daily occurrence. оқуды бастаңыз		Bu bir günlük olay.
This is a handy little box. оқуды бастаңыз		Bu kullanışlı küçük bir kutu.
This is a horseshoe magnet. оқуды бастаңыз		Bu at nalı bir mıknatıstır.
This is a special occasion. оқуды бастаңыз		Bu özel bir durum.
This is a view of the Alps. оқуды бастаңыз		Bu Alplerin bir manzarasıdır.
This is all I need to know. оқуды бастаңыз		Bütün bilmem gereken budur.
This is an important event. оқуды бастаңыз		Bu önemli bir olay.
This is just what I wanted. оқуды бастаңыз		Bu tam benim istediğim.
This is never going to end. оқуды бастаңыз		Bu sonuna kadar asla gitmez.
This is the fish he caught. оқуды бастаңыз		Bu onun yakaladığı balıktır.
This is the latest fashion. оқуды бастаңыз		Bu en son moda.
This is why I dislike cats. оқуды бастаңыз		Kedileri sevmememin nedeni budur.
This is why I quit the job. оқуды бастаңыз		İşi bırakmamın nedeni budur.
This is your hat, isn't it? оқуды бастаңыз		Bu senin şapkan değil mi?
This man is very, very old. оқуды бастаңыз		Bu adam çok, çok yaşlı.
This morning it cleared up. оқуды бастаңыз		Bu sabah hava açtı.
This plan requires secrecy. оқуды бастаңыз		Bu plan gizlilik gerektirir.
This puzzle has 500 pieces. оқуды бастаңыз		Bu yapboz beşyüz parçadır.
This river is deepest here. оқуды бастаңыз		Bu nehrin en derin yeri burası.
This river is not polluted. оқуды бастаңыз		Bu nehir kirli değildir.
This road goes to the city. оқуды бастаңыз		Bu yol şehre gider.
This road goes to the park. оқуды бастаңыз		Bu yol parka gider.
This school has no heating. оқуды бастаңыз		Bu okulun ısıtması yok.
This song is easy to learn. оқуды бастаңыз		Bu şarkıyı öğrenmesi kolaydır.
This surprised many people. оқуды бастаңыз		Bu birçok kişiyi şaşırttı.
This table is made of wood. оқуды бастаңыз		Bu masa ahşaptan yapılmıştır.
This table is made of wood. оқуды бастаңыз		Bu masa ahşaptır.
This tie matches your suit. оқуды бастаңыз		Bu kravat takımına uyar.
This watch cost 70,000 yen. оқуды бастаңыз		Bu saat 70,000 yene maloldu.
This word comes from Greek. оқуды бастаңыз		Bu kelime Yunancadan geliyor.
This word has two meanings. оқуды бастаңыз		Bu kelimenin iki anlamı var.
This yogurt tastes strange. оқуды бастаңыз		Bu yoğurdun tadı tuhaf.
Those two boys are cousins. оқуды бастаңыз		Şu iki çocuk kuzendir.
Thousands lost their homes. оқуды бастаңыз		Binlerce insan evlerini kaybettiler.
Tie the horse to that tree. оқуды бастаңыз		Atı o ağaca bağlayın.
Tokyo was really wonderful. оқуды бастаңыз		Tokyo gerçekten harikaydı.
Tom accepted the job offer. оқуды бастаңыз		Tom iş teklifini kabul etti.
Tom admired Mary's courage. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin cesaretine hayran oldu.
Tom almost never gets sick. оқуды бастаңыз		Tom neredeyse hiç hastalanmaz.
Tom and I are good friends. оқуды бастаңыз		Tom ve ben iyi arkadaşlarız.
Tom and Mary are neighbors. оқуды бастаңыз		Tom ve Mary komşudur.
Tom and only Tom can do it. оқуды бастаңыз		Tom ve sadece Tom onu yapabilir.
Tom applied for a passport. оқуды бастаңыз		Tom bir pasaport için başvurdu.
Tom appreciates modern art. оқуды бастаңыз		Tom modern sanatı taktir ediyor.
Tom asked for Mary by name. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi adıyla istedi.
Tom asked Mary if she'd go. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye gidip gitmeyeceğini sordu.
Tom asked Mary to be quiet. оқуды бастаңыз		Tom Mary'den sakin olmasını rica etti.
Tom ate a lot of ice cream. оқуды бастаңыз		Tom bir sürü dondurma yedi.
Tom barely passed the exam. оқуды бастаңыз		Tom güçlükle sınavı geçti.
Tom became John's roommate. оқуды бастаңыз		Tom John'un oda arkadaşı oldu.
Tom bought a camera for me. оқуды бастаңыз		Tom benim için bir kamera satın aldı.
Tom broke the world record. оқуды бастаңыз		Tom dünya rekoru kırdı.
Tom brought plenty of food. оқуды бастаңыз		Tom bol yiyecek getirdi.
Tom brought up the subject. оқуды бастаңыз		Tom konudan bahsetti.
Tom burned his report card. оқуды бастаңыз		Tom karnesini yaktı.
Tom came down with the flu. оқуды бастаңыз		Tom grip nedeniyle hastalandı.
Tom came to Boston in 2001. оқуды бастаңыз		Tom 2001 de Boston'a geldi.
Tom can do better, I think. оқуды бастаңыз		Sanırım, Tom daha iyi yapabilir.
Tom can do this work alone. оқуды бастаңыз		Tom bu işi yalnız başına yapabilir.
Tom can handle it, I think. оқуды бастаңыз		Sanırım, Tom onunla başedebilir.
Tom can lift heavy weights. оқуды бастаңыз		Tom ağır halterleri kaldırabilir.
Tom can operate a forklift. оқуды бастаңыз		Tom bir forklifti kullanabilir.
Tom can understand Swahili. оқуды бастаңыз		Tom Swahili anlayabiliyor.
Tom can't accept your gift. оқуды бастаңыз		Tom hediyeni kabul edemez.
Tom can't make up his mind. оқуды бастаңыз		Tom karar veremez.
Tom can't play tennis here. оқуды бастаңыз		Tom burada tenis oynayamaz.
Tom can't play the piccolo. оқуды бастаңыз		Tom pikolo çalamaz.
Tom certainly has charisma. оқуды бастаңыз		Tom'un kesinlikle karizması var.
Tom changes his mind a lot. оқуды бастаңыз		Tom fikrini çok değiştirir.
Tom chose Mary for the job. оқуды бастаңыз		Tom, iş için Mary'yi seçti.
Tom chose to go work alone. оқуды бастаңыз		Tom işe yalnız gitmeyi seçti.
Tom climbed over the fence. оқуды бастаңыз		Tom çitin üzerine tırmandı.
Tom completed his painting. оқуды бастаңыз		Tom tablosunu tamamladı.
Tom considered his options. оқуды бастаңыз		Tom seçeneklerini düşündü.
Tom consumes a lot of wine. оқуды бастаңыз		Tom çok şarap tüketir.
Tom couldn't have been more wrong. оқуды бастаңыз		Tom daha hatalı olamazdı.
Tom couldn't help laughing. оқуды бастаңыз		Gülmemek Tom'un elinde değildi.
Tom couldn't run very fast. оқуды бастаңыз		Tom çok hızlı koşamadı.
Tom couldn't stop coughing. оқуды бастаңыз		Tom öksürüğünü tutamadı.
Tom couldn't stop sneezing. оқуды бастаңыз		Tom hapşırmayı durduramadı.
Tom counted on Mary's help. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin yardımına güvendi.
Tom cried himself to sleep. оқуды бастаңыз		Tom uyumak için kendi ağladı.
Tom declined our job offer. оқуды бастаңыз		Tom bizim iş teklifini reddetti.
Tom despaired of their son. оқуды бастаңыз		Tom oğlundan umutsuz.
Tom didn't agree with Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile aynı fikirde değildi.
Tom didn't do his homework. оқуды бастаңыз		Tom ev ödevini yapmadı.
Tom didn't exactly say yes. оқуды бастаңыз		Tom tam olarak evet demedi.
Tom didn't have much money. оқуды бастаңыз		Tom'un çok parası yoktu.
Tom didn't have to do that. оқуды бастаңыз		Tom onu yapmak zorunda değildi.
Tom didn't hesitate at all. оқуды бастаңыз		Tom hiç tereddüt etmedi.
Tom didn't know Mary cared. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin umursadığını bilmiyordu.
Tom didn't know what to do. оқуды бастаңыз		Tom ne yapacağını bilmiyordu.
Tom didn't mean to do that. оқуды бастаңыз		Tom onu yapmak istemedi.
Tom didn't touch his lunch. оқуды бастаңыз		Tom öğle yemeğine dokunmadı.
Tom died of a broken heart. оқуды бастаңыз		Tom kırık bir kalpten öldü.
Tom died of a heart attack, оқуды бастаңыз		Tom bir kalp krizinden öldü.
Tom doesn't agree with you. оқуды бастаңыз		Tom seninle aynı fikirde değil.
Tom doesn't believe in God. оқуды бастаңыз		Tom Allah'a inanmıyor.
Tom doesn't have a bicycle. оқуды бастаңыз		Tom bir bisiklete sahip değil.
Tom doesn't have much time. оқуды бастаңыз		Tom'un çok zamanı yok.
Tom doesn't know who's who. оқуды бастаңыз		Tom kimin kim olduğunu bilmiyor.
Tom doesn't like city life. оқуды бастаңыз		Tom şehir hayatını sevmez.
Tom doesn't like my family. оқуды бастаңыз		Tom ailemi sevmez.
Tom doesn't like to travel. оқуды бастаңыз		Tom seyehat etmeyi sevmez.
Tom doesn't live with Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile yaşamıyor.
Tom doesn't look like John. оқуды бастаңыз		Tom John'a benzemiyor.
Tom doesn't sing very well. оқуды бастаңыз		Tom çok iyi şarkı söylemez.
Tom doesn't want to go out. оқуды бастаңыз		Tom dışarı çıkmak istemiyor.
Tom doubts if it will rain. оқуды бастаңыз		Tom yağmur yağıp yağmayacağından şüpheli.
Tom eats nothing but fruit. оқуды бастаңыз		Tom meyveden başka birşey yemez.
Tom enjoyed Mary's company. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin şirketinden hoşlandı.
Tom enjoys taking pictures. оқуды бастаңыз		Tom resim çekmekten hoşlanır.
Tom fell and broke his arm. оқуды бастаңыз		Tom düştü ve kolunu kırdı.
Tom fell and hurt his knee. оқуды бастаңыз		Tom düştü ve dizini incitti.
Tom fell in love with Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye aşık oldu.
Tom felt a little left out. оқуды бастаңыз		Tom biraz ihmal edildiğini hissetti.
Tom felt his knees tremble. оқуды бастаңыз		Tom dizlerinin titrediğini hissetti.
Tom felt sympathy for Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary için sempati hissetti.
Tom fixed the broken radio. оқуды бастаңыз		Tom bozuk radyoyu tamir etti.
Tom fixed the leaky faucet. оқуды бастаңыз		Tom sızdıran musluğu tamir etti.
Tom followed his instincts. оқуды бастаңыз		Tom içgüdülerini izledi.
Tom forgot his appointment. оқуды бастаңыз		Tom randevusunu unuttu.
Tom forgot to feed his dog. оқуды бастаңыз		Tom köpeğini beslemeyi unuttu.
Tom forgot to lock his car. оқуды бастаңыз		Tom arabasını kilitlemeyi unuttu.
Tom forgot to pay the bill. оқуды бастаңыз		Tom faturayı ödemeyi unuttu.
Tom found Mary fascinating. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi ilginç buldu.
Tom found the drawer empty. оқуды бастаңыз		Tom çekmeceyi boş buldu.
Tom gave a detailed answer. оқуды бастаңыз		Tom ayrıntılı bir cevap verdi.
Tom gave Mary a nasty look. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye kötü bir görünüm verdi.
Tom goes to school on foot. оқуды бастаңыз		Tom okula yaya gider.
Tom got a letter from Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'den bir mektup aldı.
Tom got his hearing tested. оқуды бастаңыз		Tom işitmesini test ettirdi.
Tom got Mary out of a mess. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi karışıklıktan kurtardı.
Tom got on the wrong train. оқуды бастаңыз		Tom yanlış trene bindi.
Tom got out of the bathtub. оқуды бастаңыз		Tom küvetten çıktı.
Tom got rid of his old car. оқуды бастаңыз		Tom eski arabasından kurtuldu.
Tom got stabbed in the arm. оқуды бастаңыз		Tom kolundan bıçaklandı.
Tom got very angry at Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye çok kızdı.
Tom had a clear conscience. оқуды бастаңыз		Tom'un temiz bir vicdanı var.
Tom had a cramp in his leg. оқуды бастаңыз		Tom'un bacağında bir kramp var.
Tom had a hideous hangover. оқуды бастаңыз		Tom'un berbat bir başağrısı var.
Tom had no idea what to do. оқуды бастаңыз		Tom'un ne yapacağı hakkında hiç bir fikri yoktu.
Tom had no one to help him. оқуды бастаңыз		Tom'un yardım edecek kimsesi yok.
Tom handed Mary her jacket. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye ceketini verdi.
Tom hardly ever watches TV. оқуды бастаңыз		Tom neredeyse hiç TV izlemez.
Tom has a deadline to meet. оқуды бастаңыз		Tom'un buluşmak için zaman sınırı var.
Tom has a lot of free time. оқуды бастаңыз		Tom'un bir sürü boş zamanı var.
Tom has a meeting to go to. оқуды бастаңыз		Tom'un gidecek bir toplantısı var.
Tom has a message for Mary. оқуды бастаңыз		Tom'un Mary için bir mesajı var.
Tom has a sister in Boston. оқуды бастаңыз		Tom'un Boston'da bir kız kardeşi var.
Tom has a surprise for you. оқуды бастаңыз		Tom'un senin için bir sürprizi var.
Tom has a touch of the flu. оқуды бастаңыз		Tom hafif grip oldu.
Tom has been avoiding Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'den kaçınmaktadır.
Tom has confidence in Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye güvenir.
Tom has had a heart attack. оқуды бастаңыз		Tom bir kalp krizi geçirdi.
Tom has low blood pressure. оқуды бастаңыз		Tom'un düşük tansiyonu var.
Tom has made himself clear. оқуды бастаңыз		Tom kendini temizledi.
Tom has never been married. оқуды бастаңыз		Tom asla evlenmedi.
Tom has no idea what to do. оқуды бастаңыз		Tom'un ne yapacağı hakkında fikri yoktu.
Tom has nowhere else to go. оқуды бастаңыз		Tom'un gidecek başka yeri yok.
Tom has put on some weight. оқуды бастаңыз		Tom biraz kilo aldı.
Tom has run short of money. оқуды бастаңыз		Tom'un parası bitti.
Tom has to be home by 2:30. оқуды бастаңыз		Tom 2:30 a kadar evde olmalı.
Tom has to go shopping now. оқуды бастаңыз		Tom şimdi alışverişe gitmek zorunda.
Tom has to look after Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye bakmak zorunda.
Tom has to protect himself. оқуды бастаңыз		Tom kendini korumak zorunda.
Tom has very little choice. оқуды бастаңыз		Tom'un çok az seçimi var.
Tom hasn't heard from Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'den haber almadı.
Tom hates it when it's hot. оқуды бастаңыз		Tom sıcak olduğunda, ondan nefret eder.
Tom heard Mary go upstairs. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin yukarıya çıktığını duydu.
Tom hopes to see you there. оқуды бастаңыз		Tom seni orada görmeyi umuyor.
Tom hung his head in shame. оқуды бастаңыз		Tom utançla başını eğdi.
Tom ignored Mary's warning. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin uyarısını görmezden geldi.
Tom invited Mary to dinner. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi akşam yemeğine davet etti.
Tom is a dependable person. оқуды бастаңыз		Tom güvenilir bir kişidir.
Tom is a good chess player. оқуды бастаңыз		Tom iyi bir satranç oyuncusudur.
Tom is a good communicator. оқуды бастаңыз		Tom iyi bir iletişimci.
Tom is a good story teller. оқуды бастаңыз		Tom, iyi bir öykü anlatıcısı.
Tom is a self-educated man. оқуды бастаңыз		Tom kendi kendini yetiştirmiş bir insandır.
Tom is a very able teacher. оқуды бастаңыз		Tom çok yetenekli bir öğretmendir.
Tom is a very fast swimmer. оқуды бастаңыз		Tom çok hızlı bir yüzücüdür.
Tom is able to play soccer. оқуды бастаңыз		Tom futbol oynayabilir.
Tom is allergic to peanuts. оқуды бастаңыз		Tom'un fıstığa allerjisi var.
Tom is already on the list. оқуды бастаңыз		Tom zaten listede.
Tom is aware of the danger. оқуды бастаңыз		Tom tehlikenin farkındadır.
Tom is capable of doing it. оқуды бастаңыз		Tom onu yapabilir.
Tom is due to come at noon. оқуды бастаңыз		Tom'un öğleyin gelmesi bekleniyor.
Tom is his own worst enemy. оқуды бастаңыз		Tom, kendisinin en kötü düşmanı.
Tom is in a bad mood today. оқуды бастаңыз		Tom bugün kötü bir ruh hali içinde.
Tom is in bed with a fever. оқуды бастаңыз		Tom ateş yüzünden yatakta.
Tom is in bed with the flu. оқуды бастаңыз		Tom, gribi yüzünden yatakta.
Tom is in very good health. оқуды бастаңыз		Tom'un sağlığı çok iyi.
Tom is Mary's ex-boyfriend. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin eski erkek arkadaşı.
Tom is my business partner. оқуды бастаңыз		Tom benim iş ortağım.
Tom is no longer my friend. оқуды бастаңыз		Tom artık benim arkadaşım değil.
Tom is nothing but trouble. оқуды бастаңыз		Tom beladan başka bir şey değil.
Tom is often late for work. оқуды бастаңыз		Tom sık sık işe geç kalır.
Tom is old enough to drive. оқуды бастаңыз		Tom araba sürmek için yeterince yaşlıdır.
Tom is opposed to the plan. оқуды бастаңыз		Tom plana karşı çıkıyor.
Tom is perfect for the job. оқуды бастаңыз		Tom iş için mükemmel.
Tom is really good at math. оқуды бастаңыз		Tom matematikte gerçekten iyidir.
Tom is spraying his garden. оқуды бастаңыз		Tom bahçesine su püskürtüyor.
Tom is taking the week off. оқуды бастаңыз		Tom bir hafta izne çıkıyor.
Tom is three years old now. оқуды бастаңыз		Tom şu anda üç yaşında.
Tom is very busy right now. оқуды бастаңыз		Tom şu anda çok meşguldür.
Tom is writing a novel now. оқуды бастаңыз		Tom şimdi bir roman yazıyor.
Tom isn't a morning person. оқуды бастаңыз		Tom sabahları erken kalkmayı sevmez.
Tom isn't as young as I am. оқуды бастаңыз		Tom benim kadar genç değildir.
Tom isn't as young as Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary kadar genç değil.
Tom isn't easily surprised. оқуды бастаңыз		Tom kolayca şaşırmaz.
Tom isn't much of a singer. оқуды бастаңыз		Tom neredeyse bir şarkıcı değil.
Tom jumped out of the tree. оқуды бастаңыз		Tom ağaçtan atladı.
Tom kept talking all night. оқуды бастаңыз		Tom, bütün gece konuşmayı sürdürdü.
Tom kissed Mary good night. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye iyi geceler öpücüğü verdi.
Tom knew it was impossible. оқуды бастаңыз		Tom onun imkansız olduğunu biliyordu.
Tom knew Mary wasn't happy. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin mutlu olmadığını biliyordu.
Tom knew this was going to happen. оқуды бастаңыз		Tom bunun olacağını biliyordu.
Tom knocked on Mary's door. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin kapısını çaldı.
Tom knows how to get there. оқуды бастаңыз		Tom oraya nasıl gideceğini bilir.
Tom knows just where to go. оқуды бастаңыз		Tom tam olarak nereye gideceğini biliyor.
Tom knows where Mary lives. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin nerede yaşadığını biliyor.
Tom laughed at Mary's joke. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin şakasına güldü.
Tom left a few minutes ago. оқуды бастаңыз		Tom birkaç dakika önce ayrıldı.
Tom left his son a fortune. оқуды бастаңыз		Tom oğluna bir servet bıraktı.
Tom left his wife for Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary için eşini terketti.
Tom left nothing to chance. оқуды бастаңыз		Tom hiçbir şeyi şansa bırakmadı.
Tom left the door unlocked. оқуды бастаңыз		Tom kapıyı kilitlemeden bıraktı.
Tom likes cooking for Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary için yemek pişirmeyi sever.
Tom likes his coffee black. оқуды бастаңыз		Tom kahvesini koyu seviyor.
Tom likes to be mysterious. оқуды бастаңыз		Tom gizemli olmayı sever.
Tom likes to observe birds. оқуды бастаңыз		Tom kuşları gözlemlemeyi sever.
Tom likes to play baseball. оқуды бастаңыз		Tom beyzbol oynamaktan hoşlanır.
Tom listened with interest. оқуды бастаңыз		Tom ilgi ile dinledi.
Tom lives with his parents. оқуды бастаңыз		Tom ebeveynleri ile birlikte yaşar.
Tom looked Mary in the eye. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin gözüne baktı.
Tom lost track of the time. оқуды бастаңыз		Tom zamanın izini kaybetti.
Tom made a fool of himself. оқуды бастаңыз		Tom kendini aptal yerine koydu.
Tom made some tea for Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary için biraz çay yaptı.
Tom made the baseball team. оқуды бастаңыз		Tom beyzbol takımı kurdu.
Tom makes delicious coffee. оқуды бастаңыз		Tom lezzetli kahve yapar.
Tom married an older woman. оқуды бастаңыз		Tom daha yaşlı bir kadınla evlendi.
Tom might come to visit us. оқуды бастаңыз		Tom bizi ziyarete gelebilir.
Tom must be Mary's brother. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin erkek kardeşi olmalı.
Tom needs a change of pace. оқуды бастаңыз		Tom'un hız değişikliğine ihtiyacı var.
Tom needs to call a doctor. оқуды бастаңыз		Tom bir doktor çağırmalı.
Tom needs to get some rest. оқуды бастаңыз		Tom'un biraz dinlenmesi gerekiyor.
Tom needs to speak to Mary. оқуды бастаңыз		Tom'un Mary ile konuşması gerekiyor.
Tom never agrees with Mary. оқуды бастаңыз		Tom asla Mary ile anlaşmaz.
Tom often downloads movies. оқуды бастаңыз		Tom sık sık filmler indirir.
Tom often talks to his dog. оқуды бастаңыз		Tom sık sık köpeğiyle konuşur.
Tom only eats organic food. оқуды бастаңыз		Tom sadece organik gıda yer.
Tom ordered the dog to sit. оқуды бастаңыз		Tom köpeğe oturmasını emretti.
Tom passed away last night. оқуды бастаңыз		Tom dün gece bayıldı.
Tom played cards with Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile kart oynadı.
Tom prayed to God for help. оқуды бастаңыз		Tom yardım için Tanrı'ya dua etti.
Tom pressured Mary to quit. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye bırakması içi baskı yaptı.
Tom pretended he had a gun. оқуды бастаңыз		Tom bir silahı varmış gibi yaptı.
Tom quit his job last week. оқуды бастаңыз		Tom geçen hafta işini bıraktı.
Tom ran to catch the train. оқуды бастаңыз		Tom treni yakalamak için koştu.
Tom rarely reads magazines. оқуды бастаңыз		Tom nadiren dergi okur.
Tom really had a good time. оқуды бастаңыз		Tom gerçekten iyi eğlendi.
Tom refused to let Mary in. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin girmesine izin vermedi.
Tom refused to settle down. оқуды бастаңыз		Tom yerleşmeyi reddetti.
Tom rushed into the office. оқуды бастаңыз		Tom ofise koştu.
Tom seems to be having fun. оқуды бастаңыз		Tom eğleniyor gibi görünüyor.
Tom sent Mary some flowers. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye bazı çiçekler gönderdi.
Tom set off some fireworks. оқуды бастаңыз		Tom bazı havai fişekleri ateşledi.
Tom should be back by 2:30. оқуды бастаңыз		Tom 2:30 a kadar geri dönmeli.
Tom should be getting home. оқуды бастаңыз		Tom eve gidiyor olmalı.
Tom should be home by 2:30. оқуды бастаңыз		Tom 2.30'a kadar evde olmalı.
Tom should go see a doctor. оқуды бастаңыз		Tom bir doktora gitmelidir.
Tom should still be in bed. оқуды бастаңыз		Tom hala yatakta olmalı.
Tom ought to have known better. оқуды бастаңыз		Tom daha iyi bilmeliydi.
Tom should have married Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile evlenmeliydi.
Tom should've studied more. оқуды бастаңыз		Tom daha çok çalışmalıydı.
Tom shouldn't be so greedy. оқуды бастаңыз		Tom, bu kadar açgözlü olmamalıdır.
Tom shouldn't have done it. оқуды бастаңыз		Tom onu yapmamalıydı.
Tom shouldn't talk so much. оқуды бастаңыз		Tom çok fazla konuşmamalıdır.
Tom arrived in the nick of time. оқуды бастаңыз		Tom tam zamanında geldi.
Tom slit open the envelope. оқуды бастаңыз		Tom zarfı keserek açtı.
Tom speaks French fluently. оқуды бастаңыз		Tom akıcı şekilde Fransızca konuşur.
Tom spent a week in Boston. оқуды бастаңыз		Tom Boston'da bir hafta geçirdi.
Tom stayed at home all day. оқуды бастаңыз		Tom bütün gün evde kaldı.
Tom stepped on Mary's foot. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin ayağına bastı.
Tom testified against Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin aleyhinde tanıklık etti.
Tom thought he was a goner. оқуды бастаңыз		Tom onun gidici biri olduğunu düşündü.
Tom thought it was strange. оқуды бастаңыз		Tom onun garip olduğunu düşündü.
Tom tied his dog to a tree. оқуды бастаңыз		Tom köpeğini bir ağaca bağladı.
Tom tied Mary to the chair. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi sandelyeye bağladı.
Tom told Mary not to worry. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye endişelenmemesini söyledi.
Tom told Mary the bad news. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye kötü haberi söyledi.
Tom took a bath last night. оқуды бастаңыз		Tom dün gece banyo yaptı.
Tom took the bus to school. оқуды бастаңыз		Tom okula gitmek için otobüse bindi.
Tom tore the paper in half. оқуды бастаңыз		Tom kağıdı iki parçaya ayırdı.
Tom treated Mary to dinner. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye akşam yemeği ısmarladı.
Tom treated Mary very well. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye çok iyi davrandı.
Tom tried to persuade Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi ikna etmeye çalıştı.
Tom used to live in Boston. оқуды бастаңыз		Tom Boston'da yaşardı.
Tom used to live near Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin yanında yaşardı.
Tom visited Mary in Boston. оқуды бастаңыз		Tom Boston'da Mary'yi ziyaret etti.
Tom waited on the platform. оқуды бастаңыз		Tom platformda bekledi.
Tom walked down the street. оқуды бастаңыз		Tom caddenin aşağısına doğru yürüdü.
Tom wanted to be with Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile birlikte olmak istedi.
Tom wants a glass of water. оқуды бастаңыз		Tom bir bardak su istiyor.
Tom wants to cheer Mary up. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi neşelendirmek istiyor.
Tom wants to think it over. оқуды бастаңыз		Tom onun üzerinde düşünmek istiyor.
Tom was arrested for theft. оқуды бастаңыз		Tom hırsızlıktan tutuklandı.
Tom was dying to meet Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile karşılamak için can atıyordu.
Tom was extremely grateful. оқуды бастаңыз		Tom son derece minnettardı.
Tom was hoping to see Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'yi görmeyi umuyordu.
Tom was humiliated by Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary tarafından aşağılandı.
Tom was laughed at by Mary. оқуды бастаңыз		Tom'a Mary tarafından gülündü.
Tom was Mary's only friend. оқуды бастаңыз		Tom Mary'nin tek arkadaşıydı.
Tom was my first boyfriend. оқуды бастаңыз		Tom benim ilk erkek arkadaşımdı.
Tom was rude and obnoxious. оқуды бастаңыз		Tom kaba ve iğrençti.
Tom was sentenced to death. оқуды бастаңыз		Tom ölüm cezasına çarptırıldı.
Tom was soaked to the skin. оқуды бастаңыз		Tom iliklerine kadar ıslanmıştı.
Tom was talking to himself. оқуды бастаңыз		Tom kendi kendine konuşuyordu.
Tom was the very last to arrive. оқуды бастаңыз		Tom son olarak vardı.
Tom was threatened by Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary tarafından tehdit edildi.
Tom was thrown off the bus. оқуды бастаңыз		Tom otobüsten atıldı.
Tom wasn't afraid of death. оқуды бастаңыз		Tom ölümden korkmuyordu.
Tom watched them carefully. оқуды бастаңыз		Tom onları dikkatli bir şekilde izledi.
Tom will be back home soon. оқуды бастаңыз		Tom yakında eve geri dönecek.
Tom will go there tomorrow. оқуды бастаңыз		Tom yarın oraya gidecek.
Tom woke up feeling grumpy. оқуды бастаңыз		Tom öfkeli bir duyguyla uyandı.
Tom won't get away with it. оқуды бастаңыз		Tom onunla uzaklaşmayacaktır.
Tom would like some coffee. оқуды бастаңыз		Tom biraz kahveyi severdi.
Tom wouldn't speak to Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile konuşmazdı.
Tom wrote a letter to Mary. оқуды бастаңыз		Tom Mary'ye bir mektup yazdı.
Tom's hairline is receding. оқуды бастаңыз		Tom'un saç çizgisinden uzaklaşıyorsun.
Tom's speech was excellent. оқуды бастаңыз		Tom'un konuşması mükemmeldi.
Tom is the same age as Mary is. оқуды бастаңыз		Tom Mary ile aynı yaştadır.
Try to stay out of trouble. оқуды бастаңыз		Beladan uzak kalmaya çalışın.
Turn off the light, please. оқуды бастаңыз		Işığı kapat, lütfen.
Turn the radio up a little. оқуды бастаңыз		Radyoyu biraz aç.
Two sheets were on the bed. оқуды бастаңыз		İki çarşaf yataktaydı.
Until he comes, I can't go. оқуды бастаңыз		O gelinceye kadar gidemem.
Vegetarians eat vegetables. оқуды бастаңыз		Vejetaryenler sebze yerler.
Visiting Tom was a mistake. оқуды бастаңыз		Tom'u ziyaret etmek bir hataydı.
Wait here till I come back. оқуды бастаңыз		Ben dönünceye kadar burada bekle.
Wait until your turn comes. оқуды бастаңыз		Sıran gelinceye kadar bekle.
Walking is a good exercise. оқуды бастаңыз		Yürüyüş iyi bir egzersizdir.
War began five years later. оқуды бастаңыз		Savaş beş yıl sonra başladı.
Was there a lot of traffic? оқуды бастаңыз		Çok fazla trafik var mıydı.
Watanabe is my family name. оқуды бастаңыз		Watanabe benim aile adımdır.
Water boils at 100 degrees. оқуды бастаңыз		Su 100 derecede kaynar.
Water is essential to life. оқуды бастаңыз		Su yaşam için elzemdir.
We accepted his invitation. оқуды бастаңыз		Onun davetini kabul ettik.
We all die sooner or later. оқуды бастаңыз		Hepimiz er yada geç ölürüz.
We all laughed at his joke. оқуды бастаңыз		Hepimiz onun şakasına güldük.
We all learn by experience. оқуды бастаңыз		Hepimiz deneyimle öğreniriz.
We also went to the temple. оқуды бастаңыз		Biz tapınağa da gittik.
We are about to leave here. оқуды бастаңыз		Buradan ayrılmak üzereyiz.
We are glad you are coming. оқуды бастаңыз		Gelmenize memnunuz.
We are sure of his honesty. оқуды бастаңыз		Biz onun dürüstlüğünden eminiz.
We are sure of his success. оқуды бастаңыз		Biz onun başarısından eminiz.
We are willing to help you. оқуды бастаңыз		Biz size yardım etmek için istekliyiz.
We asked him to come again. оқуды бастаңыз		Onun tekrar gelmesini rica ettik.
We camped there for a week. оқуды бастаңыз		Bir hafta boyunca orada kamp yaptık.
We can do nothing about it. оқуды бастаңыз		Biz onun hakkında birşey yapamayız.
We celebrated his birthday. оқуды бастаңыз		Biz onun doğum gününü kutladık.
We climbed the steep slope. оқуды бастаңыз		Dik bir yamaca tırmandık.
We don't care what he does. оқуды бастаңыз		Onun ne yaptığı umurumuzda değil.
We eat so that we can live. оқуды бастаңыз		Yaşayabilmek için yeriz.
We elected him to be mayor. оқуды бастаңыз		Biz onu belediye başkanı seçtik.
We fired guns at the enemy. оқуды бастаңыз		Biz düşmana silahları ateşledik.
We fought hard for victory. оқуды бастаңыз		Biz zafer için çok savaştık.
We found a room at the inn. оқуды бастаңыз		Biz handa bir oda bulduk.
We gather here once a week. оқуды бастаңыз		Haftada bir kez burada toplanırız.
We gave our mother a watch. оқуды бастаңыз		Annemize bir kol saati verdik.
We go camping every summer. оқуды бастаңыз		Biz her yaz kampa gideriz.
We got to London yesterday. оқуды бастаңыз		Biz Londra'ya dün vardık.
We grow a variety of crops. оқуды бастаңыз		Biz çeşitli ürünler yetiştirdik.
We had a late lunch at two. оқуды бастаңыз		Biz saat ikide geç bir öğle yemeği yedik.
We had a rest in the shade. оқуды бастаңыз		Biz gölgede biraz dinlendik.
We had a wonderful holiday. оқуды бастаңыз		Biz harika bir tatil yaptık.
We had a wonderful weekend. оқуды бастаңыз		Biz harika bir hafta sonu geçirdik.
We had to abandon our plan. оқуды бастаңыз		Biz planımızdan vazgeçmek zorundaydık.
We had unexpected visitors. оқуды бастаңыз		Beklenmedik ziyaretçilerimiz vardı.
We have a traitor among us. оқуды бастаңыз		Aramızda bir hain var.
We have breakfast at seven. оқуды бастаңыз		Biz yedide kahvaltı yaparız.
We have no school tomorrow. оқуды бастаңыз		Yarın okulumuz yok.
We have planted the garden. оқуды бастаңыз		Biz bahçeye bitki diktik.
We have run short of money. оқуды бастаңыз		Bizim paramız bitti.
We have space for two beds. оқуды бастаңыз		İki yataklık yerimiz var.
We have to change our plan. оқуды бастаңыз		Planı değiştirmek zorundayız.
We have to meet the demand. оқуды бастаңыз		Biz talebi karşılamak zorundayız.
We joined in on the chorus. оқуды бастаңыз		Biz koroya katıldık.
We joined in on the chorus. оқуды бастаңыз		Biz birlikte seslendirdik.
We joined the country club. оқуды бастаңыз		Golf kulübüne katıldım.
We kept the children quiet. оқуды бастаңыз		Biz çocukları sessiz tuttuk.
We learn English at school. оқуды бастаңыз		Biz okulda İngilizce öğreniyoruz.
We learn to read and write. оқуды бастаңыз		Okumayı yazmayı öğren.
We live near a big library. оқуды бастаңыз		Biz büyük bir kütüphanenin yakınında yaşıyoruz.
We lock our doors at night. оқуды бастаңыз		Biz gece kapılarımızı kilitleriz.
We looked, but saw nothing. оқуды бастаңыз		Baktık, fakat bir şey göremedik.
We may have made a mistake. оқуды бастаңыз		Biz bir hata yapmış olabiliriz.
We may have missed the bus. оқуды бастаңыз		Biz otobüsü kaçırmış olabiliriz.
We must always do our best. оқуды бастаңыз		Biz her zaman elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız.
We need someone to help us. оқуды бастаңыз		Bize yardımcı olacak birine ihtiyacımız var.
We need to help each other. оқуды бастаңыз		Biz birbirimize yardım etmeliyiz.
We need to review the case. оқуды бастаңыз		Davayı gözden geçirmemiz gerekir.
We painted the house green. оқуды бастаңыз		Biz evi yeşile boyadık.
We persuaded him not to go. оқуды бастаңыз		Onu gitmemesi için ikna ettik.
We played cards last night. оқуды бастаңыз		Dün gece kart oynadım.
We played soccer yesterday. оқуды бастаңыз		Dün futbol oynadık.
We played tennis yesterday. оқуды бастаңыз		Biz dün tenis oynadık.
We received a warm welcome. оқуды бастаңыз		Biz sıcak karşılandık.
We received a warm welcome. оқуды бастаңыз		Sıcak bir karşılamayla ağırlandık.
We received a warm welcome. оқуды бастаңыз		Bizi sıcak karşıladılar.
We sell sugar by the pound. оқуды бастаңыз		Biz şekeri paundla satarız.
We should always obey laws. оқуды бастаңыз		Biz her zaman yasalara itaat etmeliyiz.
We should be there by noon. оқуды бастаңыз		Öğleye kadar orada olmalıyız.
We should keep our promise. оқуды бастаңыз		Biz sözümüzü tutmalıyız.
We should obey our parents. оқуды бастаңыз		Ebeveynlerimize itaat etmeliyiz.
We sometimes make mistakes. оқуды бастаңыз		Biz bazen hatalar yaparız.
We stopped working at noon. оқуды бастаңыз		Öğleden sonra çalışmayı bıraktık.
We study English at school. оқуды бастаңыз		Okulda İngilizce öğreniyoruz.
We study English every day. оқуды бастаңыз		Biz hergün İngilizce öğreniriz.
We talked in sign language. оқуды бастаңыз		Biz işaret dili konuştuk.
We talked on the telephone. оқуды бастаңыз		Biz telefonda konuştuk.
We think that he will come. оқуды бастаңыз		Sanırım o gelecek.
We took a rest for a while. оқуды бастаңыз		Biz bir süre dinlendik.
We took a walk in the park. оқуды бастаңыз		Parkta bir yürüyüş yaptık.
We usually eat cooked fish. оқуды бастаңыз		Biz genellikle pişmiş balık yeriz.
We walked about five miles. оқуды бастаңыз		Biz yaklaşık beş mil yürüdük.
We want a house of our own. оқуды бастаңыз		Kendimize ait bir ev istiyoruz.
We want complete sentences. оқуды бастаңыз		Tam cümleler istiyoruz.
We were at school together. оқуды бастаңыз		Biz birlikte okuldaydık.
We were caught in a shower. оқуды бастаңыз		Biz bir sağanağa yakalandık.
We were running to and fro. оқуды бастаңыз		Biz ileri geri koşuyorduk.
We will keep the room warm. оқуды бастаңыз		Biz odayı sıcak tutacağız.
We will visit you tomorrow. оқуды бастаңыз		Yarın sizi ziyaret edeceğiz.
We worry about your future. оқуды бастаңыз		Biz geleceğin hakkında endişe duyuyoruz.
We'll carry it to the barn. оқуды бастаңыз		Biz onu ahıra taşıyacağız.
We're almost like brothers. оқуды бастаңыз		Biz neredeyse erkek kardeşler gibiyiz.
We're going to the theater. оқуды бастаңыз		Tiyatroya gidiyoruz.
Were you at home yesterday? оқуды бастаңыз		Dün evde miydin?
What about a glass of beer? оқуды бастаңыз		Bir bardak biraya ne dersin?
What are you doing tonight? оқуды бастаңыз		Bu gece ne yapıyorsun?
What are you lining up for? оқуды бастаңыз		Niçin sıraya giriyorsun.
What are you serving today? оқуды бастаңыз		Bugün ne hizmeti veriyorsun?
What are you talking about? оқуды бастаңыз		Sen neden bahsediyorsun?
What did you come here for? оқуды бастаңыз		Ne için buraya geldin?
What did you do last night? оқуды бастаңыз		Dün gece ne yaptın?
What do they want us to do? оқуды бастаңыз		Onlar ne yapmamızı istiyorlar?
What do you call this bird? оқуды бастаңыз		Bu kuşa ne diyorsunuz?
What do you like about her? оқуды бастаңыз		Onun hakkında neyi seviyorsunuz?
What do you think about it? оқуды бастаңыз		Onun hakkında ne düşünüyorsunuz?
What do you think of Japan? оқуды бастаңыз		Japonya hakkında ne düşünüyorsun?
What do you think she said? оқуды бастаңыз		Onun ne söylediğini düşünüyorsun?
What do you want for lunch? оқуды бастаңыз		Öğle yemeği için ne istersin?
What does G.N.P. stand for? оқуды бастаңыз		G.N.P. ne anlama geliyor?
What does Tom really think? оқуды бастаңыз		Tom gerçekten ne düşünüyor?
What happened to our order? оқуды бастаңыз		Bizim siparişe ne oldu?
What has become of her son? оқуды бастаңыз		Onun oğluna ne oldu?
What has become of his son? оқуды бастаңыз		Onun oğluna ne oldu.
What he said made us angry. оқуды бастаңыз		Onun söylediği bizi öfkelendirdi.
What he's doing is illegal. оқуды бастаңыз		Onun yaptığı yasal değil.
What in the world happened? оқуды бастаңыз		Allah aşkına ne oldu?
What is all the fuss about? оқуды бастаңыз		Bütün bu yaygara ne için?
What is the price for this? оқуды бастаңыз		Bunun fiyatı nedir?
What is your date of birth? оқуды бастаңыз		Doğum tarihin ne?
What is your favorite bird? оқуды бастаңыз		En sevdiğiniz kuş nedir?
What is your favorite food? оқуды бастаңыз		En sevdiğin yiyecek nedir?
What kind of person is Tom? оқуды бастаңыз		Tom ne tür bir kişidir?
What time do you go to bed? оқуды бастаңыз		Saat kaçta yatmaya gidersin.
What time is dinner served? оқуды бастаңыз		Akşam yemeği saat kaçta servis ediliyor?
What Tom ate was delicious. оқуды бастаңыз		Tom'un yediği lezzetliydi.
What we need now is a rest. оқуды бастаңыз		Şimdi ihtiyacımız olan bir dinlenme.
What were we talking about? оқуды бастаңыз		Biz ne hakkında konuşuyorduk?
What will you do on Friday? оқуды бастаңыз		Cuma günü ne yapacaksın?
What you said surprised me. оқуды бастаңыз		Söylediğin şey beni şaşırttı.
What's in fashion in Paris? оқуды бастаңыз		Paris'te moda nedir?
What's the matter with Tom? оқуды бастаңыз		Tom'un neyi var?
What's your favorite brand? оқуды бастаңыз		Senin en sevdiğin marka nedir?
What's your favorite candy? оқуды бастаңыз		Senin en sevdiğin şeker hangisidir?
What's your favorite class? оқуды бастаңыз		Senin en sevdiğin ders hangisidir?
What's your favorite color? оқуды бастаңыз		Senin en sevdiğin renk hangisidir.
What's your favorite drink? оқуды бастаңыз		En sevdiğin içecek hangisidir?
What's your favorite fruit? оқуды бастаңыз		En sevdiğin meyve hangisidir?
What's your favorite movie? оқуды бастаңыз		En sevdiğiniz film nedir?
What's your favorite novel? оқуды бастаңыз		En sevdiğin roman hangisidir?
What's your favorite opera? оқуды бастаңыз		En sevdiğin opera hangisidir?
What's your favorite snack? оқуды бастаңыз		En sevdiğin aperatif hangisidir?
What's your favorite sport? оқуды бастаңыз		Favori sporun ne?
What's your favorite treat? оқуды бастаңыз		En sevdiğin ikram hangisidir?
When did you buy the watch? оқуды бастаңыз		Saati ne zaman aldın.
When did you come to Japan? оқуды бастаңыз		Japonya'ya ne zaman geldin?
When did you get to London? оқуды бастаңыз		Londra'ya ne zaman vardınız?
When do you usually get up? оқуды бастаңыз		Genellikle ne zaman kalkarsın?
When he was 18, he married. оқуды бастаңыз		Onsekiz yaşındayken, o evlendi.
When is it OK to tell lies? оқуды бастаңыз		Ne zaman yalan söyleyebiliriz?
When was this temple built? оқуды бастаңыз		Bu tapınak ne zaman inşa edildi.
When will we get to Sydney? оқуды бастаңыз		Sydney'e ne zaman varacağız?
Where can I get my baggage? оқуды бастаңыз		Bağajımı nereden alabilirim.
Where did you find the key? оқуды бастаңыз		Anahtarı nerede buldunuz?
Where did you get the idea? оқуды бастаңыз		Fikri nerede aldın?
Where do I pay for the gas? оқуды бастаңыз		Benzin için nerede ödeme yapacağım?
Where does your uncle live? оқуды бастаңыз		Amcan nerede yaşıyor.
Where is the changing room? оқуды бастаңыз		Soyunma odası nerede?
Where is the ticket office? оқуды бастаңыз		Bilet ofisi nerede?
Where is the ticket window? оқуды бастаңыз		Bilet gişesi nerede?
Where is the wedding to be? оқуды бастаңыз		Düğün nerede yapılıyor?
Where shall I wait for you? оқуды бастаңыз		Seni nerede bekleyeyim?
Where was Tom working then? оқуды бастаңыз		Tom o zaman nerede çalışıyordu?
Where would you like to go? оқуды бастаңыз		Nereye gitmek istiyorsunuz?
Where's convenient for you? оқуды бастаңыз		Sizin için neresi uygun?
Where's the emergency exit? оқуды бастаңыз		Acil çıkışı nerede?
Where's the nearest church? оқуды бастаңыз		En yakın kilise nerede?
Where's the nearest museum? оқуды бастаңыз		En yakın müze nerede?
Which car is your father's? оқуды бастаңыз		Hangi araba babanınki?
Which judge heard the case? оқуды бастаңыз		Hangi yargıç davayı muhakeme etti.
Who do you want to talk to? оқуды бастаңыз		Kimle konuşmak istiyorsun.
Who does the gun belong to? оқуды бастаңыз		Tabanca kime ait?
Who else came to the party? оқуды бастаңыз		Başka kim partiye geldi?
Who invented the telephone? оқуды бастаңыз		Telefonu kim icat etti?
Who is taller, Ken or Taro? оқуды бастаңыз		Kim daha uzun boylu, Ken'mi yoksa Taro mu?
Who is taller, Ken or Taro? оқуды бастаңыз		Kim daha uzun, Ken mi yoksa Taro mu?
Who organized that meeting? оқуды бастаңыз		O toplantıyı kim düzenledi?
Who painted these pictures? оқуды бастаңыз		Bu resimleri kim yaptı?
Who's your favorite artist? оқуды бастаңыз		En sevdiğin sanatçı kimdir?
Who's your favorite Beatle? оқуды бастаңыз		En sevdiğin Beatle hangisidir?
Who's your favorite golfer? оқуды бастаңыз		En sevdiğin golfçü kimdir?
Who's your favorite writer? оқуды бастаңыз		En sevdiğin yazar kimdir?
Why are you all dressed up? оқуды бастаңыз		Niçin hepiniz giyindiniz?
Why are you angry with him? оқуды бастаңыз		Ona niçin kızgınsın?
Why are you looking so sad? оқуды бастаңыз		Niçin öyle üzgün görünüyorsun?
Why are you so tired today? оқуды бастаңыз		Bugün niçin bu kadar yorgunsun?
Why did he do such a thing? оқуды бастаңыз		O niçin öyle bir şey yaptı?
Why do you need this money? оқуды бастаңыз		Bu paraya niçin ihtiyacın var?
Why do you study every day? оқуды бастаңыз		Neden her gün çalışıyorsun?
Why does Tom drink so much? оқуды бастаңыз		Tom niçin o kadar çok içiyor?
Why don't you go on a diet? оқуды бастаңыз		Neden bir diyet yapmıyorsun?
Why don't you have a party? оқуды бастаңыз		Niçin bir parti vermiyorsun?
Why don't you study French? оқуды бастаңыз		Niçin Fransızca eğitimi almıyorsun?
Why not apply for that job? оқуды бастаңыз		Neden bu işe başvurmuyorsun?
Will he eat the whole cake? оқуды бастаңыз		Bütün pastayı yiyecek mi?
Will you help me with this? оқуды бастаңыз		Bu konuda bana yardımcı olur musun?
Will you tell him I called? оқуды бастаңыз		Aradığımı ona söyler misin?
Will you turn on the light? оқуды бастаңыз		Işığı açar mısın?
Wipe your shoes on the mat. оқуды бастаңыз		Ayakkabılarını paspasta sil.
Won't you have some coffee? оқуды бастаңыз		Biraz kahve almazmısın?
Won't you have tea with us? оқуды бастаңыз		Bizime birlikte çay içmez misin?
World War II ended in 1945. оқуды бастаңыз		II. Dünya savaşı 1945 te sona erdi.
Would you care for a drink? оқуды бастаңыз		Bir içki ister misin?
Would you close the window? оқуды бастаңыз		Pencereyi kapatır mısın?
Would you explain it again? оқуды бастаңыз		Tekrar açıklayabilir misiniz?
Would you lend me a pencil? оқуды бастаңыз		Bana bir kurşun kalem ödünç verir misin?
Would you like any dessert? оқуды бастаңыз		Biraz tatlı ister misiniz?
Would you care for more coffee? оқуды бастаңыз		Biraz daha kahve ister misin?
Would you like some coffee? оқуды бастаңыз		Biraz kahve ister misin?
Would you make room for me? оқуды бастаңыз		Benim için yer açar mısın?
Would you mind not smoking? оқуды бастаңыз		Sigara içmezseniz sorun olur mu?
Would you say it once more? оқуды бастаңыз		Onu bir kez daha söyler misin?
Wow! It's been a long time. оқуды бастаңыз		Vay be! Uzun zaman oldu.
Write in the date yourself. оқуды бастаңыз		Tarihi kendin ekle.
Write it down here, please. оқуды бастаңыз		Buraya yazın lütfen.
Write with a ballpoint pen. оқуды бастаңыз		Bir tükenmez kalem ile yazın.
Yesterday I wrote to Ellen. оқуды бастаңыз		Dün Ellen'e yazdım.
You and I are good friends. оқуды бастаңыз		Sen ve ben iyi arkadaşlarız.
You and I are the same age. оқуды бастаңыз		Sen ve ben aynı yaştayız.
You are always complaining. оқуды бастаңыз		Her zaman şikayet ediyorsun.
You are always watching TV. оқуды бастаңыз		Her zaman televizyon izliyorsun.
You are free to go or stay. оқуды бастаңыз		Gitmekte yada kalmakta özgürsün.
You are on the wrong train. оқуды бастаңыз		Siz yanlış trendesiniz.
You are tired, and so am I. оқуды бастаңыз		Sen yorgunsun, ve ben de.
You can go there in a boat. оқуды бастаңыз		Bir tekne ile oraya gidebilirsin.
You can leave the room now. оқуды бастаңыз		Şimdi odayı terk edebilirsiniz.
You can make more tomorrow. оқуды бастаңыз		Yarın daha çok yapabilirsin.
You can smoke in this room. оқуды бастаңыз		Bu odada sigara içebilirsin.
You can't count on his help. оқуды бастаңыз		Onun yardımına güvenemezsin.
You can't take it with you. оқуды бастаңыз		Onu götüremezsin.
You don't have to dress up. оқуды бастаңыз		Şık giyinmek zorunda değilsin.
You don't have to go there. оқуды бастаңыз		Siz oraya gitmek zorunda değilsiniz.
You have to pay in advance. оқуды бастаңыз		Peşin ödemek zorundasın.
You haven't changed at all. оқуды бастаңыз		Sen hiç değişmedin.
You lied to me, didn't you? оқуды бастаңыз		Sen bana yalan söyledin, değil mi?
You look funny in that hat. оқуды бастаңыз		O şapkayla komik görünüyorsun.
You look very good in blue. оқуды бастаңыз		Mavi elbise içerisinde çok iyi görünüyorsun
You look wonderful tonight. оқуды бастаңыз		Bu gece harika görünüyorsun.
You make life worth living. оқуды бастаңыз		Hayatı yaşamaya değer hale getir.
You make me feel so guilty. оқуды бастаңыз		Sen bana çok suçlu hissettiriyorsun.
You might be late for school. оқуды бастаңыз		Okula geç kalabilirsin.
You may choose any of them. оқуды бастаңыз		Onlardan herhangi birini seçebilirsin.
You may choose any of them. оқуды бастаңыз		Onlardan herhangi birini seçebilirsiniz.
You may expect me tomorrow. оқуды бастаңыз		Yarın beni bekleyebilirsiniz.
You may need to boil water. оқуды бастаңыз		Su kaynatman gerekebilir.
You might have an accident. оқуды бастаңыз		Bir kaza geçirebilirsin.
You must be kind to others. оқуды бастаңыз		Başkalarına karşı nazik olmalısın.
You must be less impatient. оқуды бастаңыз		Daha az sabırlı olmalısın.
You must come without fail. оқуды бастаңыз		Mutlaka gelmelisin.
You must fulfill your duty. оқуды бастаңыз		Görevini yerine getirmelisin.
You must get ready quickly. оқуды бастаңыз		Çabucak hazırlanmalısın.
You ought to keep your promise. оқуды бастаңыз		Sözünü tutmalısın.
You must study much harder. оқуды бастаңыз		Çok daha sıkı çalışmalısın.
You need to eat more fiber. оқуды бастаңыз		Daha fazla lif yemen gerekir.
You need to have breakfast. оқуды бастаңыз		Sabah kahvaltısı yapmalısın.
You need to pay in advance. оқуды бастаңыз		Peşin ödemelisin.
You need to work very hard. оқуды бастаңыз		Çok sıkı çalışmalısın.
You only have to work hard. оқуды бастаңыз		Sadece çok çalışmak zorundasın.
You should do that right away. оқуды бастаңыз		Onu derhal yapmalısın.
You ought to see a dentist. оқуды бастаңыз		Bir diş hekimini ziyaret etmen gerekiyor.
You put in too much pepper. оқуды бастаңыз		Çok fazla biber koydun.
You remind me of my mother. оқуды бастаңыз		Bana annemi hatırlatıyorsun.
You should act more calmly. оқуды бастаңыз		Daha sakin hareket etmelisin.
You need to be more careful. оқуды бастаңыз		Daha dikkatli olmalısın.
You should give up smoking. оқуды бастаңыз		Sigarayı bırakmalısın.
You shouldn't go to school. оқуды бастаңыз		Okula gitmemelisin.
You shouldn't quit English. оқуды бастаңыз		İngilizceden vazgeçmemelisin.
You speak like your mother. оқуды бастаңыз		Annen gibi konuşuyorsun.
You were late, weren't you? оқуды бастаңыз		Geç kaldın, değil mi?
You will find the job easy. оқуды бастаңыз		İşi kolay bulacaksın.
You won't get it so easily. оқуды бастаңыз		Onu çok kolay almayacaksın.
You worked a lot this week. оқуды бастаңыз		Bu hafta çok çalıştın.
You'd better not wait here. оқуды бастаңыз		Burada beklemesen iyi olur.
You'd better shut the door. оқуды бастаңыз		Kapıyı kapatsan iyi olur.
You'll get used to it soon. оқуды бастаңыз		Yakında ona alışacaksın.
You're going the wrong way. оқуды бастаңыз		Yanlış yolda gidiyorsunuz.
Your car was washed by Ken. оқуды бастаңыз		Araban Ken tarafından yıkandı.
Your children look healthy. оқуды бастаңыз		Çocukların sağlıklı görünüyorlar.
Your dreams have come true. оқуды бастаңыз		Hayallerin gerçekleşti.
Your gums are in bad shape. оқуды бастаңыз		Diş etleriniz kötü durumda.
Your work is below average. оқуды бастаңыз		işiniz ortalamanın altında.
Yumi will become a teacher. оқуды бастаңыз		Yumi öğretmen olacak.
Yumi will become a teacher. оқуды бастаңыз		Yumi bir öğretmen olacak.
A baby boy was born to them. оқуды бастаңыз		Onların bir erkek bebeği oldu.
A book is lying on the desk. оқуды бастаңыз		Sıranın üzerinde bir kitap duruyor.
A cat ran across the street. оқуды бастаңыз		Bir kedi caddeyi koşarak geçti.

Turkish sentences from Tatoeba 19

Пікір қалдыру үшін жүйеге кіру керек.

көбірек